Bakışlarım Mark'tan çocuğa döndüğünde o zaman olayı kavramıştım. Çocuk umursamaz değildi. Arkamı dönerek koşmaya başladığımda arkamdan sesleri duyuyordum. Mark ve Johnny'i umursamadan hızlı eve doğru koştum., Kolumdan çekildiğimde kim olduğunu umursamadan başımı omzuna koydum ve ağlamaya başladım. Sesinden Johnny olduğunu anladığım kişi başımı okşamaya başladı.
"Sakin ol Jaehyunie~"
Johnny beni rahatlatmak için sakince konuştuğunda hıçkırmaya başladım.
"Eğer tanışmak istersen Chittaphon sizi rahat bırakabileceklerini söyledi."
Kafamı salladığımda Johnny beni bırakıp arkasına döndü ve Chittaphon'un yanına gitti. Hepsi eve girmeye başladıklarında Chittaphon yanıma geldi ve kulağıma eğildi.
"Camdan size bakacağım, bir şey olursa çağır hemen gelirim!"
"Tamam."
Hepsi eve girdiklerinde yerdeki makinemi alıp çocuğa ilerledim. Oturduğu sandalyenin karşısında durduğumda dizlerimin üzerine çöktüm. Makinemi doğrudan ona doğrulttuğumda hiç tepki vermedi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Fotoğrafını çektiğimde makineyi yanıma fırlattım ve kollarımı direk boynuna doladım. Yine gözyaşlarım akmaya başladığında tedirgin sesini duydum.
"Şey siz kimsiniz? Parfümünüz erkek parfümü gibi kokuyor. Bayım lütfen bırakın beni! Neden ağlıyorsunuz?"
Uzun süre tepki vermediğimden olsa gerek kollarını yavaşça kollarıma koydu. Beni itmeye çalıştığında zorlamadan geri çekildim.
"Bayım eğer bir r sorununuz varsa anlatın lütfen. Elimden geldiğince yardım etmeye çalışırım!"
Makinemi alıp uzaklaşmaya başladığımda arkamdan hala sesinin geldiğini hissediyordum.
"Bayım gidiyor musunuz? Kendinize dikkat edin ve hiç bir şey için kendinizi üzmeyin lütfen!"
