Ç' E' (Tamamlandı)

Ç' E' ~3 ♥

"Ne kafa atıyorsun be!" diye sitem etti arkamdaki kız. "Kafa mı atıyorum? Ben mi!?" dedim arkamı dönerek.

"Çocuklar ne oluyor orda?" diye yanımıza gelmeye başladı Hoca. "Hocam kafa atmadım ben! Önümdeki hızla döndü de birden. Korktuğum için geri çekildim ben de." dedim kendimi savunarak. "Yoo hocam! Bildiğiniz kafa attı!" dedi.

Bana sinirle bakıp devam etti "Futbol topumuyum kızım ben!" dedi.

Eda kafasını sıraya gömüp gülerken gözlerimi kısıp "Vivivivi!" dedim. "Hocam vallahi atmadım kafa!" dedim bir kez daha.

"Selin, kızım neden kafa atsın kız sana, yeni geldi zaten." dedi Hoca beni savunarak. "Her neyse kızlar. İyi anlaşın birbirinizle." dedi ve tahtaya geri döndü. "Sen ne diyecektin?" dedim önümüzde oturan çocuğa. Gözlerini kısıp kaşlarını çattı ve "Bu sınıfta çok yelloz kız ve çok şerefsiz erkek var," dedi ve yanındakini gösterdi. "...dikkat edin." der demez yanında oturan çocuk kafasına vurup "Sensin lan şerefsiz." dedi.

Onlar atışırken ben de hallerine güldüm. Eda ve ben gibiydiler.

Tenefüs zili sonunda (!) çaldığında Eda uyuyormuş numarasını es geçerek hızla kafasını kaldırıp bana baktı. "Hadi karnın çok aç, kantine gidelim." dedi. "Tamam bebek, gideriz." dedim ve çantamdan paramı aldım.

"Kanka tost mu alayım sandviç mi?" diye sordu Eda kararsızlıkla duvardaki koskocaman yemek tabelasına bakarken. "Neyse ya tost daha ucuzmuş ondan alayım." dedi. "Eda! Miden 'sandviç' diye haykırıyor kızım, burdan bile duyuluyor." dedim ve kolundan tutup kantin sırasına çektim.

"Vallahi mi?" dedi Eda. "Evet kanka. Hatta 'Bana sandviç almazsan seni keser, biçer ve bambuları ağzına sokup pandalara yem ederim!' diyor." deyip göz devirdim. "Vov! Yaratıcı!" dedi arkamdan bir ses. Arkamı dönüp baktığımda önümüzde oturan, arkadaşı 'şerefsiz' dediği için kızan çocuk vardı. "Tek yaratıcı Allah'tır!" deyip elimi havaya kaldırdım.

Dediğim şey karşısında yüzünü buruşturdu. Eda "Iyk! Kafir!" dedi ve önüne döndü.

Ben de gülüp önüme döndüm. Arkadan bir el uzandı. "Bana da alsana.'' dedi. "Off! İyi tamam ver!" dedim ve elindeki parayı aldım. "Ne istiyorsun?" diye sordum. "Çaklıtlı süt istiyorum Şapşik Bayan." dedi. Takıldığım ve hoşuma giden "şapşik bayan" kelimesine gülümsedim.

"Şapşik Bayan" işte bunu sevdim.