Yeni yılın ilk günüüü!!! Merhaba Çöplük severler :) Ben Çöplük 2 için çok heyecanlıyım umarım benim gibi sizde heyecanlısınızdır. Bölümlerimiz şimdilik sadece Salı günleri gelecek. Sözde Kardeş bittikten sonra haftada iki bölüm yayımlamaya dikkat edeceğim.
Umarım beğenirsiniz, iyi okumalar...
Ani bir frenle motoru durdurdum. Çıkan ses çoktan olay yerine gelmiş olan polislerin dikkatini çekerken hemen arkamda duran Step'in motoru da dikkatleri üstüne çekmişti. Gelen telefonun ardından yataktan fırlamış ve üstümü hızla giyinmiştim. Step çocukları bırakmak için diğerlerine haber vermeye çalışırken ben motorumun anahtarını alarak odadan çıktığımda beni yakalayıp engel olmaya çalışmıştı. Söylediklerine odaklanamıyordum. Deni'nin sözleri beynimde yankılanırken ona bakmıyordum. Biran önce sözlerindeki gerçeği gözlerimle görmek istiyordum. Sonunda Step'in ellerinden kurtulmuş ve evden kaçarak çıkmıştım. Büyük ihtimal Step de hemen arkamdan beni takip etmek zorunda kalmıştı. Yine de geç kalmıştık. Polisler çoktan her yerdeydi.
Kafamdaki kaskı çıkartır çıkartmaz polislerle kaynayan binaya doğru koşmaya başladım. Step arkamdan "Nil!" diye bağırırken sol tarafımdan bana yaklaşan kişiyi gördüm. Kimsenin beni durdurmasına izin vermeyerek hızımı arttırdım. Önüme çıkan polisleri hızla geçip olay yeri inceleme bandının üstünden atladım. Beni engellemeye çalışan iki polisi göğsünden ittim. Arkamdan Aslan'ın "Geçmesine izin verin" diye bağırdığını duyabiliyordum.
İkinci kata koşarak çıkarken arkamdan beni takip edenlerin sesi geliyordu. Step ve Aslan hemen peşimdeydi. Kapıya geldiğim an olduğum yerde durdum. Derin nefes alırken ölümün kokusu burnuma doluyordu. Yanıma ulaşan Aslan "Nil" diyerek elini bana doğru uzattı ancak kenara çekilerek bana dokunmasını istemediğimi belli ettim.
Gözlerimi kırpıştırarak açık kapıya baktım. İçeri girip çıkan polisler bana bakıp kafalarını eğiyorlardı. Olay yeri incelemede çalışanlar Birim'i yakından tanıyordu ve Nehir'in kardeşim olduğu çoktan duyulmuş olmalıydı. Step'in arkamda durduğunu hissediyordum. O ne istediğimi bilerek bana dokunmuyor ancak yanımda olduğunu hissettirmek için yakınımda duruyordu.
Öne doğru tek bir adım attıktan sonra gerisi geldi. Ağır adımlarla içeri girerken "Nehir ve Deni'nin Evi" yazan yazının asılı olduğu kapının önünden geçtim. Polisin biri beni uyarırken gözlerim parke zemindeki kanlı el izine takıldı. Yutkunarak devam ettim. Her bir adımda kardeşimin yaşadığı şiddet dolu anlara sanki o an yaşanıyormuş gibi tanıklık ediyordum. İzleri gördükçe olay gözlerimin önünde şekilleniyordu. Kaçmaya çalıştığı her halinden belliydi. Koridorun zeminindeki kanlı el izleri kaçarken yakalandığını ve sürüklenerek salona taşındığını gösteriyordu. Koridoru geçip cesedin bulunduğu alana girdiğimde kapıda durakladım. Gözlerim hızla odanın içinde gezindi ve en son yerde yatan cesedi buldu.
Ona doğru çekildim. Vahşi bir şekilde parçalanmış yüzü bile buna engel olamadı. Olay yeri incelemedeki görevliler buna itiraz ederken başka bir ses onları susturdu. Kardeşimin cesedinin başında dururken "Çıkın dışarı" dedim. Etrafta kimseyi istemiyordum. Bunu tek başıma yapmalıydım.
Hepsi bir süre şaşkınca bana baktı. Kafamı kaldırıp odadaki yüzlerin üstünde gözlerimi gezdirdikten sonra "Çıkın Dışarı!" diye bağırdım. Yaptıkları işleri yarım bırakıp hızla odayı terk ettiler. Aslan ile Step kapıda dururken gözlerimi Nehir'e çevirerek "Siz de" dedim. Aslan itiraz etmeden uzaklaşırken Step'in çıkmadan önce durakladığını hissettim.
Sonunda yalnız kaldığımda yere çöküp Nehir'in cansız gözlerine baktım. Mavi gözlerinin parlaklığı yok olmuştu. Gözleri yaşadığı acının etkisiyle dışına fırlamış, beyazı kanlanmıştı. Bakışlarımı bir kulağından diğer kulağına kadar kesilen ağzına kaydırdım. Dişlerim sıkılaşırken tekrar gözlerine baktım. Annemin gözlerini andıran mavi gözler artık boş bakıyordu. Bir daha parlamayacaktı. Daha yeni yeni aramızdaki buzlar erimeye başlamışken onu kaybetmiştim. Aynı zamanda o da hayatını yeni düzene sokuyordu. Bu yıl Deni ile evleneceklerdi. Geleceğe dair planları vardı. Şimdi hepsi yok olmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çöplük 2
Action"Hava soğuktu, hayır değildi. Üşüyen bedenim değil ruhumdu. Ruhum artık soğuktu. Hiç olmadığı kadar soğuk. Ne hayatımın aşkı ne de yaşam kaynaklarım beni ısıtamıyordu." (Nil) "Gözlerindeki o boşluk tüm benliğimi etkisi altına almıştı. Tek istediğim...