Selam sizi sık sık bölüme boğuyorum farkındasınızdır umarım... yorumlarınızı aşırı keyif alarak okuyorum benden esirgemezseniz çok mutlu olurum sizi seviyorum keyifli okumalar :3
|13| Beni özledin mi?
JUNGKOOK
Ruhumu ele geçirmiş bulaşıcı bir hastalık, zihnimde büyük boşluklar açıyor, anılarımı yıkıyor beni ben yapan ne varsa alaşağı ediyordu. Dağılıyordum gittikçe daha çok toparlanamaz hale geliyordum. Bir hastalık gibi yayılmıştı hücrelerime. Kurtuluşum yoktu artık biliyordum. Beynimin her bir köşesi karanlık anılarım zifiri karanlık altında kalmış sanki kopkoyu her bir detay, çaresizlik içinde yüzüyordum. O geliyor anılarımın arasına lanet şekilde güzel bir aydınlık geliyor anılarıma ama yine de sadece onun olduğu yer aydınlık. Sanki o gelmeden önce ne yaşadıysam hepsi boktan ibaretti. Kafamın içinde öyle düşünceler dönüyordu ki, sığmıyordu oraya hiçbir şey. Bağırmak istiyordum çığlık atmak istiyordum. Ruhuma batıyordu ona dair olan her şey. O beni mahvetmişti bileklerimi kesip kan akıtmak isteyecek kadar deli etmişti beni.
Ona deli oluyordum. Ona öyle bir düşmüştüm ki, bir binanın son katından aşağı düşmekten beter olmuştum. Taehyung ölüm kokuyordu ve onun her bir zerresine yemin ederim her bir zerresine ölüyordum.
Örtüyü bacaklarımdan aşağı ittirmiş, sabit bir yere bakarken öylece kendimden geçercesine sallanıyordum. "Hepsini duydun mu?" demişti Irene kan bacaklarımdaydı akmıyordu sanki. "Duydum." diye tekrarladım onu. "Hepsini, hepsini duydum." ondan kaçmıştım ona gitmenin bedelini kendimle ödediğim için ondan ölesiye kaçmıştım fakat yine bulmuştu beni. "Uyanmamı istemedi benim duymamı istemedi." demiştim bu içimdeki duygu asla tarifi yoktu. Canımı acıtıyordu ve ben artık buna engel olamadığımdan canımın acısına gülüyordum. "Beni nasıl kokladığını nasıl öptüğünü görseydin bittim sandım yemin ederim beni öldürdü bitirdi beni sandım." demiştim hiçbir şey olmamış gibi gitmişti yanımdan. Yine boşluğa bırakmıştı beni.
"Ellerim titriyor." dedim. "Irene ellerim titriyor sinirden öleceğim benim ellerim titriyor." acının dile geldiği ve beni bitirdiği noktadaydım artık. "Tamam." demişti o da korkuyu sesinde hissetmiştim. "Tamam Jungkook önce sakin ol." demişti sakin falan olamazdım. "Ben sevilirsem dünyanın dengesi mi bozulur? Biri bana aşık olsa saçımın teli için dünyayı yakacak kadar biri sevse beni dünya bunu kaldıramaz mı?" demiştim delirmiştim ve artık içimdeki bu acı katlanılacak gibi değildi. Ellerim her saniye biraz daha fazla titriyordu. Ayaklarım buz gibiydi yaşamıyor gibiydim. "Tabiki kaldırır dengesi falan bozulmaz saçmalama Jungkook." demişti dudaklarım kıvrıldı alayla. "Taehyung senden korkuyor, sana bir şey olacak diye gördüm Jungkook sana nasıl baktığını gördüm yemin ederim seninle her an sevişecekmiş gibi bakıyor sana." demişti biliyordum bana nasıl baktığının farkındaydım.
"Biliyorum." dedim fısıltıyla. "Biliyorum ama artık bilmek yetmiyor bana. Söylesin bana deli olduğunu delirir gibi özlediğini bakışlarındaki yoğunluğun bana olan aşkından olduğunu söylesin bana." demiştim onunla her zaman sevişecek gibi bakmıştık birbirimize. Gözlerimize bakarken birbirimize saldırdığımız hayallerini kurduk. Eridik birlikte kuruduk çöldük ıslandık gerçekliğe sığdıramadığımız her şey ıslattı bizi. Ben içimdeki bu duygularla ona gidebilseydim, öpüşsek bile yeterdi. Öpüşmek bile onunla geceler boyu sevişmek sayılırdı. "Delirmek üzereyim ben gerçekten delirmek üzereyim." demiştim avuçlarımın arasında küçük solmuş bir papatya vardı. Atamıyordum kıyamıyordum ona. Bu ondan aldığım tek şeydi yapamıyordum.
"İyi misin?" demişti Irene kapının önünde dikilmiş bana bakıyordu. "İyi gibi mi duruyorum ordan bakınca?" demiştim iyi değildim hiç iyi değildim yanıma kadar gelmişti. Defalarca kez öpmüştü üstelik. İyi olmanın yanından bile geçmiyordum. "Benden ne istiyor?" dedim. "Delireyim mi istiyor, çıldırayım kafayı yiyeyim mi, benden ne istiyor?" çaresizdim hiçbir şey yapamıyordum aklım bana oyunlar oynuyordu. Bir bardak su getirmişti bana. Bir bardak su iyi edebilecekmiş gibi bana bardağı uzatmış öylece bakıyordu. "Çek şunu." dedim öfkeyle. "Kalbini kırmak istemiyorum çek şunu." yanıma oturmuştu yavaşça. "Jungkook bu kadar abartma. Onun içinde kolay değildir inan bana." demişti gülmüştüm bütün zorluğu çeken bendim. Her şeyimi istese ona verebilecek kadar düşmüştüm ona. O anlamıyordu aptalın tekiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bodyguard | taekook
FanfictionDudaklarım çatlardı onu öperken kokusu sarhoş ederdi benliğimi. Ben Kim Taehyung'a asla doyamazdım.