sixteen,

1.5K 144 91
                                    

Kalbimi delecek onca bıçak varken,Tek cümlenle başarabilecek olan sen

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kalbimi delecek onca bıçak varken,
Tek cümlenle başarabilecek olan sen.

{Bölümü Jin-epiphany' dinleyerek okuyun bence.}

§

Maratonumuz hep inişli çıkışlı olurdu. Şahsen ben, hiçbir zaman bir insanın sade ve düz bir hayatı olduğuna inanamazdım. Çünkü bu tipleme hayata uymuyordu.
Böyle birileri de varsa eğer, hayatın gözden kaçırdığı birileri olabilirdi. Ki, şimdiki düz hayatının gelecekteki beter halini görmemesi de ayrı bir ironiydi.
Yavaş yavaş anlamaya başlardık hayatı. Ya da sadece bazı kurallarını ezberlemiştik, o kadar.

Yaklaşık iki saattir bu odada onu kapalı tutuyordum ve o bir saat otuz dakikasını uyumakla geçirmişti. Bakışlarım istemsizce her dakika başı beyaz t-shirt'ünün sarmaladığı bedenindeki yaralı yere gidiyordu. Kanaması olmasından deli gibi korkuyordum. Sonuçta ben bir doktor değildim, sadece okuduklarıma güvenerek dikişleri atmıştım ve bu ilk pratiğim değildi, ama korkuyordum işte. Hastaneye gitmeme sebepleri, muhtemelen işe polisin karışacağını bilmeleri idi.

Hafif aralanmış dudaklarına karşılık sırıttım. Bir bebek gibiydi.
Bu bebekliğini normal hayatta da görmek isterdim, fakat daha çok ayımsı davranışları tercih ediyordu beyefendi.

Kapı hafifce tıklatıldığında, dudaklarımı birbirine bastırıp öncelikle Yoongi'ye baktım. Normal nefes alışları ve bebek gibi dudaklarının hala hafif aralık olması hâlâ uyuduğunun göstericisiydi.

Ayaklanıp, cebimdeki anahtarı çıkartarak kapıya doğru ilerledim. Kapıyı açtığımda, Namjoon ile Taehyung girmiştiler içeriye.

"Durumu iyi değil mi?"

"Bedenen durumu iyi, fakat hâlâ beynindeki problemi düzeltecek bir şey bulamadım." dedim, aynı Taehyung gibi fısıltıyla konuşurken.

İkisi de hafifce güldüler.

"Onu burada uzun süre nasıl tutacaksın?"

"Aslında ben bir saat sonra eve döneceğim, çünkü üç saat sonra dersim başlayacak. Kapıyı mı kilitlersiniz, uyku ilacı mı verirsiniz orası size kalmış."

"Pekâlâ, bir şeyler yapmaya çalışırız."

Başını olumlu anlamda sallayarak, Taehyung da Namjoon'a katılmıştı.

"Aralarındaki problemin ne olduğunu biliyor musunuz? Yani Lucas, Mark ve Yuta ile ne derdi var?"

Kollarımı birbirine sararken, onlar kısa bir göz temasına girip tekrar bana dönmüştüler.

"Bunu söylersek, Yoongi bizi buradan Busan'a fırlatır. Canımız daha tatlı ve ayrıca da özel meselesi, bize söylemek düşmez Jisoo."

Tebessüm ederek, anladığımı belirtecek bir şekilde başımı salladım.

My false truth [ yoonsoo ] ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin