...47...

2.3K 194 77
                                    

Yine iki yb attığım için 46. Bölümü okumayı unutmayın..

"Sen kim oluyorsun bana hesap soruyorsun?"

Gerçekten o kim oluyordu da bana hesap soruyordu. Tamam belki beni düşünüyordu ama bundan ona ne?

Minki-Sen nasıl sevdiğine birşey olmasını istemiyorsan bende istemiyorum. O yüzden kim olduğumu sorgulama istersen

Hoseok-Minki!!
Hoseok'un bağırmasıyla hepimiz ona doğru dönmüştük.

Bize taraf gelerek tam yanıma geçmişti.

Hoseok-Ondan uzak dur. Anlıyor musun sevgilimden uzak dur. Onun iyiliğini senin düşünmene gerek yok

Minki-Öylemi sen mi düşünüyorsun? Ya senin ve aptal eski sevgilinin yüzünden ona birşey olsaydı böyle konuşa bilecekmiydin? Onu daha koruyamıyorsun bile..

Hoseok sessiz kaldığında daha da sinirlenerek Minkinin yakasına yapışmıştım.

"Bana bak.. iyi bak ve bu söylediklerimi unutma eğer bir daha beni koruyamadığıyla ilgili birşey söyler ve ima edersen çok kötü olur"

Yakasını sertçe bırakarak iterek geri çekilmiştim. Bizimkiler şaşkınca delirmiş halimi izliyorlardı.

O sırada Jungkook koşarak gelmişti.

Jk-Hyung elini uzatır mısın ?

Sabahtan beri bir elini kapatıyordu gerçekten benimde dikkatimi çekmişti

"Hoseok elini neden kapatıyorsun?"

Diğer elini tutarak elini kapatmasına engel olmuştum.

"Lanet olsun..."

Elinde birşey vardı ne olduğuna emin değildim ama bakamamıştım cam parçasına benziyordu.

Jungkook hemen sırtçantasını açarak yere çökmüştü.

Jk-Hyung böyle birşeyi nasıl saklarsın

"Söylesene Minki bundan fazla beni nasıl koruyabilirdi? Alıp ikimizide havaya uçurmasını falan mı istiyordun. Eğer beni korumamış olsaydı o şey elinde değil belkide benim sırtımda olacaktı"

Minki-İkinizde aptalsınız...
Diyerek çekip gitmişti.

~

Evettt olaylardan sonra kampımızı yarıda koymaya karar vermiştik. Zaten sonrada hastaneye geçerek ciddi birşeyimizin olup olmadığını kontrol etmiştik. Şuan arabada ben kollarım oda eli sargılı şekilde eve doğru gidiyorduk.

H-Annem bu halimizi görürse güzel sözler duymaya hazır ol.

"Sorun değil. Zaten uzun zamandır birileri tarafından çocuk gibi azarlanmamıştım. O yüzden bir şey olmaz"

H-Delisin Aries biliyorsun değil mi?

"Hıhı biliyorum. Bu arada Minkinin söylediklerini kafana takma tamam mı? boş konuşuyordu"

"Kafama takmayacağım sadece gerçekten o an yapabileceğim birşey yoktu. Yani gerçekten bizi durduramazdım"

"Biliyorum Hoseok bunları bana anlatmana gerek yok"

T-Hey siz ikiniz uyumama izin vermeyecek misiniz?

"Tamam tamam sustuk"

Jk-Boşverin siz onu konuşun. Ama ne yalan söyleyeyim baya havalıydı. Sanki film sahnesi gibiydi.

H-Ne havalıydı yerde yuvarlanmamız mı?

Jk-Evet hyung sen görmediğin için bilmiyorsun tabii. Hani şu filmlerde uçurumdan atlarken falan biri tutar ve birlikte yuvarlanırlar ya... işte tamda öyleydi..

"Görmesine gerek yokki birzat yaşıyordu kendisi olayı"

Jk-Lütfen Ari sende cümlelerimde yanlışlar arama. Hele Ariesin Minkiye diklenmesi...

"Ah~ peki bu kadar yeter"

~

Güzel geçmesini umduğumuz fakat bin türlü aksiyondan oluşan kamp maceramızdan sonra eve varmıştık.
Bayan Jung şuan ikimizin tepesinde dikilmiş bekliyordu.

Bayanj-Siz mi anlatırsınız yoksa direk ben mi sorayım çocuklar

Ikimizde kiçük çocuk gibi yatakta oturmuş usluca dinliyorduk. Yani eğer anlatmamız gereken birşey varsa bence Hoseok anlatmalıydı.

Bayanj-tamam ben soruyorum. Ayrıca sorguda değilsiniz neden öyle suçlu gibi başınızı eğip oturuyorsunuz?

Gülerek sorduğu için bizde gülümsemiştik karşılık olarak.

Bayanj-Hoseok elinin ve Aries seninde kolunun durumu ne? Yani kampta ne olmuş ola bilirki? Daha sargının altındaki halinden haberim bile yok.

Bir süre yüzümüze bakarak cevap beklemişti ama ikimizde susduğumuz için derin bir nefes alarak elini beline yerleştirmişti.
"Tamam soruyu değiştiriyorum benden ne saklıyorsunuz? Yani neler oluyor? Belli ki sadece yaralanmanızla ilgili değil başka birşey var.

H-Hanide kamptaydı.
Hoseok'un hiç beklenmedik cevabı yüzünden Bayan Jung'un gözleri büyümüştü.

Bayanj-Kampta Haninin ne işi vardı? Siz ayrılmamışmıydınız?

Belli ki annesine onu terkettiğini değilde ayrıldıklarını söylemişti.

H-evet ama hayatımı mahv etmek için tekrar geri dönmüş işte

Bayanj-Oğlum öyle söyleme. Ayrılmışsanız bu ikinizin de yaptığı birşey sonuçta tek suçlu o olmuyor ki.

H-anne hiçbirşey bilmiyorsun ve lütfen bilmemeyede devam et.

"Şey isterseniz ben kalkayım"
Açıkçası anne oğlun özel konuşmasının içinde olmak güzel değildi. Belkide yalnız kalmak istiyorlardır.
Bayanj- Aries senden saklayacak pek birşeyimiz yok zaten. Lütfen Hoseok sende bana böyle davranma.

H-Anne bak sadece şöyle söyleyeceğim bu halde olmamızın tek sebebi Hani.

Bayanj-Oğlum neden herşeyi anlatmıyorsun. Neden hep birşeylerin üstünü örtmeye çalışıyorsun.
Ben senin annenim benimle herşeyi konuşman gerekirken sen aksini yapıyorsun. Gerçekten senin için hiç mi değerim yok.

Üzgün bir ifadeyle sorduğu şey karşısında ben üzülmüştüm. Bence öyle birşey değildi asla.

"Bayan Jung öyle birşey olamaz. Öyle düşünmeyin lütfen"

Bayanj-Sen biliyorsun değil mi Aries? Sana anlattı değil mi benden sakladığı şeyleri?

Doğru bana anlatmıştı ama daha çok bana anlatmak zorunda kalmıştı.
Birşey diyemediğim için sessizce oturmuştum.

H-Evet ona anlattım. Çünki Hani'le ayrılmadığımızı onun beni terk ettiğini Aries bilmeliydi.

Bayanj-Seni terk etmek mi? Bunca zaman bunu bana nasıl söylemezsin? O yüzden seninle kimi tanıştırmak istesem bana kızıyordun değil mi? Çünki Hani de seninle ben tanıştırmıştım.... ve ayrıca Aries bilmeliydi derken ne demeye çalışıyorsun?

"Şey önemli değil bayan Jung yani benimle paylaşmak istemişti"

Şuan Hoseoka kızgınken bizi öğrenirse ne tür tepki vereceğini kestiremiyordum. İşte tamda bu yüzden söylemek istemiyordum.

Ben düşünürken Hoseok elini elimin üzerine koyarak kendi dizinin üzerine çekmişti. Diğer eli de elimi bulduğunda iki elinin arasına kenetlemişti.

H-Anne bana yada bize kızacağını yada ne tepki vereceğini bilmiyorum ama bunu sana söylemeliyim.
Ben..yani Aries yani biz bir bririmizi seviyoruz....

Hope Again∞JHopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin