3-Büyük İş

64 7 20
                                    

Multimedya: Karmen ve Camila Cabello, Shaw Mendes Senorita

Timuçin

"Ciddi misi?" Diyip gülmeye başlamıştı Doğan. Nadir olan pazar tatilimiz vardı şuan ve ben ona dünkü olayları anlatıyordum.

"Ama dur.."

"Eee sonra noldu?"

"Sonra ben de götümden kan aldırana kadar uğraştım ve arama ve baskın için izin çıkarttım.."

"Ohaa be!"

"Sonra gittim oturdum ve bi bira söyledim. Yüzünü görecektin!"

"Çok şaşırmamak gerekir yani konu sen olunca!" Şöyle bir durup düşünmüş ve yine gülmeye başlamıştı.

"Yuh yaaa!" Kahvelerimizi içmemiz bitince oturduğum yerden camdan dışarıya baktım. Yeni sabah olduğu için etraf sessizdi.

"Te bu seninki değil mi yaa?" Kafasıyla kaldırımdan geçen birini gösterdi.

"Nasıl benimki?"

"Seni bardan zorla attıran?" Değip yine gülmüştü. Bense hala bulamayıp arıyordum.

"Nerde ya?"

"Ya baksana işte karşı kaldırımda!" Bu sefer görmüştüm. Aşırı yorgun ve stresli görünüyordu.

"Galiba buraya geliyor!" Dedi Doğan onu izlerken.

"Olabilir." Dedim ve gözlerimle izlemeye devam ettim.

Kapıdan içeri girdiğinde direk kasaya ilerledi. Bir şeyler söyledikten sonra beklerken etrafına bakıyordu ki göz göze geldik. Bakışları değiştiğinde gözlerini başka tarafa çevirmişti.

"Ne arıyor ki burada?" Doğan saçma sorusunu bana yönelttiğinde ona cevap vermek istemesem de rahat edememiştim.

"Barda çalışıyor ve sabah kahveye ihtiyacı olmuş olamaz mı?" Başıyla onaylarken hala o tarafı inceliyordu.

"İki tane mi içecek?" Bende aldığı kahvelere bakmıştım.

"Birine götürüyordur!" Başıyla onaylarken konuştu.

"Evet bence de, uyuşturucu satacağı bir yere!" Kaşlarımı çatarak onu izledim.

"Onu takip edelim!" Dediğinde dudaklarımı büzmüştüm.

"Bu günümüz tatil ve eğer takip ettiğimizi anlarsa başımız ağrır!"

"Polisiz biz polis nasıl anlasın? Hadi kalk kaçırmayalım!" Karmen'in arkasından uzunca bir süre ilerlemiştik bir taksi durağından taksiye binmişti. Ben çok takipten yana olmasam da Doğan çok zorladığı için biz de arkasından taksiye binmiştik.

"Of Doğan senin yaa!" Önde o oturmuştu ve hala taksiyi takip etmiştik. Bir gökdelenin önünde durduğunda biz de biraz daha geride taksiyi durdurarak inmiş köşeden izlemiştik.

"Hadi devam edelim kimin odasına girecek görelim!" Bu sefer Doğan'ı kolundan tutmuştum.

"Bu kadar yeter Doğan. Bütün binada kalanları mı araştıracağız?" Bu sefer vazgeçerek o da durmuştu.

"Haklısın, elimizde hiçbir şey yokken boşuna zaman kaybetmeyelim." Biz arabayı bıraktığımız yere dönmek için tekrar bir taksi beklemeye başlamıştık.

Karmen

İki adet kahve alarak Nick'in yanına gelmiştim. Kapıyı direk açtığımda içeride kalabalık bir grupla stresli bir şeyler konuşuyordu.

KARMEN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin