Benim İçin Bak!

~4~

"Çattık ya manyağa bak!"

"Oğlum uyandığında bizi arasana ne aşağı iniyorsun!"

"Ya hyung ne bileyim indim işte geldi yine çarptı bana. Ama bu sefer gerçekten o çarptı ya."

Çocuğu da biri çekip karşımızdaki masaya oturttu. Çok yumuşak yüzlü biri çocuğu çekmişti ve masada hep yumuşak  suratlı kişiler oturuyordu.

Johnny'nin telefonu çaldığında Johnny ağzındaki rameni yutup telefonunu açtı. Mark da fırsattan yararlanıp tabağı önüne çekti ve çubukları eline almaya çalıştı. O da benim gibi alamayıp çubukları masaya düşürdüğünde tekrar denedi. Tekrar alamayınca çubukları masaya düşürdü ve sinirle elini kaldırarak garsona seslendi. Garson geldiğinde bir çatal isteyerek arkasına yaslandı. Bende arkama yaslanıp derin nefesle konuştum.

"Uzun zaman oldu."

"Gerçekten uzun zaman oldu, çubukları kullanmayı unuttum."

Tekrar başını arkaya yasladığında hala kendine bakan çocuğa döndü.

"Ne var, ne bakıyorsun!"

"Donghyuck önüne bak kanka."

Adının Donghyuck olduğunu öğrendiğim çocuk önüne döndüğünde Johnny telefonu kapattı. Mark'a sakin olmasını söyleyip omzunu sıvazladı. Garsonun getirdiği çatala bakarak bir tane daha tabak istediğinde garson belli etmemeye çalışarak bunalmış yüzüyle tekrar gittiğinde güldüm. Donghyuck ikide bir Mark'a bakıyordu. Onunla göz göze geldiğimde utanarak gözlerini kaçırdı. Ona da güldüm.

"Aha kafayı yedi çocuk."

Ardından yemeğimizi bitirip odaya gittik. Ben ve Mark çift kişilik yatakta sarılarak yatarken Johnny tek kişilik yatakta uyuyordu.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~