Uzun bir arayıştan sonra dördünü de bahçede bulmuştum. Beni karşılarında görmeyi beklemiyorlardı. Lupin 'e gelmesi konusunda işaret yaptım o da diğerlerine kısa bir bakış atıp peşimden geldi. Onlardan biraz uzaklaştıktan sonra söze başladım."Lupin yardımına ihtiyacım var. Benimle hemen kütüphaneye gelmen gerekiyor. Bir konuda, bir plan yaptım ama senin de planın içinde olman gerekiyor."
"Pekala Wanda. Gidelim bakalım."
İşte Lupin 'i bu yüzden seviyordum, akıllıydı çünkü. Ve birilerinin aksine, baş harfi Sirius Black. Anlamadan, dinlemeden infaz da bulunmuyordu. Birlikte kütüphaneye gittiğimizde Regulus ve Cissy 'i arkalarda bir masada buldum, güzel yer seçmişlerdi. Sandalyelere Remus ve ben oturduğumuzda ikisinin de dikkatini çekmiştik. Remus ilk soran olmuştu.
"Pekala. Burada hangi konuda toplanmış bulunuyoruz ??"
" Şimdi. Ben bir şeyin farkına vardım. Andromeda ve James birbirini seviyor."
Regulus 'tan büyük bir öksürük sesi gelmişti, boğuluyordu, Cissy onun sırtına vurmaya başladı, aslında Cissy ve Remus sanki bunu biliyorlardı çünkü Regulus gibi tepki vermemişlerdi.
"Neyse devam ediyorum. James kör olmuş. Kendisinin Evans 'ı sevdiğini sanıyor, ama ben onları gördüm. Ikisi de kıpkırmızı oluyorlar, birbirlerine bile bakamıyorlar ya. Andromeda için de aynı. Fakat o James 'den biraz daha akıllı, sevdiğini biliyor.
Ya bunun en büyük kanıtı Dumbledor' un balodaki eşlerimizi, kalbimizdeki derin arzu zırvalığı değil mi ?? Yanılmıyorsam, ki yanılmıyorum James 'e Andromeda çıktı Evans değil-."Cissy oradan yüzünde sinsi bir gülümseme ile lafa atladı.
"Kalbimizdeki derin arzu zırvalığında sana da Sirius çıkmıştı. Yanılıyor muyum ??"
"Konuyu saptırmayalım. Uzun lafın kısası James 'in gözünü açmamız gerek. Ve Remus burada sana çok fazla iş düşüyor. Bize de Andromeda kısmında iş düşüyor gençler. Ikisini sürekli aynı ortamlara koyalım. Ben inanıyorum ki onlar birbirlerini seviyor."
Hepsi bana hak vermişti. Haklıydım da zaten. Bir süre plan yaptık daha sonra ayrıldık. Koridorlarda Regulus, Cissy ve ben geziyorduk. Regulus ve ben Cissy 'e Black 'in yeniden ailesi tarafından kabul görebileceğini söylediğimizde Cissy çok sevinmişti. Evans 'dan da kurulduğumuzda artık pek fazla muggle doğumlu kalmıyordu etrafta. Cissy bir şeyi hatırlamış gibi heyecanlı bir şekilde cümleye başladı.
"E o halde sen ve Sirius birlikte olabilirsiniz, Lord kızmicaktır, Walburga ve Orion Black 'de seni gelinleri olarak gördüklerinde çok mutlu olacaklardır, sonuçta ailelerine bir Riddle ekleniyor, soylarına Salazar Slytherin 'in kanı dahil olacak, sonra iki de torun verirsiniz herkes mutlu olur..."
"Iki saniye de senaryo yazdın tebrik ediyorum. Fakat. İşler hiçte senin dediğin gibi olmicaktır. Bir kere ben Black 'i sevmiyorum."
Konuyu sessizce takip eden Regulus gülmemek için dudaklarını ısırıyordu. Cissy 'nin de ondan az kalır bir yanı yoktu.
"Ayrıca, Black 'i kanı bozukluktan kurtarsam bile babam ondan sadakat bekler, bu ne demek oluyor ölüm yiyen olmasını isteyecek peki sizce o Gryffindor' lu bunu kabul eder mi ??"
Regulus lafa atladı.
"Şahsen bir kurt adamı bale yaparken görmek daha mümkün."
"Katılıyorum. İşte bu yüzden olmaz. Babamın gönderdiği mektubu görmediniz mi ?? Ne kadar da kızgındı. Kesinlikle Black yerine başka bir safkan aileye verir beni."
"Peki sen ne istiyorsun Wanda ?? Sirius ile, sevdiğin ile olmak mı, yoksa sırf Lord 'a bağlı ve safkan olduğu için sevmediğin hatta tanımadığım birisi ile olmak mı ??"
Bana cevap bekleyen gözler ile bakıyorlardı ikiside.
"Hiçbirisi."
Dedim ve arkamı dönüp hızlı hızlı yürümeye başlamıştım. Cissy ve Regulus arkamdan yetiştiler ve Cissy beni kendisine çevirdi.
"Aaa yapma. Bırak şu inadı. Kabul etsen ne olur ki ?? Alt tarafı Sirius 'u sevdiğini kabul ediceksin. Sende, Regulus 'da, bende bu bilinmezlikten kurtulalım. Wanda görmüyor musun ?? Kendine eziyet ediyorsun... Kurtul bu yükten, itiraf et..."
Cissy 'nin sesi daha da alçaldı ve ellerimi tuttu.
"Itiraf et..."
Not : Evet bu kısa bir bölüm oldu ama burada kesmek istedim. Belki bu bölümün bir ikinci partı olabilir. Yani yazmaya başlayacağım ama tam olarak bilmiyorum. Ama size şunu söyleyebilirim. Bu konuşmayı duymaması gereken birisi duyabilir...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın İçindeki Beyazlar...
Teen FictionHayatı günahlarla çevriliydi. Yedi yaşından beri... O babasının sayesinde en güçlü ve korkusuz cadı olmuştu... O üvey kız kardeşinin ve diğer kişilerin hep imrenerek baktığı bir kız olmuştu zekası ile, yeteneği ile, karanlık lordun gözdeliği ile...