SÖYLE

7.1K 636 39
                                    




"Şu anda ameliyatta olduğunu söylediler."

Ne diyeceğimi bilemesem de hissettiğim şey belliydi. Tuğrul Giritli'nin ölmesini istemiyordum. "Umarım bir an önce sağlığına kavuşur."

Anneannem "Rüya benim İzmir'e gitmem gerekiyor kızım," dedikten sonra bir süre sustu. Tuğrul Giritli'nin yaptıklarına rağmen anneannemin onun yanında olmak istemesine karşı çıkacağımı düşünse de "Tabi, " dedim. "Haklısın gitmelisin."

Bu durumu ne ben anlayabilirdim ne de o açıklayabilirdi. Belki de böyle bu durum yaşanmadan  sonucu bilinmeyecek durumlardan bir tanesiydi... Hatta şu an olduğu gibi yaşandığında da sözler bitiyordu. Anneannemi onun yanına gittiği için yargılamam mümkün değildi.

"Sağlığı ile ilgili durumu yoluna girdiği anda senin yanında olacağım canımın içi ama senden bir isteğim var."

"Dinliyorum," dediğimde Aras ile göz göze geldik. Anneannem ile ne konuştuğumuzu merak ediyor gibi görünmüyordu. Aksine benim tepkimi bekliyor gibiydi. Acaba durumu biliyor muydu? Elbette bilebilirdi; o her şeyi bilirdi.

"Ben dönene kadar evde yalnız kalmanı istemiyorum Rüya."

Başımı sağa sola sallarken bu hareketi pek de bilinçli yaptığım söylenemezdi. "Bunun için endişelenmene gerek yok, kalabilirim."

"Kalamazsın demiyorum kızım. 'Kalmanı istemiyorum,' diyorum."

"Evimiz yeterince güvenlikli anneanne."

Onu ikna etmeye çalıştığım anlarda Aras ellerini omuzlarıma dokundurmaktan vazgeçti ve bu sefer o başını hayır anlamında sağa sola sallamaya başladı.

"Anneanne bu konuda için rahat olsun. Nehir'den benimle kalmasını rica ederim. Ama dün gece yaşananlar artık beni korkutmuyor," dedikten sonra Aras'ın bana olan desteğine teşekkür etmek amacı ile onun gözlerinin içine baktım. "Çok sevinirim kızım. "

Telefonu kapattığım anda Aras'ın sözleri kulaklarımdaydı. "Biraz önce Tuğrul Giritli'nin durumundan haberdar edildim. Sana söylemeye fırsat bulamadan anneannen seni aramış."

Eli ile alnını ovalayarak bir süre düşündükten sonra ekledi. "Bildiğim kadarı ile Nehir'in akşam bir davete katılması gerekiyor. Gece yarısına kadar evimizde olursun ve onu beklersin. Sonra da Yavuz sizi bırakır," diyerek yanımdan uzaklaşmak için birkaç adım attıktan sonra durdu ve sesi bir kademe sertleşmiş bir halde sözlerini sürdürdü.

"Ya da tüm bu saçmalığı bitirir, anneannen gelene kadar evimizde kalırsın."

Sustu ve Nehir ile Kaan'ın gülüşmelerinin geldiği yöne bakmadan önce dudaklarını bir birine bastırarak burnundan derin bir nefes verdi.

"Eninde sonunda olacağın yer orası Rüya. Şu anda sadece kendini ve beni yoruyorsun."

"Senden zaman istedim Aras, "diye üstüne basa basa fısıldarken Nehir'in "Çok acıktım ama ben," diyerek keyifle söylediği sözlerin ardından suratım asıldı. Abisini bırakıp gideceği için içi içini yediğini bilsem de o benim gibi değildi. Yüzü hep gülerdi. Çünkü onun iç dünyasında yaşadığı acılara hep kalkan olan bir abisi vardı. Şanslıydı. Yine de Aras'ı bırakarak gitmesini istemiyordum.

Aras'ın yanında olup olmamam önemli değildi. Nehir'in buna sonuna kadar hakkı olsa da bu gidişi yürekten isteyemiyordum çünkü annesi ile ilgili gerçekleri bilseydi yine aynı kararı verip vermeyeceğine emin olamıyordum.

"Hadi Rüya artık çıkabilir miyiz? Burada biraz daha kalırsam başına güneş geçmiş ve açlıktan bayılmış bir dostunu hastaneye kaldırman gerekecek."

BİR PARÇA MASAL 2 AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin