Bölüm 24

4.7K 552 141
                                    

Günaydın arkadaşlar, Çöplük kitabımız okuoku.com da 14.90'a düşmüştür. Almak isteyip bu zamana kadar alamayanlara duyurulur. Linki profilimde bulabilirsiniz. Bu fırsat kaçmaz ;)

Umarım bölümü beğenirsiniz, iyi  okumalar dilerim. Hayatınıza iyi bakın...

Nil

"Ne!" diye bağıran Step'in şaşkın sesi kulaklarıma dolarken gözlerimi daha sıkı kapattım. Bacaklarımın üstüne yerleştirdiğim ellerim uyuşmaya başlamıştı.

"Nil!" dedi dişlerinin arasından. Artık bir kaçışım yoktu. her şeyi açıklamak zorundaydım. Gözlerimi yavaşça açtım. Yüzündeki ifade söylediklerime inanmakla inanmamak arasında gidip geliyor. Göz göze geldiğimiz an gözleri kısıldı. Umut'a hamileyken ve doğumundaki davranışlarıma hiçbir zaman anlam verememişti. Bakışları değişti. İlk hamileliğimde kafasını karıştıran birçok ayrıntı söylediklerimle anlam kazanmaya başlamıştı. "Bu yüzden... Hepsi bu yüzdendi" diyerek geriye doğru çekildi. Yerden destek alıp ayağa kalkarken sendeledi.

Dizlerimin üstünde doğrulup ayağa kalktım. Step elini saçlarının arasından geçirip ağaçlara doğru ilerledi. Sırtı bana doğru dönüktü. Eliyle sertçe yüzünü sıvazlayıp bana döndü. Hızlı birkaç adımla yanıma yaklaştığında titrememe engel olabilmek için kollarımı bedenime sardım. Hava soğuk değildi ancak ben üşüyordum. Çenem titriyor, dişlerim birbirine vuruyordu. Step'in bakışları ise öfkeyle alev alevdi.

"Anlat!" diye bağırdı.

Yutkundum. Kafamı yere eğerken "Arda ile son gittiğimiz görev..." diyerek sustum. Olduğum yerde sallanırken ayakta duramayacağımı fark ederek yere oturdum. Parmaklarım kollarımı sertçe kavramıştı. Ateşin önünde bile üşüyor, titremem engel olamıyordum.

"Son gittiğimiz görevde temizlememiz gereken Piramit üyesi bir kadındı. Hamileydi. Önce kadını öldürmek istemedik. Ona bir şans vermek istediğimizde ne kadar yanlış bir karar verdiğimizi sonradan anladım. Kadını güvenli bir yere götürmek için evden çıktık. Asım amcamın ne tepki vereceğinden emin olmadığımız için ona bir şey söylemedik. Evde kimseyi bulamadığımızı rapor ettik"

Derin bir nefes alarak sustum. "Onu öldürmek istemedim" diyerek kafamı kaldırıp Step'in gözlerine baktım. Konuşmadı. Bedenimi saran kollarım biraz daha sıkılaştı. "Onu Arda'nın ayarladığı eve yerleştirmeye gittiğimizde bir karar vermemiz gerekiyordu. Kadını orada yalnız bırakamazdık. Nöbetleşe yanında kalmaya karar verdik. İlk nöbet benim olacaktı. Sabah Arda geldiğinde ben senin yanına dönecektim. Sana da her şeyi anlatmayı planlıyordum. Arda gittikten sonra kadın Piramit'i savunmaya başladı. Beni kışkırtmak için elinden geleni yapıyordu. Doğuracağı çocuğun yeni kurulacak Piramit'in ilk üyesi olacağını söylediğinde kontrolümü kaybetmiştim. Ne yaptığımı fark etmedim. Bileğimdeki bıçağımı elime almış ve..." kalbim göğsümden çıkacak gibi atıyordu. Sık sık nefes alırken "Onu öldürdüm" dedim.

"Yüzüme sıçrayan kanla kendime gelmiştim. Korkuyla ne yapacağımı bilemedim. Kadın orada hayatını kaybetmişti. Arda'yı aradım. Çok uzaklaşmadığı için geri dönmesi uzun sürmedi. Donmuştum. Kadının şiş karnına korkuyla bakıyordum. Sadece onu değil karnındaki bebeği de öldürmüştüm. Sonra bebeğin bir şansı olabileceği aklıma geldi. Mert'i aradım."

Artık hıçkırıklarımı durduramıyordum. İleri geri sallanırken "Mert'in anlattıklarıyla kadının karnını kestim. Arda bana yardım etti. Umut'u birlikte tutarken onu asla bırakamayacağımı anlamıştım" dedim.

Step karşıma sertçe oturdu. Kafamı hafifçe kaldırdım ancak gözlerine bakamıyordum. Dudaklarının titrediğini gördüm. Gözlerim kapanırken "Bir plan yaptım. Arda karşı çıksa da onu dinlemedim. En mantıklı çözüm yolu oydu. Sana hamile olduğumu söyleyecektim. Üç aylık..." diyerek histeri bir şekilde güldüm. Kafamı iki yana sallarken "Umut'u Mert'in polikliniğine yerleştirdik. Arada bir onu görmeye gidiyordum. Bazen Arda da benimle birlikte geliyordu. Sonrasını biliyorsun" dedim.

Çöplük 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin