24. Bölüm

2.7K 213 146
                                        

Nefes'ten

Sabah alarmdan bir dakika önce uyandım. Ve doğrulup esneyince, alarm çalmaya başladı. Alarma el hareketi çektim.
N: Hahahah senden önce kalktım ağla kudur.

Alarmı kapatıp banyoya gittim ve yüzümü yıkayıp rutin işlerimi hallettim. Ardından tekrar odama gelip dolabımdan bir şeyler alıp üstüme geçirdikten sonra saçımı taradım, ardından bağlayıp deodorant sıktıktan sonra telefonumu şarjdan çıkarıp Asiye'yi aradım.

N: Alo
A: Efendim Nefes
N: Kanka şimdi parti saat kaçta, nerede, ve kimler ile olacak?
A: Ya öyle büyük bir parti olmayacak. Bizim evde bizim tayfa dışında bir kaç kişi daha olacak işte. Ve akşam yedi gibi falan başlar herhalde. Ha sen bir kaç saat erken gel de.
N: Lan ben boşuna mı kalktım bu saatte?!
A: Evet, neyse hadi kapatıyorum ha kanka gelirken marketten bir kaç paket cips alın lan
N: Tamam haydi öptüm mucuk soktum sucuk görüşürüz.
A: Bay bay

Telefonu kapatıp Tahir'in odasına doğru gitmeye başladım. Kapısına geldiğimde direkt daldım ve karşıma çıkan manzara karşısında Tahir'i uyandıracak cinsten büyük bir kahkaha attım. Tahir'in ayakları yatağın üzerinde, kendisi ise yamuk bir vücut ile aşağı doğru ilerlerken kafası bükük bir şekilde yatıyordu. Kahkahamın etkisi ile uyanıp tamamen yere düştüğünde bu sefer karnımı tutup daha çok gülmeye başladım.

N: Ay sabah sabah ne güldüm ayol neyse ben aşağı da zehir aman kahvaltı hazırlayacağım çabuk ol.

Tahir'in bir şey demesine izin vermeden hızla aşağı indim ve mutfağa girdim. Mutfağa girdiğimde dolabı açtım ve dört tane yumurta çıkardım.

Google amcaya girip 'yumurta nasıl kırılır' diye araştırıp yumurtayı düzgün bir şekilde kırdım.

N: İçine dereotu falan mı katsam acaba, aynen aynen katayım.

Kendi kendime konuşmayı kesip tava alıp tavanın ağzına kadar zeytinyağı koyup ocağı açtım ve direkt yumurtayı döktüm. Sonra dereotunu alıp biraz yıkayıp direkt içine attım, bu niye böyle kaynıyor lan? Neyse tuz diye tahmin ettiğim menaj takımını alıp bir miktar döktüm. Belime sarılan iki güçlü kolla Tahir'in geldiğini anladım.

T: Sen kahvaltı mı hazırladın?
N: Kör müsün gerizekalı hazırladık işte.

Benden ayrılıp göz devirdi ve yumurtayı görünce gözleri fal taşı gibi açılıp kendini ocağın başına attı ve yüzünü buruşturdu

T: Bu nasıl bir tablo lan içine ne gibi kimyasal atık attın?
N: Ne atığı lan nimet o nimet saygılı ol biraz öç, ayrıca yumurta, yağ, dereotu ve tuz yani normal.

Yumurtaya bir şeyler yaptı ve tabağa koydu.
T: İnşallah zehirlenmeyiz.
N: Amin gülüm.

Sofrayı kurup oturduktan sonra Tahir kendine poşet çay yaptı, ben ise kola açtım kendime.
N: İnşallah beğenirsin.
Tabağında ki yumurtadan bir lokma alıp ağzına attığı gibi yüzüme tükürdü. Peçete alıp söverek yüzümü temizledim.
N: Gerizekalı ne yapıyorsun!
T: Lan sen bunun içine ne attın?! Tatlı olmuş bu!
N: Tatlı mı?

Kafasını salladı, ben de yumurtadan bir lokma alıp ağzıma gelen iğrenç yağlı ve şekerli şey ile Tahir'in yüzüne tükürdüm.
N: Bu ne anasını satayım iğrenç ya lanet olsun
T: Tuz diye şeker mi-
N: Napayım menaj takımının içine şeker koyulur mu gerizekalı!
T: Yalnız baharatları ben değil, sen koymuştun malcım. Hatırlatırım.
N: Uf aman neyse Asiye bizi erkenden çağırıyor haydi sen buraları topla ben de elbisemi falan giyip geliyorum.
T: Daha erken değil mi?
N: Yoo, hem ben o telaşla giyinemem falan. Amaan neyse haydi lafa tutma beni be!

KankAşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin