Merhaba tatlışlarım baya zaman geçti. Hepinizi özledimmmmm... o yüzden fazla uzatmamalıyım iyi okumalar
Biranda başlayan ve heryeri saran şiddetli yağmurla hemen oturduğum banktan kalktım. Bir yandan hızlıca daha yarısını okuduğum kitabımı çantama sıkıştırırken diğer yandan şemsiyemi açmaya çalışıyordum.
Aslında yağmuru ve soğuk havayı çok severdim neden bu kadar tedirgin olmuştum emin değildim. Hızlı adımlarla su birikintilerine basmamaya çalışarak ilerliyordum.
Hızla yoluma devam ederken parkın diğer köşesindeki tekerlikli sandalyedeki adam dikkatimi çekmişti. İstemsizce adımlarımın hızını yavaşlatarak geriye döndüm ve daha dikkatle baktım.
Şemsiyesi yoktu ve üstü de inceydi ama sanki umursamazca yüzünü gökyüzüne dikmiş yağmuru seyrediyordu.
Yolumu değiştirerek ona doğru koşmaya başladım. Yanına vardığımda hafif çökerek onunla aynı hizaya gelerek şemsiyenin bir kısmını ona doğru uzattım.
Bana analamsızca bakan bakışlar yollamıştı doğal olarak.
"Şey islanmıştınız...."
Sadece iki kelime söylemiştim ve hiçbirşey demeden önüne dönmüştü. Bakışlarında soğukluk vardı ve sanki yanında durmamdan rahatsızdı ama aynı zaman da birşey demiyordu.
Üşüdüğünü anlıyordum çünki üzerinde sadece ince bir uzunkollu vardı. Bense kutup ayıları gibiydim. Soğuk olacağını önceden düşündüğüm için kalın giyinmiştim.
Boynuma doladığım kalın atkıyı açarak adamın önüne geçtim. Yavaşça çökerek atkıyı boynuna dolayıp "işte oldu" dedim Hiçbirşey söylemeden bakışlarını kaçırmıştı.
Yağmursa bir türlü durmak istemiyordu.
Bir süre bekledikten sonra tanımadığım bu adama doğru döndüm.
"Şeyy ben Aries" diyerek elimi uzatmıştım.
Bana dönmüştü sabahtan beri yüzüme bakmayan gözleri sonunda beni bulmuştu.
"Ho...Hoseok"
Gülümseyerek elini sıkmıştım.
"Hoseok sencede yağmur çok güzel değilmi? Bence insanların farketmediği güzelliklerden biri"
Başını olumlu anlamda sallamıştı. Çok sessizdi hiç konuşmaması garip gelmişti.
"Yabancısın değil mi?" Öne bakarak sormuştu.
"Şey evet yani sayılır. Yarı yarıya annem yabancı. Ama doğru ona benzediğim için hiç koreli gibi durmuyorum değil mi?"
Başını sallamıştı.
"Yabancı gibi gözükmem sorun değil değil mi? Yani eğer rahatsızsan kalka bilirim zaten bu duruma alışığım"
"Alışığım?"
"Yani koreli gibi gözükmediğim için farklı olduğum için bazı dışlanmalara alışık birisiyim. Yani eğer sende istemiyorsan kalka bilirim"
"Gerek yok" biraz sinirli bi şekilde söylemişti.
"Pe~ki"
Nerdeyse yarım saat oturmuştuk ve yağmur hala durmamıştı. Havada iyice kararmıştı.
"Gidelim" demişti sessizce.
"Huh?"
"Artık gitmeliyiz hava karardı yağmur durmayacak
Beni takip et"
Aslında emin değildim yani onunla gitmek konusunda ama sonuçta zarar gelmezdi değil mi? Ayağa bile duramayacakken bana ne gibi zararı gelirdi ki? Hem zaten yağmurda yalnız bırakmak istemezdim.
"Peki" diyerek hızla yanına ilerledim ve şemsiyemi yine hafif ona doğru tuttum.
Parktan çıktıktan sonra biraz yürümüştük ki kocaman bir villa girişinin önünde durduğumuzda kapılar kendiliğinden açılmıştı.
Aslında şimdi biraz korkmuştum.
"Benimle gel sana bir taksi çağıralım"
İfadesizce söylediği şey karşısında susarak ilerledim.
Kocaman bir bahçeye geçtiğimizde etrafı saran kurumuş çiçekler ve sararmış ağaç yaprakları rüzgarla birleşince ortaya çok güzel görüntü çıkmıştı.
Sonra o güzel villanın kapısına vardığımızda kapıyı orta yaşlı bir kadın açmıştı.
"Hoşgeldiniz efendim"
Kadının yaş olarak büyük olmasına rağmen ona efendim demesine şaşırmıştım.
"Misafiriniz mi var? Ah içeri geçin hemen"
Nedendir bilmiyorum ama kadın sevinmiş gibi gözüküyordu.
"Şey aslında ben gitsem iyi olu-"
"İçeri geç Aries"
Darararat darattt huhuuuu nasılsınız tatlışlarım?
Umarım iyisinizdir...
İvetttt aslında hikayeyi yazıp yazmamak konusunda baya bi gitgel yaşadım vee yazmaya karar verdim😌😌
Hoseok ile yazma sebebim ister watty ister insta olsun nedense Hoseok ile ilgili pek bi hikaye yoktu yada olanlar gerektiği ilgiyi görmüyordu...
Bende o yüzden hobie'mizle ilgili kitap yazayım dedim....
İlk bölümler biraz sıkıcı gelebilir😁
Ama umarım beğenirsiniz😊
Şimdilik HOŞÇAKAYYYYYY(bunu özlemiştim)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hope Again∞JHope
Fiksi Penggemar"Yetişkiniçerikli kısımlar bulunmaktadır" İnsanlara umut olurken kendi umutları tükenen bir adam. Onu tekrar kendi özüne döndürmeye çalışan bir genç kız. "Ben yapamayacağım Aries olmayacak asla eski ben olmayacağım" "Peki ya olursan? Ya eski sen ol...
