"Hey sınıf başkanı! Neden öğretmenler bile beni azarlamıyorken sen azarlıyorsun?"
"Git ve yerine otur Jaehyun, şimdi hoca gelecek! Hemen oturmazsan ceza alacaksın!"
Jungwoo ile konuşurken Dongyoung hızla sınıfa girip sınıfı saymaya başladı. Ona gözlerimi devirirken Lucas'a yaklaştım.
"Lucas!"
Lucas başını koyduğu sıradan ayırmazken Jungwoo'ya baktım. Lucas'ın sırtına hafif dokunup mırıldandı.
"Lucas bir bakar mısın bana?"
Lucas kalkıp Jungwoo'ya baktığında koluna vurdum.
"Lan bana niye bakmadın?"
"Yoonoh bağırma!"
Dongyoung bağırdığında Lucas'a döndüm. Gözaltları hafif şişmişti, gözleri kırmızı renkteydi ve aşırı yorgun görünüyordu. Dongyoung hızla yanımıza gelirken Jungwoo'da endişelenmişti.
"Senin neyin var?"
Dongyoung hızla yanımıza gelip elini Lucas'ın alnına koydu.
"Jungwoo ve Yerin ikiniz Lucas'ı revire götürün. Yerin hemşire Jungwoo ve Lucas için bir kağıt versin onu öğretmene götürüp geri gel. Jungwoo sen Lucas'ın yanında kal."
Üç kişi hızla çıktıklarında Dongyoung yoklamayı alıp defteri işaretledi, sonra hızla yanıma gelip oturdu. Öğretmen sınıfa girdiğinde kalktık ve Dongyoung eğildiğinde bizde eğildik. Öğretmenin peşinden bir çocuk geldiğinde yutkundum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Öğretmen çocuğa baktığında çocuk ortaya geldi ve eğilerek kendini tanıttı.
"Ben Lee Taeyong. İyi anlaşalım lütfen."
"İyi anlaşın arkadaşınızla, gel otur buraya."
Öğretmen Dongyoung'un yanını gösterdiğinde Taeyong oraya oturdu ve Dongyoung'a döndü. İkisi el sıkışık tanıştıklarında ofladım. Taeyong bana baktığında sahteden gülümseyip Dongyoung'a baktım. Bana çaktırmadan kağıt verdiğinde kağıda baktım.
Ne oldu?
Kağıda hızla bir şeyler yazıp ona attım.
Hemen kaynaş çocukla. İnsan bir der orası Lucas'ın yeri diye.
Hadi ama Jaehyun, kıskanmış olamazsın. Değil mi?
Kağıdı boş gönderdiğimde bana bakıp önüne döndü. Gülmemeye çalışırken Taeyong bize bakıp önüne döndü. Öğretmen derse başlarken kalemle Dongyoung'un sırtını dürtmeye başladım. Tenefüste nasıl olsa beraber kantine inerdik. Uzun süreden sonra zilin çalmasıyla tam ayağa kalkıp Dongyoung'a seslenecektimki Taeyong benden önce davrandı. Bir elini Dongyoung'un dizine koyup mırıldandığında şok olmuştum.
