-29-

614 56 22
                                    

"Taeyong görüyor Taeyong görüyor!"

Bulanık görüyordum, hiçbir şeyi tam olarak göremiyordum. Pencere kenarına oturtulmuştum fakat dışarıda olan hiçbir şeyi seçemiyordum.

 Pencere kenarına oturtulmuştum fakat dışarıda olan hiçbir şeyi seçemiyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Buna rağmen, hastane odasında büyük bir sevinç vardı. Ten odada bağırarak koşuyordu, Jungwoo şükrediyordu ve Jaemin bağırarak ve kahkaha atarak sevincini Jeno ile paylaşıyordu. Benim içimdeki heyecanın ise tanımı yoktu. Doktor Yang net görebilmem için tam bir süre ya da tarih vermemişti, bunun bana bağlı olduğunu söylemişti. Üstelik gözlerimi zorlamamam, ağlamam ve su değdirmemem gerektiğini söylemişti. Buna çok dikkat ediyordum, hiçbir sorun yaşamak istemiyordum.  Jaehyun'un fotoğrafı hala elimdeydi, ameliyatta elimden düştüğünü fakat Doktor Yang tekrar elime koyduğunu söylemişti.
Ameliyat olmakla iyi bir karar verdiğimi düşünüyordum, Doktor Yang hem çok iyi biriydi hem de artık görebiliyordum.

Günlerin çok yavaş geçtiğini düşünsemde, aslında çok hızlı geçiyordu günler ve benim görüşüm her geçen gün daha çok netleşiyordu. Kore'ye dönüş için biletlerimiz hazırdı.

Diğerlerini görmeye başladığımda şok olmuştum, dilimi yutmak üzereydim. Jaemin, Donghyuck ve Chenle çok büyümüştü, Ten ve Jungwoo büyürken oldukça güzelleşmişlerdi. Jungwoo o kadar çok olgunlaşmıştı ki, hem davranışları harikaydı hem de lafları çok düşündürecek şekildeydi.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jaehyun'u görmüştüm, hayal ettiğimden daha farklıydı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jaehyun'u görmüştüm, hayal ettiğimden daha farklıydı. O kadar harikaydı ki, sesine aşık olduğum adama binlerce kez daha aşık olmuştum. Saçları, gözleri, gülüşü, vücudu, yüz şekli...

Her haliyle harikaydı. Sürekli aramayı ihmal etmemişti bu sürede. Eh bir de, sürekli ayna karşısına geçiyordum. Görmemeye başladığımda küçüktüm, çok değişmiştim ve... güzelleşmiştim.
Kendimi daha çirkin bir şey hayal ediyordum, öyle olmadığım için mutluydum. Ancak yine de Jaehyun'un yanına yakışır mıydım emin değildim.
Annem gördüğümü duyunca çok mutlu olmuştu ve hemen Kore'ye gelmemizi söylemişti. Fakat biz  zaten yarın uçağa binecektik.
Hızlıca uyudum, Ten, Johnny, Yukhei ve Mark'ın resimlerini göstermişti bana. Jaemin'de Jeno'yu göstermişti.
Hepsinin çok yakıştığını düşünmüştüm, kıskanmıştım da biraz.
Fakat yine de onlar için çok mutluydum.

Uçağa bindiğimde çok gergindim, aşkımın
ne tepki vereceğini bilmiyordum ve göreceğim için çok heyecanlıydım. Ellerim terliyordu ve tişörtümün sırtıma yapıştığını hissediyordum.

Bay Yang'a çok teşekkür etmiştim, bana bir defter vermişti ve hediye olarak kabul etmemi istemişti. İlk sayfasına yazı yazmasını istemiştim, o da beni kırmamıştı ve güzelce doldurmuştu sayfayı.

Uçak kalktığımda gülümseyip Chenle'ya baktım. Minik bebeğim çok mutluydu, hem gördüğüm için hem de arkadaşı Jisung'u göreceği için.

Arkama yaslanıp derin bir nefes aldım ve kocaman gülümsedim. Elimdeki resimlere bakarak fısıldadım.

"Seni özledim Jaehyun, lütfen bekle beni. Çok az kaldı."

Benim İçin Bak! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin