BİZ EVLİYİZBölüm 28 ( hilal neden yapıyorsun bunu)

74 8 5
                                    

BİZ  EVLİYİZ

28.bölüm

aradan 1 gün geçmişti her yere baktım aklıma gelebilecek her yere    öyküye dair hiçbir iz yoktu  hepimiz evde oturuyorduk  öykünün annesi hastahanedeydi onu görmeye gidecektim bu gün   dedem ben çıkacakken yanıma geldi  omuzuma dokundu  " kendine dikkat et  gelinimi  getir  güveniyorum sana "  evden çıktım    hastaneye gittim  annemde oradaydı  öykünün annesiyle ilgileniyordu odaya girdim uyuyordu  sakinleştirici yapmışlar tekrar  bunlara tek neden olan kişi bendim  .

biraz orda durdum sonra çıktım   arabaya bindim gidiyordum aynadan birinin beni  takip ettiğini farkettim ama belli de etmemiştim . eğer beni takip eden kişiyi  sonrada ben takip edersem öyküye ulaşabilirdim bu son şansım ikide birde dikiz aynasından arkama bakıyordum.

bir süre takip etti beni arabayı park edip eve girdim  bir  süre bekledikten sonra arabayla hareket haline geçti bende  evden çıkıp direk arabaya bindim şimdide be takip edecektim

bir süre adamı takip ettim   ıssız bir yere geldi inşaata çıktı . arkasından yavaş adımlarla çıkıp duvarın yan tarafından adamı izledim  hilal gelmişti   adam elindeki kağıtları hilal'e verdi o kağıtları görünce  hilal 'e sinirlenmişti ne olduğunu merak etmiştim etrafa baktım öykü gözükmüyordu.  hilal çok değişmişti  onu ilk defa böyle görüyordum bu kadar sinirli ve öfkeli sanki o tanıdığım hilal değildi.

bir süre izledim onları adam ayrılmıştı bende hilal'i izlemeye başladım .  adam gitmişti  saklandım .hilal  ise sandalyeye  oturmuş kağıtlara bakıyordu hala . aşağıdan gelen çığlık sesiyle arkamı döndüm    ." samir  nasılsın " hilal  seslenince   döndüm  beni nasıl görmüştü  "hilal" yanına doğru yürüdüm  .tam karşısında durdum   bir kaç kelime birşey deyince  arkamdan iki kişi tuttu etrafımı sardılar  .

" samir  tuzağa çabuk düştün balık oltaya geldi  " kahkaha attı elindeki kağıtları  yere atıp yanıma geldi  arkamdan iki kişi tutuyordu beni  gözlerimi bağladılar ellerime de kelepçe takmışlardı hilal  ne yapmaya çalışıyordu bilmiyordum bile  " götürün samir'i  burdan nereye gideceğinizi biliyorsunuz "  yürümeye başladık " bırak lan beni hilal  öykü nerde sen yaptın ne istiyorsun bizden hilal "  bağırıp çağırdım çırpındım etrafımda bir sürü  adam vardı ayak sesleri karışıyordu  " bagaja koyun adamı " beni arabanın bagajına koydular gözlerim kapalı ellerim bağlıydı 

beni bir yere  getirmişlerdi bagajda nefessiz kalmıştım dışarı çıkınca derin derin nefes aldım kolumdaki kelepçeyi çıkartıp  demir bir kapıyı açtılar  beni  içeri  itmişlerdi gözüm kapalı yere düşmüştüm . " samir " öykünün sesini duymuştum  gözümdekini çıkardım    öykü  zincirliydi yanına gidip sıkıca sarıldım alnını alnıma dayayıp " özür dilerim çok özür dilerim sen yalnız bıraktım soğuk davrandım ben seni çok seviyorum biliyorsun değil mi aşkım ? özür dilerim beni affet lütfen " daha sıkı sarıldım öyküde ağlıyordu bende ağlıyordum insan sevdiğine zarar geldiğini düşününce istemsizce de olsa ağlıyor bunu öğrenmiştim .

" samir  ben sana kızgın değilim    şuan yanımda olman bile çok güzel o yeter bana iyi ki varsın sevgilim  "   öyküyü dudaklarından öpmüştüm  1   hafta boyunca  ona soğuk davranmıştım onu da çok özlüyorum aşırı derecede . birlikte birbirimize sarılarak yere oturduk . ellerini sıkıca tutuyordum  bırakmak istemiyordum  . " allah kahretsin samir'i elimden alamayacaksın öykü asla izin vermem buna  "

saatlerce o odada kapalı kaldık bir ömür kapalı kalsak ona da razıydım sadece   sevdiğim  kadın yanımda olsun yeter  o benden asla gitmesin beni hep sesin hep yanımda olsun başka bir şey istemiyorum.  kapı açıldı  hilal girmişti içeriye  adamlarda beni tuttular  "öykü  sana bir süprizim var  çok seveceksin " öykü'nün zincirlerini çözdüler kollarından tutup dışarı çıkarttılar  merak etme  sevgilim o pislik karın  sürprize bayılacak sende bayılacaksın  aşkım " sinirlenmiştim.  iyice  " bana aşkım deme sen psikopatın tekisin sana ne oldu böyle  hilal" güldü ellerini  göğüs altında birleştirip    " beni bu hale sen getirdin sevgilim  senin aşkın getirdi "

arkasını dönüp gitti   o kapıyı kapatmışlardı öyküye ne yapacaklarını bile bilmiyordum .  bir süre öylece bekledim  o 4 duvar arasında zincirli bir şekilde çaresizce duruşumdan nefret  etmiştim karıma bile yardım edemiyordum ellerinden çekip alamıyordum. zincirleri çözme çalışsam olmazdı kalındı sürekli hilal  çıkar beni burdan diye bağırmaktan başka hiçbir şey gelmiyordu elimden kapı açılmıştı  iri yarı bir adam  içeri girdi    önce ağzımı kapattı . telefonunu çıkartıp bana  gösterdi  öyküyü bir sandalyeye bağlamışlar   yanındaki adam ise ona elektro şok veriyordu   öykünün acı çekmesini göz göre göre izletiyorlardı  ağzımda bağlıydı    adamın sırıtışları mide bulandırıcıydı hiç vicdan diye bir şey yoktu içlerinde yüzüne tükürmek istiyordum

gözlerimi kapattım izlemek istememiştim adam dışarı çıktı hani erkekler ağlamaz diyorlar ya erkeklerde ağlar  bende ağlıyordum  öyküyle tanışana dek mutluluğu hiç  tatmadım  sadece mutluyum diye kendimi kandırdığımı öğrendim bana bunu öğreten öykü ben onunla gerçekten en içten mutlu olduğumu anladım o varsa mutluyum o yoksa   eski günlere geri dönerdim  bundan emindim mutluluğu bulmuşken asla kaybetmek istemiyorum

gözlerimi açtığımda evdeydim annemler başıma toplanmışlardı herkes buradaydı   gördüklerim rüya olabilir miydi, yoksa gerçek miydi ? yattığım yerden doğruldum belim ve kaşım ağrıyordu elimi kaşıma götürdüm yara bandı yapıştırılıydı  . " anne   öyküye ulaşmıştım  "

sesim bile zar  zor çıkıyordu . öylece hepimiz oturduk  annemler  dayanamayıp polise haber vermişler   onlara kızmıştım ya polisi aradık diye öyküye daha çok zarar verirlerse kimse bilmiyordu öyküye orda ne yaptıklarını

" siz neden polisi aradınız aramayın demiştim size öyküye orda ne yapıyorlar bilmiyorsunuz ya haber verdiniz diye  daha kötü şeyler yapabilirler neden böyle davranıyorsunuz  polisi arayın ve yanlış bilgi verdiğiniz söyleyin bütün  gazetecileri de  başımıza toplayacaksınız  kusura bakmayın ama karımın iyiliği için yapıyorum bunları "

aradan baya bir zaman  geçmişti gözlerimde kapalıydı nereden gittik nasıl geldik bilmiyordum bilsem en ufak bir şey bile tekrar gitmeme neden olabilirdi  . allah kahretsin eğer  öyküye sapa sağlam kavuşayım onları hapise  tıktıracağım 

telefonuma  konum gelmişti  birde mesaj vardı 

" demek samir beyimiz kendine gelmiş canın yandı mı aşkım sana attığım konuma gel tek başına tamam mı tatlım  ne de olsa o kıymetli sandığın  öykücüğün hayatı söz konusu  sana fotoğraf atardım ama   gelip gözlerinle görmelisin diye düşündüm  Bekliyorum."

mesajı okudum  " abi ne oldu  ne yazıyor mesajda önemli mi ? " başımı salladım "önemli değil  siz evde kalın benim işlerim var  döneceğim  " evden çıktım   konuma gelmiştim  . geldiğim yer bir  uçurumdu  arabadan indim karşımda   hilal ve 3 tane adam duruyordu   öykünün başına siyah çuvalı geçirmişler  ve bağlamışlar  adamlar bana silah çekti hilal de silahı belinden çıkarmıştı yanıma yaklaştı silahı çeneme dayayıp  " hoş geldin  sevgilim  o çuvalın altındaki kızı görmek  istiyor musun ?   yada boşver aşkım  en iyisi görme   "

eliyle işaret etmişti adamlar  çuvalı tuttular aklıma geleni yapmalarından korkuyordum  "  hilal acımasız olma öyküyü bana ver "  dik  dik baktı suratıma öylece " çuvalı açın sevdiği kızı istiyor demek peki yüzünü açın kızın  ne hale geldiğini görsün o yüzündeki morlukları dudak kenarındaki kanayan yarayı    zevk verici bir şey olacak  bence " 

öykünün yüzünü açtılar keşke görmeseydim  " allah belanızı versin lan  " bağırmıştım  öyküye doğru koşarken başıma silahı dayadı hilal  " bir adım daha atarsan vururum seni  şaka yapmıyorum samir "  dinlemedim adım öyküye doğru yürüdüm bacağıma kurşunu yiyene dek yere yığıldım    hilal yanıma gelip durdu sadece ayaklarına baktım  " sana şaka yapmadığımı söylemiştim samir şimdi iyi izle sevdiğin kızın  ölümünü   sen benim canımı nasıl yaktıysan şimdi aynı acıyı sende  yaşayacaksın  

öykünün   son bakışıydı  onu  uçurumdan aşağıya attılar  " ÖYKÜ"   hilal koluma bir iğne vurmuştu elindeki silahı alıp ona doğrulttum  ateş etmiştim ama ıskalamıştım   gözlerim bulanık görmeye başlamıştı  sonrası ise yoktu .

 (

biz evliyizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin