Bölüm 1

4.3K 170 96
                                    

Hayat bazen hiç olmadığı gibi değişebilir. Sıradan ve normal hayatın bir söz ile sanki bu hayat size ait değilmiş gibi sizi beklemeden değişebilir. Belki de siz farkında değilsinizdir. Bazen bu iyi bazen de kötü olabilir. Bu durumu kontrol etmek elinizde değildir. Sıradan ve normal bir hayatın varken bir gün hayatındaki her şeyin sıradanlıktan çıktığını görürsünüz . Sadece bir cümle bile tüm hayatını değiştirebilecekken aslında olduğun kişiyi tanımadığını anladığın an tüm her şey yeniden başlar senin için.
Geçmişten gelen sırlar bir gün karşınıza çıkagelir ve siz bu sırlar arasında yer alırsınız. Tek olduğunuzu düşündüğünüz an sizin gibiler ile karşılaşırsınız .Benim hayatım da böyle işte. Bir parça burdan bir parça oradan kendimi bulabilirim belki de. Kendi gerçekliğimi bulabilirim ya da kaybolabilirim.
.....

Sıradan bir okul günü her zamanki gibi saat 7.10 'da uyandım. Perdemi çektim güneş ışınlarının içeri gelmesine izin verdim. Pencereyi açtım. Elimi yüzümü yıkadım okul kıyafetlerimi giydim saçlarımı taradım ve topladım. Kahverengi ışıkta sarıları belli olan düz saçlarımı ördüm. Aşağıya indiğimde annem ve babam kahvaltıya başlamışlardı.

"Günaydın" dedim

"Günaydın Defne " dedi babam tabletinden gözlerini ayırdı ve geri tabletteki raporlarına bakmaya devam etti.

"Günaydın kızım" dedi annem. Tavadaki krepleri çevirirken.

Kahvaltımı yaptım , suyumla ilacımı içtim. Zayıf bir vücudum vardı hasta olmamak için her gün vitamin ilacı içiyordum. Çantamla telefonumu alıp çıkarken annem seslendi.

Defne kulaklığını unuttun.

"Aa evet kulaklığım ... Nasıl unutabilirim ki..."

"Teşekkür ederim "

"Önemli değil. Unutma ne olursa olsun sinirlenme. Kimsenin seni sinirlendirmesine izin verme.Okulda sıradışı olmaya çalışma dersten kaçma kavgaya karışma oldu mu " dedi annem

"Defne hadi ama okula geç kalacaksın karıcığım sen de böyle yapma "dedi babam

"Tamaaam " deyip hızla yürümeye başladım. Biraz ilerledikten sonra kulaklarım çınlamaya başladı. Bu seferki çok daha şiddetliydi. Sanki çevremdeki bütün gürültüler beynimde yankılanıyordu hepsi aynı anda karmakarışık sesler oluyordu. Kulağıma kulaklığımı taktım ve derin bir nefes aldım. Çok nadiren olan bu olay artık normaldi benim için. Sadece bu son zamanlarda artmıştı. Annem ve babam bunu bilmiyordu. Vücudumda olan strese bağlı bir hormonal dengesizlikten olduğunu düşünüyorum.

Okula vardığımda sessizce yerime geçtim. Genelde olaylara karışmayan o uzakta oturan kız vardır ya benim işte. Sıradan normal bir öğrenci. Okula gidip gelen proje ödev yapan göze çarpmayan biriyim.

"Günaydın çocuklar " dedi matematik öğretmeni
"Günaydın hocam " dedi öğrenciler ve hemen ardından derse başladı.

Dersler hızlı bir şekilde geçti. Altıncı ders beden dersiydi. Beden dersine girmek istemiyordum. Çok sıkılıyordum. Yaptıkları saçma sapan kavgalar oldukça rahatsız ediciydi. Her zamanki gibi demire yaslanıp onları izlemeye başladım.

O sırada uzağa voleybol topu gitti.

"Hey Defne topu getirsene ", dedi Arzu emretmeye alışkın bir şekilde.

Off hayır desem olay çıkacak. Sakin ol kavga etme iyi biri ol. Sakinim tamam

Sesimi çıkarmadan voleybol topunu aldım ve onlara attım. Tam o anda arkamda futbol topu oynayan erkeklerin hızla attığı top bana doğru arkamdan hızlıca geliyordu. Tam yüzümün ortasına gelecekti. İstemsizce kolumu uzattım ve farkında olmadan toptan kaçırdım.

Melez Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin