Delice seven bir kadın...
Deli olan bir adam...
Anne sevgisini, şefkatini, ilgisini gördü onda. Ha bir de aşkı. Ama normal bir aşk değil. Normal bir sevgi değil. Taparcasına sevdi adam kadını.
Taptığım kadın dedi.
Adı gibi bir hikaye.
PERESTİŞ...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
💫Özür Dilerim💫
Dünya, içinde milyarlarca belkide daha fazla insanın bulunduğu, belli bir jeolojik zamanlara ayrılan bir yer. Oturun bir köşeye ve düşünün lütfen. Dünyada ki bu kadar insana yetebilecek kadar nimet var. Birçok bitki, hayvan, su var. Dünyadaki bütün evleri saysak, kaç milyar çıkar. Ah, yine milyar dedim. Düşünüyorum da ne kadar mucizevi bir şey... Gökyüzünü dünyadaki bütün insanlarla paylaşıyoruz. Güneşi, ayı, yağmuru, karı... Bu... Bu gerçekten mucizevi bir şey...
Bir şey daha var mucizevi olan.
Aşk.
Bir insanın bir diğer insanı kendinden çok, canından çok sevmesidir. Belki adı farklıdır. Sevdadır belki. Belki sevgidir ya da daha farklı bir şey... Duygular aynıdır ama... Hangi dilde, hangi varlıkta olursa olsun.
Evet. Varlıkta.
Ben hiçbir zaman aşkın sadece insanlar arasında olduğuna inanmamışımdır. Bana göre aşk, muhtaçlıktır bir nevi. Mesela, toprağın yağmura aşkı vardır. Çiçeğin suya, ayın geceye, güneşin gündüze, ruhunda ruha aşkı vardır. İnsan ruhları hep kirlidir bana göre. Bir insanın ruhunu temizlemesi için başka bir insanın ruhuna ihtiyaç duyar. İki ruhta kirlerden arınıp birbirlerine bağlanırlar.
İşte bana göre aşk budur. Ne mucizevi bir şey değil mi? Ben bu dünya içinde, aşk içinde hep şükür etmişimdir. Şimdi ise kız kardeşimle karşılıklı oturmuş, dertleşiyoruz. Elmira ne mucizeye ne de aşka inanan bir insandır. Aşık olmak ona zor gelmiş olmalı...
"Kim olduğunu söylemeyeceksin galiba..." İçtiği sıcak çikolatasının kupasını yatağın üzerindeki tepsiye koydu. Şu an çatı katındaki odadaydık. Peri ve Egemen çoktan uyumuştu. Gerçi Egemen'in uyuduğundan emin değildim. En son mızmızlanıyordu çünkü. Saat gece ikiyi geçmişti ama ben hala şu gizemli çocuğu öğrenmeye çalışıyordum.
"Tanımıyorsun ki... Okuldan."
"Peki... Neden aşık olduğun için üzülüyorsun." Bana tereddütle baktı. Gözleri dolunca daha fazla dayanamayıp, konuşmaya başladı.
"Adı Onur. Bilgisayar Mühendisliği okuyor. 1 yıl önce çarpışarak tanışmıştık. Başlarda hiç sevmezdik birbirimizi. Eziğin tekiydi." Dedi gülerek. "Sonra ne oldu bilmiyorum, birden onu görünce heyecanlanmaya başladım, normalde yanında pek kız olmazdı ama birden bire kıskanmaya başladım. Bir ara asansörde kalmıştık ve ben o an kalpten gidecektim. Bunu kimseyle konuşamadım. İnternetten aşık olma belirtilerine bakınca anladım."
"Neden kimseyle konuşamadın?" Dedim. Yutkundu.
"Onur'un annesi evlere temizliğe giden bir kadın. Babası ise bir şirkette güvenlik görevlisi. Kendisi zaten okuyor. Durumları pek iyi değil yani. Bizim kızların bu durumda olan insanlara nasıl baktığını biliyorsun. Eğer söyleseydim..."
