Güney içeri girdiğinde Songül'ü öyle görünce duraksamıştı.
"S.. Songül?" dedi soran gözlerle bakarken.
Songül:
"Hoşgeldin." diye gülümsese de heyecanlıydı.
Güney:
"Bu halin ne?"
Songül:
"Biraz birbirimize zaman ayıralım diye düşündüm."
Songül Güney'e yaklaşıp elini tutarken Güney elini çekmişti.
"Songül yeter!" diye bağırdı öfkeyle. "Hatırlamıyorum işte hatırlamıyorum! Olmuyor anla! Hiçbir şey hatırlamazken yaklaşamıyorum sana!"
Songül böyle bir tepki beklemediği için şaşırmıştı. Gözleri dolarken Güney'den uzaklaştı.
Konuşsa ağlayacaktı. Bu yüzden hiçbir şey demeden banyoya girdi. Hızla kapıyı çarpıp kilitlerken yere oturup gözyaşlarını serbest bırakmıştı.
Güney sinirle duvara yumruk atarken kendine kızıyordu hiçbir şey hatırlamadığı için. O da yere oturup sırtını duvara yasladı ve gözlerini kapattı. Bir şeyler hatırlamak için kendini zorlasa da olmuyordu.
Songül banyoda yere oturmuş hıçkırarak ağlamaya devam ediyordu. Eskiyi düşündükçe Güney'in bu hali onu daha da kahrediyordu.
Güney Songül'ün hala ağladığını duyunca ayağa kalkıp banyonun kapısını çaldı.
"Songül.."
Songül cevap vermemişti.
Güney tekrar seslendi.
"Songül.. aç hadi şu kapıyı."
Hala Songül cevap vermiyor sadece ağlama sesi duyuluyordu.
Güney derin bir nefes alıp tekrar kapıya vurdu.
"Ağlama artık.. ben.. özür dilerim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıllar Sonra
FanfictionSongül ve Güney daha bebekken tanışıp birbirlerinin ilk arkadaşı olmuşlardı. Küçük yaşta Güney'in ailesinin işinden dolayı birbirlerinden ayrılıp bir daha da hiç görüşmediler. Fakat yıllar sonra hayat onları tekrar buluşturacak ve öğrenecekleri şeyl...