|55.|

709 43 0
                                    

55. Bölüm: Şans

ŞANS

Kucağımda oturan Egehan elindeki arabayla oynarken aynı zamanda büyük ekrandan filmi izliyordu. Gökdeniz ve Peri'de öyle.

Okan Karahan hakkında Egemen ile ne konuşacağımı düşünüyordum. Egehan Ağabeyinin ne kadar iyi bir imsan olduğunu sürekli anlatıyordu. Peki Okan Karahan neden kötü bir insandı?

Kafamı kucağımdaki oğluma çevirdim. Bana bakıp güldü ve kafasını göğsüme dayayıp filmi izlemeye devam etti. Gökdeniz'e baktığımda ise Peri'yi gülümseyerek izliyordu. Gökdeniz'in uzamış sarı saçlarını okşadım. Aklıma sabah gördüğüm rüya gelince irkildim.

"Anne film bittiğine göre size yeni öğrendiğim teknikleri gösterebilir miyim?"

"Tabii balım. Çok memnun oluruz." deyip ikizleri kendime çekip Peri'nin tabletinden müzik açmasını bekledik. Öğrendiği hareketleri gösterirken heyecanlandığını görebiliyordum. Hata yaptığında paniklediğini görebiliyordum. "Çok iyi gidiyorsun ama gitmek zorunda da değilsin güzelim. Her zaman her konuda iyi olmak zorunda değilsin unutma. Ayrıca emek vermeden iyi olamazsın sen daha yeni başlamana rağmen çok başarılısın." dediğimde gülümsedi.

"Gerçekten mi?" dediğinde,

"Evet. Ben asla yapamam bu hareketleri." deyince mutlulukla güldü. Bir süre sonra müziği kapatıp yanıma geldi ve koltuğa çıktı.

"Anne?"

"Efendim Peri'ciğim?"

"Babam neden polislerle gitti?"

"Polis Amcalar babana soru soracaklarmış."

"Ama 1 gün oldu, hala soru mu soruyorlar?"

"Hayır bir tanem. Babana soru sorduktan sonra işi çıkmış. Hani bazen işe gidiyor ya uzun süre gelmiyor. Bu da öyle bir şey." dediğimde gözlerini yere indirdi.

"O zaman konuşabilir miyiz? Bizimle vedalaşmadan gittiği için özledim." deyince yutkundum.

"Tabi konuşabilirsin. Ama şimdi çok geç oldu. Yarın konuşursun olur mu?"

"Tamam annem." deyip bacağımı öptü. Gülüp kucağımda uykulu uykulu etrafa bakan Egehan'ı ve uyumak üzere olan Gökdeniz'i kucağıma aldım.

"Hadi bakalım masadaki boş bardakları da sen al. Sonra da doğru dişler fırçalanacak." birlikte çıktığımız odadan sonra Peri'yi merdivenlerde bekledim. Mutfağa götürdüğü tepsiden sonra yine birlikte ikizlerin odasına gittik. Gökdeniz'i yatağa yatırdığım an da uyusada Egehan uyumuyordu. "Hadi anneciğim uykun var ama." derken Peri çocukların kitaplıklarında bir çocuk kitabı getirdi.

"Belki uyur anne." dediğinde çocuklara baktım. Odamda tek başıma yatabileceğimi düşünmüyordum açıkçası. İkizleri tekrar kucaklayıp yatak odasına gittik. İkizler Peri ile ortamıza yerleştirip kitabı okumaya başladım.

🌹

"Teşekkür ederim Elif. Çok sağ ol."

"Rica ederim İris ne demek. Ben burada bekliyorum." dediğinde kafamı olumlu anlamda sallayıp önümdeki gardiyanı takip ederek bir odaya girdim. Bir süre sonra Egemen de girince gülümseyip ona sarıldım.

"İris'im, gönlümün çiçeği. Çok özledim seni." diyen Egemen'e kafamı kaldırıp baktım.

"Onun için mi kendini içeriye attırdın geri zekalı?" dediğimde güldü. Gözlerimi devirip sandalyeye oturduğumda o da boş sandalyeyi yanıma çekerek oturdu. Gayet enerjik ve neşeli duran Egemen gözlerime bakıyordu. "Çok mutlusun bakıyorum." dedim kinayeli bir şekilde.

PERESTİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin