-6.BÖLÜM / YİNYANG-

243 126 9
                                    

Etraftaki ortamda göz gezdirdim. Fakat atmosferdeki dumandan göz gözü görmüyordu. Bunun sebebi kokusundan nefret ettiğim tütsülerdi. Boğazım gıdıklandı, öksürdüm. Sarpın ısrarları üzerine buraya gelmiştik. Çok istekli geldiğim söylenemezdi fakat ister istemez içimde bir merak vardı.
Tahmin ettiğimin aksine etrafta bir tane bile o büyük cam küreden görememiştim. Hayal kırıklığına uğradım desem tam yeriydi. Herkesin çabucak içip bitirdiği ve ardından da kapattığı kahve fincanları önünde duruyordu.

"Üç vakite kadar sana bir yol var."

Kadının etkileyici sesine dalmıştık. Kazandığı ünün birazını ses tonuna borçlu olmalıydı. İnsanı kolayca inandırabilirdi. Bakılan fincan Büşranın fincanıydı.

"Görüyorum!" diyerek yükseldi. Sarp birden irkilerek oturduğu sandalyenin hareket etmesini sağladı. Sesin bir anda şiddetlenmesi yüzünden korkmuş olması gayet doğaldı fakat bu kadarını hiç beklememiştim. Yüzümü garip bir ifade kaplarken Büşra dayanamayıp kahkaha attı. Ben de ondan farksız değildim. Falcı kadın, başını hareket ettirmeden göz ucuyla bize baktı.

"Dalmışım ya."

Sarpın kısık sesle söylediği şey karşısında Büşra daha fazla gülmeye başlamıştı. Durmak için elini dudaklarına koydu. Ben ise dudaklarımı birbirine bastırarak yüzümdeki sırıtmayı bozmaya çalışıyordum. Sarp kendini bozmadan gülmeye devam ediyordu. En sonunda falcı kadın uyarmak için öksürünce ortama tekrar sessizlik hakim olmuştu.

"Bu karmakarışık yolun sonunda bir yere gideceksin. Ama bu yol için çok sabır etmen lazım."

Büşra dudaklarını büzdü.

"Başka bir şey çıktı mı?"

"Bu yolun sonunda uzun boylu biri var. Başka da bir şey yok."

"Benimdir o."

İkimiz de Sarpa saçmaladığını göstermek için bakarken konuşmasına devam etti.

"Ne? Uzun boyluyum işte." Hala aynı şekilde dururken kadının dediğini yeni anlamış olacaktı ki kaşlarını kaldırarak konuşmaya devam etti."Ha o anlamda mı biri var dedi. " Dudaklarını fermuar gibi yaptı. "Ben kendi açımdan dinlediğim için olayı pek kavrayamadıysam demek."

İstemsizce kıkırdadım. Davranışları herkesi sinir etse de bazen bana komik gelebiliyordu.

"Diğer fincana geçelim."

Sıradaki fincan benimkiydi. Fincanı önüne çektiğinde gözlerini bana dikti. Yüzünde şaşkın bir ifade vardı.

"Uzun zamandır böyle bir enerji hissetmemiştim."

Sarp kolumu dürterek sırıttı.

"Kesin bu sefer ben çıkıcam."

Gözlerimi devirdim. Fark ettiğim şey, Sarpın yaptıklarının sadece karşıdan komik olmasıydı. Yakından hiç de öyle değildi.

"Devam edin lütfen." dedi Büşra olayı kapatmak istercesine. Yapmak istediğimi yapmıştı.

Kadın, fincanı tabaktan ayırdı. Kalan kahve sularının tabağa dökülmesini bekledi ve hemen ardından telveleri incelemeye başladı. İçimi ister istemez kaplayan heyecanın kolları, midemi sıkıştırıyordu.

"Çok büyük bir enerji bu."

Bakışlarını tek tek üzerimizde gezdirdi.

"Gözyaşı görüyorum. Sanki ağır bir yük altında ezilip kalmışsın. Sen çok büyük bir şey yaşamışsın."

Kaşlarımı kaldırdım. "Evet." dedim tereddüt etmeden. Kadın fincana daha dikkatli bakarak devam etti.

"Bir şeyden kaçmışsın ama tekrar o şeyle karşılaşacaksın."

EHVENİŞERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin