KARMEN

5- Video Kaydı

Multi: Selin ve İmagine Drogans Radioctive

Karmen

Gece hiç kapatmadan Tv de dizi izlemiştim ve sabah haberleri çıktığında son gelişme olarak birinin uyuşturucudan öldüğünü görmüştüm. Ve bu kişi baskın olduğu akşam benden uyuşturucu alan kişiydi. Hakan!

Elime telefonumu alarak Selin'i aramıştım.

"Haberleri gördün mü?"

"Evet gördüm, hatta bizim sattığımız maldan öldüğünü de öğrendim!" Elimle yüzümü kapattığımda ekledim.

"Ne yapacağız?"

"Yapacak bir şey yok adam ölmüş yani. Bizi suçlamaları için kanıtları olması gerekir." Derin bir nefes almıştım.

"Özgür'le irtibata geçtiği telefonun simini yok ettik ama yine de o gece barda olduğu için ve en iyi ihtimalle orada bir 'çalışan' olduğun için seninle konuşmaya gelebilirler!" Dudaklarımı ısırdığımda Selin'i onaylayarak telefonu kapatmıştım.

Kahvaltı için ekmek arası hazırlayarak direk yemiş ve bilgisayarımın bozulmuş olan şarj aleti için bir telefoncuya gitmem gerekiyordu. Üzerimi değiştirip tam çıktığımda kapıda gördüğüm Özgür'e baktım.

"Sabah kahvaltısı için Nick seni bekliyor."

"Özgür..."

"Bir şey söyleme sus..." Dediğinde gülmüştüm. Ama sadece anlık bir gülümsemeydi, ardından yok olmuştu.

Ne kadar istemesem de sinirle karışık çaresizlikle üst kata çıktım. İçeri girince karşımda mükemmel bir masa ve çok da mükemmel olmayan Nick'i görmüştüm.

Bana oturmamı işaret edince oturdum çünkü Nick oturmamı işaret ettiyse oturmak zorundaydım. Derin bir nefes aldıktan sonra konuştu.

"Armızdaki buzları eritmek için bir kahvaltı düzenledim!" İki zeytin bir peynirle düzelecek şey değil ama yine de sen bilirsin.

"İstersen evlilik kısmını şimdilik unutabiliriz!" Dediğinde direk konuya girmiş ve anlatmaya başlamıştı. Sadece onu dinliyordum.

"Eski ilişkimize geri dönmek istiyorum." Yutkunduğumda bana bakışını bir kontrol ettim ve söyleyeceğim herhangi olumsuz bir şeyde beni öldürecekmiş gibi hissettim.

"Sana değer veriyorum." Evet sanırım buna inanabilirdik. Yoksa neden bu kadar umrunda olayım ki?

"Nick..." Ne olursa olsun her şeyi göz önüne almıştım.

"Seni ilk gördüğümden beri etkilenmiştim.." Evet bende ilk gördüğümde öyleydim ama sonra her şey değişti.

"Her şey eskisi gibi olsun istiyorum!" Başımı hafif hafif sallıyordum. Belki de o bir şansı daha hakedebilir.

"Eğer o büyük işi soracaksan. Şuan yine seni dahil etmeyeceğim. Çünkü henüz ilk planıma göre sana ihtiyacım yok ama yine de bana planı anlat dersen bunu yaparım." Yine onu başımla onaylamıştım.

"Tamam!" Dedim. Bana bakışları değişmişti.

"Eskisi gibi miyiz?" Başımla onayladığımda kendi masasından kalkarak bana doğru yaklaşmış ardında yavaş ve ağır hareketlerle dudaklarıma doğru yaklaşırken bütün yüz ifademi incelemişti. Küçük, kısa ama etkile bir öpüşmenin ardından o tekrar yerine gitmiş ve kahvaltımıza başlamıştık. Kendi dairemde de yediğim için çok bir şey yiyememiş sadece kahveyi içmiştim.

"Bara gitmeden önce yanıma uğrarsan her şeyi anlatırım." Dudaklarımı dişlemiştim.

"Tamam."