Bölüm 3

631 8 0
                                    

Salak alarmın sesi ile gözlerimi açtım bu gün okula gidicektim hemde erkek lisesine hem heyecanlıydım hemde mutsuzdum okul çıkışı iş bakmam gerekiyordu birde.hemen bir duş aldım üstüme siyah kot ve bir tişört üstüne ceketimi giydim saçlarım normalde düzdü o yüzden saçımla çok uğraşmazdım hızlıca saçımı tarayıp kuruttum yüzüme fondöteni sürdüm ayakkabılarıımı değiştirdim siyah bir sırt çantama telefonumu dünkü parayı bir not defteri ve kalem koyup aşağıya indim ağzıma atıştırmalık bir kaç bir şey attım ve okula doğru yürümeye başladım.erkek lisesine nasıl kız öğrenci kabul ediyolardı anlamamıştım ama babam ilk defa bir işi halletmişti yaklaşık on dakika sonra okul kapısının önündeyim derin bir nefes aldım ve oklun içine doğru yürümeye başladım herkes bana bakıyordu ve dersin başlamasına bir kaç dakika vardı herkes ilk defa insan görüyormuş gibi bakıyordu danışmadan müdürün odasının yerini öğrendim ve kapıyı tıklatıp içeri girdim "buyur evladım " dedi müdür kafasını kaldırmadan kafasını kaldırıp ben görünce bir an durdu "sen emrenin kardeşiydin deme" "evet"  "ilk defa erkek lisesine bir kız alıyorum umarım bir sorun olmaz rahatsız olduğun bir şey olursa bana haber verebilirsin sınıfın 12/A ders programı sınıfın kapısında asılı "  "tamam teşekkürler izninizle ben derse çıkayım" "tabi evladım iyi dersler" dedi ve kafasını yine masaya eğdi bende odadan çıktım danışmadan sınıfın yerini öğrendim en üst kattı 12. sınıf olduğu için bu çok kötü merdivenleri çıkmaya başladım en üst kata geldiğimde  12/A yazısını aramaya başladım bir kaç sınıf sonra buldum kapıyı tıklatıp içeri girdim herkes bana bakıyordu hoca kızdı allahtan "bizde seni bekliyorduk kızım gel bakalım" dedi kapıyı kapatıp sınıfa girdim "kendini tanıt kızım" "melinda benimle uğraşmayın " dedim sınıfa göz gezdirerek en arka dörtlüde oturan gruptaki bir kişi gözüme çarptı bir yerden tanıyordum ama hayırlısı "çok açıklıyıcı oldu" "sağoulun hocam" dedim sınıf gülmeye başladı "kesin sesinizi istediğin yere geçebilirsin kızım" etrafa göz gezdirdim tanıdık gelen çocuk "melinda yanıma gel " dedi ama yanında başka biri oturuyordu kafamla yanındakini işaret ettim "kalk lan sen başka yere otur " dedi ve çocuğu itti "gelebilirsin"dedi yanına yürüdüm ve oturdum "beni hatırladınmı" "yüzün tanıdık geliyor ama " "ben çağatay ha-" derken lafını kestim hatırlamıştım beni hastaneden sonra eve bırakan çocuktu "hatırladım" "tanıştırıyim bizim ekip demin yere ittiğim en malımız can arkamızdaki benim tarafımdaki en büyüğümüz ve zenginimiz emre senin arkandakide benim gibi olan barış" "memnun oldum " dedim hepsine bakarak emreyi birine çok benzetmiştim ama bir şey demedim .

İlk ders bitmişti tenefüse girmiştik"melinda sen artık bizim ekiptensin yerin en arka dörtlü okulda öğrencilere karşı bizim sözümüz geçer bahçede en arkadaki çardak bizim kimse oraya ve sınıfta bizim yerimize oturamaz şimdi oraya gidiyoruz."dedi ve ayağa kalktı aslında kimse direk artık sen bizim ekiptensin diyemez ama arkadaşsız kalmamak için kabul ettim.bahçeye gidene kadar beni gören herkes ağzı açık bana bakıyordu çardağa oturduğumuzda "neden herkes uzaylı görmüş masum köylü gibi bakıyor" "sence erkek lisesine kız gelince ortaya çıkan bakışlar böyle oluyor ama bizim yanımızdayken kimse sana bir şey diyemez" "okula başka bir kızda gelse direk grubunuzamı alırsınız" "hayır seni tanıdığımız için seni direk aldık" "tanıdığımız derken siz beni nereden tanıyorsunuz" "o gün seni bıraktıktan sonra bizimkilere anlattım olayı oradan tanıyorlar bu arada o gün ne olmuştu gerçekten bu gün iyi gözüküyorsun" " o bende kalsın" "gizem yaratıyım diyorsun yani" "hayır bilmenizi gerektirecek bir durum yok" "neyse şimdilik üzerine gelmiyorum ama bizim aramızda sır diye bir şey olmaz haberin olsun" "diz hep böyle susuyormusunuz " "hayır konu yok şu anda o yüzden susuyoruz" dedi barış. "peki siz tanıtın kendinizi mesela" "ben can 19 yaşımdayım esmerim taliplerimi bekliyorum" dedi şivesini değiştirerek dediği şeye gülmeye başladık "ben barış 18 yaşımdayım zekiyim" "ben oğuz  20 yaşındayım." "iki senedir sınıfatmı kalıyorsun" "malesef ki evet" "büyük ihtimal seneye bendede aynısı olucak" bunu diyordum çünkü büyük ihtimal devamsızlıktan kalıcaktım. "melinda sen neden erkek lisesine gidiyorsun" dedi barış "bir çok nedenden dolayı" "neymiş o nedenler" dedi oğuz "evimizin en yakınındaki okul bu en basitinden" "peki çağatayın dediği kadarıyla zenginmişsiniz sen neden buraya geliyorsun" "iki yıldır kaldığım için annemgil bu senede kalacağımı üşünüyor bu yüzden buraya yolladılar" "anladım" dedim hepsini inceledim hepsinin saçı yapılıydı "siz her sabah saçınızımı yapıyorsunuz" "evet" dedi can "üşenmiyormusunuz her sabah yapmaya ben uğraşamam her gün saç yapmakla" "alışkanlık haline geliyor bir süre sonra" dedi çağatay "mesela ben şimdi sizin saçınızı bozsam ne olur"  "hımm bir düşiniyim ölebilirsin en basitinden" dedi can "ya öylemi" dedim ve hepsinin saçını bozdum son olarak oğuzunkinide bozup kaçıcakken elimi tuttu "koluna ne oldu" "neresi" dedim eliyle bileğimin biraz üstüne gelen yeri gösterdi hemen üstünü kapattım "önemli bir şey değil" "eminmisin" evet bir yere vurmuşumdur bu arada artık saçınızı yapmayın hepinize dağınık saç daha çok yakışıyor bence" "öylemi gerçekten" dedi can "gerçekten benden tavsiye" deyip göz kırptım can saçını iyice bozdu "yeter bu kadar boz derkende böyle demek istememiştim"dedim gülmeye başladık zaten o arada zil çaldı sınıfa geri çıktık "bu merdivenler işkence niyetine kullanılabilir" "bencede" 

"işte en sevdiğim ses" dedi can okulun bitiş ziline dediğine gülerek sınıftan çıktık okul çıkışına gelince "seni bırakalımmı" evet diyemezdim iş bakıcaktım zaten "yok gerek yok yürümek iyi geliyor bana" "iyi sen bilirsin biz kaçar"dedi oğuz  ve arabalarına bindiler bende yürüyerek ana caddeye çıktım hafta içi gazeteden bir kaç iş ilanı bulmuştum bana göre şimdi onlara gidicektim ikisi garsonluk ilanıydı eğer ikiside olmassa barmenlik vardı ona gidicektim. ilk olarak restauranta gittim şaka gibi ama ikiside başka çalışan bulmuştu.son olarak barmenlik kalmıştı özellikle en yakın barı seçmiştim.lütfen bu olsun eğer olmassa ne yapacağımı bilmiyorum çünkü.

dua ede ede bara yürüdüm barada dua ederek yürümek baya mantıklı.bardan içeri girdim "bir saat sonra açılacak" diye bir ses geldi "pardon ben iş ilanı için gelmiştim" birden önümde biri belirdi "bekle burada " dedi ve gitti olduğum yerde kaldım.iki dakika sonra yeniden geldi "patron seni bekliyor" dedi ve eliyle bir kapıyı işaret etti kapıyı tıklattım "gel" sesi gelince içeriye girdim göbekli tahminen 45 yaşlarında bir adam oturuyordu  "kaç yaşındasın" "19"  "neden çalışmak istiyorsun"  "para kazanmam lazım" "hiç tecrüben varmı" "yok" "tamam yarın sekizde burada ol seni test edicem eğer beğenirsem çalışırsın şimdi çıkabilirsin" "tamam teşekkürler" deyip odadan çıktım ve eve doğru yürümeye başladım. yarın bu işi alıcaktım. binanın önüne gelince bir an durdum umarım uyuyorsundur baba diye düşünerek merdivenleri çıktım kapıyı anahatarımla açtım içeri adım atar atmaz "gel buraya" diye bağırdı babam ceketimi ve çantamı yere bıraktım parayı elime aldım ve içeri gittim "para nerede" dedi iki yüzlüğü üstüne attım "devamı" "bu kadar" "nasıl bu kadar lan bunu dün aldığını biliyorum bu günkü nerede" "bu gün para almadım" "ben sana ne dedim parasız eve dönme dedim sen ne yaptın parasız döndün" dedi ve ayağa kalktı yüzüme bir tokat attı "baba yarın daha fazla getiricem ne olur bir şey yapma" "ben sana ne dedim lan" deyip saçımdan tutup yere attı beni içki şişesini üstümde kırdı acımadan vurmaya başladı en son kırt sesi geldi ve sızdı bende yavaşca gözlerimi kapattım

Arasın melindasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin