|30.|

2.2K 80 16
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

💎ÖLÜM💎

2 Gün Sonra

Veranda da oturmuş, hayatı sorguluyordum. Ne garip, evlendiğimiz günden beri bir türlü mutlu olamamamız. Ne yapacağımı çok iyi biliyordum ama nasıl dayanacağımı bilmiyordum. Elimi karnıma götürüp, yavaşça okşadım.

"Sizden asla vazgeçmem. Siz hiç canınızı sıkmayın, üzülmeyin orada tamam mı? Babanızda seviyor sizi..." Dedim. Gözüm dolduğunda burnumu çektim. "Anlayacak yakında sizin kıymetinizi. Doğduğunuzda sizi kucağına alacak. O zaman mutlu olacağız." Deyip göz yaşımı sildim. Bizden geriye bir şey kalırsa eğer, diye mırıldandım.

"Anneciğim hadi kahvaltı hazır." Yutkunup kafamı iki yana salladım.

"Aç değilim anne." Omzumda bir el hissettiğimde kafamı kaldırıp baktım. İki gün olmuştu İzmir'e, annemlerin yanına geleli. Hiçbir şeyden bahsetmemiştim. Ağlama krizine girdiğim an ağabeyim sakinleştirmişti. O geceden sonra bir daha hiç soru sormamışlar, sürekli beni neşelendirmeye çalışıyorlardı.

"Ne demek aç değilim Elisya? Olmaz öyle şey. Gel hadi."

"Anne canım istemiyor, lütfen. Canım bir şeyler istediğinde ben yerim." Bana çaresizce bakıp kafasını olumlu anlamda salladı. Annem gittikten sonra düşünmeye devam ettim. O, gün kararlı bir şekilde bitti, demiştim. Bitecek miydi peki? Bitirebilecek miydim? O, olmadan nasıl uyuyacaktım, nasıl yemek yiyecektim, nasıl yaşayacaktım? Ofladım. Ben Egemen olmadan nefes alamazdım.

"Minik fare, ne yapıyorsun burada?" Yutkunup, burnumu çektim.

"Dışarıyı izliyorum ağabey." Sandalyeyi karşıma çekip oturdu.

"Hmm." Mırıldanıp elimi tuttu. "Güzelliğim. Biliyorsun, senin için yapmayacağım şey yok. Biliyorsun, seni çok ama çok seviyorum. Sen böyle üzülünce üzülüyorum. Sevinince seviniyorum. Ben seni böyle görmeye kıyamıyorum bir tanem. Hadi söyle lütfen, sorun ne? Seni böyle mahfeden ne?" Karşımdaki camdan dışarıyı izlemeye devam ettim. Ağabeyim derin bir soluk verdi. "Bak, tamam. Söyleme. Ne zaman istersen o zaman anlatırsın. Ben senin her zaman yanındayım." Deyip ayağa kalktı. Yanımdan geçeceği anda elini tuttum.

"Hamileyim." Dedim durgun bir sesle. Kafamı kaldırıp, gözlerimi ağabeyime diktim. Tepkisinin ne olacağını merak ediyordum. Ağabeyim bana bakıp kalmıştı. On saniye sonra gözlerini kırpıştırarak gülümsedi.

"Ben dayı mı oluyorum? Kızım mükemmel bir şey bu. Niye üzülüyorsun ki?" Yere eğilip bacaklarıma tutundu. Gözlerimin içine bakıyordu hevesle.

"Sorunlu bir hamilelikmiş. Her an bir düşük gerçekleşebilirmiş. Düşük olursa bende ölürmüşüm. Egemen hemen aldırmak istedi." Dedim ağlamamak için susarak. Ağabeyimin gözleri karnıma gitti. Bir süre sonra mavi gözlerini tekrar mavi gözlerime çıkardı.

PERESTİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin