KankAşk

25. Bölüm

Herkese merhabalar,

Bölüme başlamadan önce birkaç bir şey demek istiyorum lütfen okuyun 🙏

Bu bölüm Kaçak gelinler dizisinde ki 26. Bölümden esinlenilmiştir. Sonra 'kaçak gelinler kospilav' 'kaçak gelinler özenti' falan yazmanıza gerek yok.

O diziyi ya da o bölümü bilmeyenler gidip izleyebilir ben hâlâ izleyip hâlâ gülüyorum bsdkkdfjldjcldjcld

Satır arası yorumlarınızı bekliyorum iyi okumalar umarım beğenirsiniz ❤

Nefes'ten

Sabah birimin saçlarım ile oynaması yüzünden uyandım. Karşımda direkt Tahir'i görünce gülümsedim.

N: Günaydın
T: Günaydın kanka
Tahir'e gülüp, nerede olduğumuzu anlamaya çalıştım, masa mı lan burası?!
N: Lan biz niye masada yattık?
T: Hiç bir fikrim yok.

Masadan aniden kalkınca belime giren acı ile inledim. Belim tutulmuş.
N: Ayy belim belim.
Tahir de benimle aynı durumdaydı.
T: Belim çok fena lan.

Yavaşça masadan inince ayağım bir şeye takıldı.
A: Yavaş be!!
Asiye söylene söylene kalkarken Mustafa abi de ona eşlik etti.
A: Allah aşkım belim çok kötü
M: Senin mi benim mi

Birden koltuğun üstünde bir el belirdi. Bu Oğuz'dan başka salak olamazdı.
O: Lan bir susun Banu uyanacak!
B: Çekil üstümden ırz düşmanı.

Banu da koltuğun arkasından fırlayınca kahkaha attım. Hâlâ niye mal gibi böyle yattığımızı anlamıyordum. Gerçi düne dair hiçbir şey hatırlamıyorum ama neyse.

Hepimiz koltuğa kurulduk ve düşünmeye başladık.

N: Düne dair bir şey hatırlayan var mı?
B: Hoşaf içtik, sonra dışarı çıkma kararı aldık, yok abi gerisi yok!
A: Dün ne oldu acaba biz niye, nasıl, neden bu hâle geldik?
O: Hoşafın içine bir şey falan mı kattın Mustafa abi?
M: Ne katıcağım lan dingil!
N: Biz dün sadece su kattık.

Oğuz'un gözü faltaşı gibi açıldı birden.
O: Nereden doldurdunuz? Çeşmeden değil mi?
N: He çeşmeden doldurduk mal mısın lan şişeden doldurduk
T: Aynen

Oğuz yüzünü sıvazladı
O: Aferin iyi bok yemişsiniz.
M: Düzgün konuş lan
B: Yine ne karıştırıyorsun acaba?
O: Hiç aşkım.

Onlara göz devirirken kafamı Tahir'in omuzuna koymuş dünü hatırlamaya çalışıyordum. O sırada yanımıza biri geldi.

İ: Günaydın
Hep bir ağızdan 'günaydın' diyince birden kendimize gelip korku ile bağırmaya başladık.
O: Sen kimsin lan?!
İ: İsmaiiil
O: Ne İsmail babamın en sevdiği İsmail mi kimsin lan sen?!

Oğuz sinirle İsmail isimli adamın yanına giderken ben de adamın kaslarına bakıyordum. Maşallah. Sarışın bir de üf üf.

İ: Abi benim işte İsmail
M: Lan kimsin benim sinirimi bozma ne işin var bu evde ve benim pijamamın içinde!
İ: Mustafa abi sen verdin ya bana dün benim yanağımı öperken
M: Pardon?!
A: Sen kocamın ismini biliyorsun?
İ: E Asiye abla ben hepinizinkini biliyorum, mesela Banu, Tahir, Nefes ve Oğuz yani dün geceyi hatırlamıyor musunuz?
N: Yakışıklı kardeşim dün gece neler oldu biz seni ne ara aldık eve getirdik biliyor musun?
O: Sen otur şöyle bir güzel kardeşim her şeyi anlat baştan.

İsmail oturdu, Oğuz da yanına sandalye çekip oturdu. Pür dikkat onları izliyorduk.

İ: Abi dün siz dövmecinin önünde kavga-