Natasha ve kızlar heyeti (hepsini yazmaya üşendim siz biliyosunuz zaten) salonda oturmuş konuşuyorlardır. Gündem karışıktır.
Zari: Bir kaç hafta. Sadece bir kaç hafta ailem için gittim. Birinin ablası gelmiş biri sevgili yapmış biri geri dönmüş biri de hamile kalmış. Bu ne ya. Bir daha bırakmayacağım sizi.
Sonya: Sen nasıl oldun Z?
Zari: Daha iyiyim.
Wanda: Seni özledik.
Zari: Diyene bak bilmem kaç yıldır neredeydin sen?
Wanda: Doğru dedin.
Zari: Tekrar hoşgeldin bu arada. Hepiniz.
Felicity Caitlin ve Laurel gülümser. Natasha ise diğerlerinin içtiği ama kendisi içmediği şarapla bakışıyordur.
Sara: Hiç öyle bakma Nat o şarabı içme hakkını kendin kaybettin.
Ava: Yapma demiyoruz hobi olarak yine yap ama keşke dikkatli olaydın be gülüm.
Natasha: Siktirin gidin ya. Çift halinde saldırıyosunuz.
Sonya: Üzüm suyu iç ablacım o da aynı.
Natasha: Hayır değil.
Lorna: İkisi de üzüm?
Bobbi: Merak etme Nat bende içmiycem. Çünkü seni önemsiyorum. Ve Clint de çocuk istiyo. Seninki ile beşik kertmesi yapcakmış.
Natasha: O konuda daha kesin bir karar vermedim.
Caitlin: O karar için az zamanın kaldı. Biliyosun değil mi?
Wanda: Bucky biliyo mu?
Natasha: Selina bağırdığı zaman öğrenmiş. O zamandan beri konuşmadık.
Sonya: O zamandan beri ondan kaçıyor.
Felicity: Aferin Nat. Valla çok mantıklısın(!)
Laurel: Sen küçükken de böyleydin. Bir şey mi oldu hemen kabuğuna çekilirdin. Ama artık büyüdün Nat. Karar vermeli ve onunla konuşmalısın.
Sara: Bu arada bekar annelik sana çok yakışır bence.
Ava: Evet evet yakışır.
Zari: Kız olursa adını Zari koy bence. Çok güzel bir isim.
Natasha: Beni rahat bırakın tamam mı? Zaten kafam çok karışık.