•17•

12.7K 769 150
                                    

Selammmm!
Bol bol yorum ve oy bekliyorum ona göre 🙃 20. Bölüm de final yapmayı düşünüyorum ama daha fazla uzatamazsam erken de yapabilirim. Bunu bitirip bir an önce yeni kurguya başlamak istiyorum.

Hepinize iyi okumalar💜 Umarım beğendiğiniz bir bölüm olmuştur💜

Aynanın karşısında gömleğimin son düğmesini de iliklerken aynı zamanda da Byul a uyanması için sesleniyordum. Ama bütün çabalarım boşa çıkıyordu. Ne kadar seslenirsem sesleneyim uyanmıyordu.

Dünkü kavgadan sonra birbirimizden özür dilemiştik. İkimizde birbirimizi gereksiz yere kırdığımızın farkındaydık çünkü. Daha sonra ise uzun uzun konuşmuş, gelecek hakkında ufak planlar yapmıştık. Hatta ve hatta kızımız doğduktan sonra balayına gitmeye bile karar vermiştik. Byul şu an karnı burnundayken bu mümkün değildi ve evliliğimizin ilk başlarında birbirimizden pek haz etmediğimiz düşünülürse en mantıklısı kızımız doğduktan sonrasıydı. Bunları konuşurken de epey zaman geçmişti ve geç uyumuştuk. Byul' da bu yüzden uyanmıyordu şu an. Ben alışkındım ama o uykuya çok düşkün olduğu için erken uyanmak onun için bir işkenceydi.

Yatağa oturarak yastığın her yanına dağılan saçlarına ve kusursuz güzellikteki yüzüne baktım. Yastığın birisi başının altında diğerini de bacaklarının arasına koyarak sarılmıştı. Karnı büyüdüğü için rahat uyuyamıyordu ve bu yüzden de böyle yapıyordu. Bazen de bir bacağını benim üzerime atıp sarılıyordu.

"Byul uyan artık. Geç kalacağız bak." Yarım saat içinde çıkmazsak gerçekten geç kalacaktık. 2 saatlik bir yolumuz da vardı ayrıca. Byul'a da hala gideceğimiz yeri bilmiyordu.

Yerinde kıpırdanıp sarıldığı yastıktaki kollarını sıkılaştırdı. Ben de uyanması için yastığı hızlıca çektim.

"Ne yapıyorsun ya?"

"Kalk hadi, yoksa seni bırakıp tek giderim ona göre." Yavaşça kalktıktan elleriyle yüzünü kapadı ve boğuk sesiyle konuştu.

"Daha nereye gideceğimizi bilmiyorum ve sen beni sabahın 7 sinde kaldırıyorsun. Ayrıca bugün dersim de yoktu. Bıraksaydın da uyusaydım."

"Gittiğimiz yerde boynuma atlayıp 'Ne kadar güzel düşünmüşsün kocacım' dediğinde bunu sana hatırlatacağım. Hadi, kalk ve giyin. Ben zaten eşyalarımızı hazırladım." Tabi bana sarılacağı konusunda emin değildim. Gittiğimiz yeri görünce beni dövedebilirdi.

Gözleri, ikimiz için hazırladığım küçük valize takıldığında kocaman açıldı. Evet, ona kalacağımızı söylememiştim.

"Kalacak mıyız?" Diye sorduğunda onu onayladım. Daha fazla soru sormayıp pes ettiğinde ayağa kalkarak banyoya gitti ve işlerini hallettikten sonra geri geldi. Ellerini beline koyup bana baktığında bende onun ne söyleyeceğini bekledim. Şüphesiz yine soru soracaktı.

"Ne giymem gerek? Nasıl bir yere gidiyoruz?"

"Rahat edeceğin bir yere gidiyoruz. Rahat edeceğin şeyler giy o yüzden." Bana kısık gözlerle baktı.

"İçimden bir ses, beni çok sinirlendireceğini söylüyor. Umarım öyle bir şey olmaz Jungkook." Yutkundum. Gittiğimiz yeri gördüğünde sinirleneceğimi biliyordum. Hatta geri dönmek bile isteyebilirdi.

Our Baby ❥ 𝓙𝓙𝓚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin