KankAşk

35. Bölüm

Veeeee hâlâ etkisinden çıkamadığım kaçak gelinler dizisinden biricik çiftim, karşınızda Nefes'in kuzenlettosu; Şebnem ,Tahir'in can dostu; Selim.

Nefes'ten 

İki saniye sonra Tahir ile değilde Barış ile öpüştüğümü anlayınca onu hemen itip yüzüne okkalı bir tokat attım, dudağımıda hırkama silip sinirle karşısına dikildim bana şaşkın şaşkın bakıyordu. Şu an çok sinirliyim.

N: Lan sen ne yaptığını sanıyorsun! Gavat herif!
B: N-nefes ben sen de istiyorsun sanıyordum-
N: O zaman senin mantığına sokayım ben! Beraber tavuk yedik diye illa sevgili mi olmak lazım gerizekalı! Lan benim hiç doğru dürüst erkek kankam olmayacak mı?
B: Özür dilerim, ama ben seni seviyorum Nefes
N: Boş yapma kes çekil şuradan!

Hızlıca oradan çıkarken Barış'ın seslenişlerine aldırmadan hızlıca merdiveni indim, inerken elimi hızlıca sinirden salladığım için fena çizdim. Umursamadım. Dışarı çıkıp direkt arabama bindim ve gaza bastım.

Arabada düşünüyordum. Çok mu kötü, acımasız davranıyorum Tahir'e? Evet. Gözlerim doldu birden.. ne ara bu hâle geldik lan biz.. Tahir'in bir suçu yok ki sonuçta o istemedi beni sevmeyi.. eğer ona Barış ile öpüştüğümü dersem yıkılır, zaten birkaç gün içerisinde yeteri kadar kırdım onu. En iyisi dememek. Bundan sonra her şeyi akışına bırakacağım ya, onu kırarak vazgeçirmeyi değilde zamana bırakarak vazgeçirmeyi deneyeceğim. Birden gülümsedim. Belki yine eskisi gibi oluruz? İnşallah.

Eve geldiğimde arabayı park edip kanayan yaramı umursamadan kapıyı açtım, ve içeri girmemle birlikte karşıma Tahir dikildi. Bu hâline kıkırdamadan edemedim, şapşal şey. Elimi çantam sayesinde saklayıp karşısına dikildim.

T: Ne yaptınız o herifle?
Bir şey yapmadık ya alt tarafı öpüştük kardeşim.
N: Hiçbir şey yani öyle oturduk yemek yedik falan
T: Emin misin? Sana bir şey yapmadı değil mi?

Neden böyle diyorsun ya neden zor durumda bırakıyorsun beni!! Sahte bir gülümseme koydum dudaklarıma.
N: Ya ne yapacak Tahir o pirzola yedi ben tavuk yedim falan, ha zaten sevdiği biri varmış onun merak etme.

Bunu diyince o rahatladı, ben yutkundum. Yalanlar yalanlar yalanlar. Ama ne yapayım şimdi Barış beni seviyor desem gider öldürür hiç çekemem karakol hapishane falan uf.
T: Ha iyi o zaman, Nefes!

Mal Nefes, aptal Nefes, beyinsiz Nefes sen neden yaralı elinle kaşını kaşırsın gerizekalı kız! Tahir hızlıca elimi alıp dikkatlice inceledi, bende onu inceliyordum. Kalbimin birden hızlıca çarpması ile yutkundum.
T: Gel otur şuraya elin çok kötü bir yerde mi çizdin?
N: Evet.
Ben koltuğa otururken o da bir şeyler getirdi ve elime pansuman yapmaya başladı. O dikkatle pansumanı yaparken ben de dikkatle onu seyrediyordum. Şu an hiçbir şeyi umurumda değildi, çünkü o bal gözler elim için endişeliydi ve ben ilk defa bu kadar mutluyum. Bana neler olduğunu sonra sorgulamak istiyorum şu an gayet mutluyum. İşini bitirince yüzünü bana çevirdi, aramızda çok az mesafe vardı. Ve bana doğru yaklaşıyordu.. birkaç dakika önce bu dudaklarımın o dudaklara değdiğini düşününce kendimden iğrendim ve kafamı çevirdim. Tahir'de kendini toparlayıp kalktı.
T: Iıı şey ben özür dilerim, elin fazla kesilmemiş merak etme. İyi geceler.

Tahir tam yukarı çıkacakken aklıma gelen fikir ile ona bağırdım.
N: Hey Tahir nereye, daha eski günlerde ki çılgın şeylerimizi yapacaktık.

Tahir bana yan bir gülümseme yollayıp yanıma geldi.
T: Ciddi misin
N: Yes bebeğim. Ama şartlarım var okey?
T: Okey.
N: Bana seni seviyorum demek yok, övgü yağdırmak yok, kıskanmak yok.
T: Söz veriyorum.
N: Kraaaal, şimdi yemek siparişleri verip pijamalarımızı giymeye gidelim hadi gel.