21.Bölüm

50 4 0
                                    

Yaklaşık 15 saniye hiç bir şey söylemeden gözlerimize baktık.
Gözlerimi kapattım ,derin bir nefes aldım.
Hiç bir şey söylemedem arkamı döndüm tam çıkacakken telefonumun çalma sesini duydum yavaşça arkamı döndüm Savaş'ın arkasında sakladığı elinde telefonum varmış ,bana doğru uzattı ve onu bana getirmek için aldığını söyledi telefonumu bana uzatırken.
Hiç bir şey demeden telefonumu hızla ondan aldım ve hızla odadan çıktım.
Hızlı adımlarla aşağı indim.
Çantam mutfaktaydı telefonumu içine atmadan önce ekrana baktım.
"Hatalı Şifre" yazısını gördüm.

Bir oyunun içindeyim biliyorum ama kimin hangi tarafta olduğunu ,kimin ne yapmaya çalıştığını bilmiyorum.

Selin ben gitsem iyi olur.

"Bir şey iç öyle gidersin"

Adel aradı geç kalmasam iyi olur babamdan önce evde olacağmı söylemiştim..

"Tamam soföre söyleyeyim seni bıraksın"
Olumlu anlamda başımı salladım bir an önce burdan gitmek gitmek istiyordum.

Birlikte dışarı çıkarken Selin sıyah cam filmli lüks aracın önünde durdu ,tek eliniyle kaputa yaslanarak işte bu bebek benim dedi.
Hayranlıkla ıslık çaldım..

Peki beni kim götürecek etrafta kimse yok çünkü.

Selinin de aklına yeni dank etmiş harbi Erdem Bey nerde dedi.

Arkadan gelen iki kişinin ayak sesiyle çekinerek arkama döndüm.

Selin ,Erdem Bey annemin yanındaymış dedi Savaş.

İyi Arya seni bırakıyım atla dedi Selin neşeyle.

Hayırdır Selin bu saatte nereye çıkıyosun dedi Savaş.

Asıl sana hayırdır Savaş bu maço tavırlar dedi Selin tek kaşını kaldırarak.
Selin hırsla arabanın kapısını açtığı sırada arabanın ışıkları yandı ve söndü tam bu sırada Savaş elini havaya kaldırarak elindeki anahtarı salladı ve tek nefesle söyledi.
Selin evee.

Savaş haddini aşma diye bağırdı Selin.

Selin ben eve kendim dönerim sorun yok dedim.

Sence seni tek bırakırmıyız sandın böyle özel insanların sokakta tek bırakmaya gelmez dedi Burak sırıtarak.

İyi akşamlar Selin dedim.
Tam çıkacakken Savaş kolumu tuttu ve kulağıma eğilerek uzatma istersen.
Kolumu çektim biraz daha sıktı onu çarpıp zarar vermek istemiyordum telefonumun çalma sesiyle kolumu çektim.

Gökhan kişisi arıyor...

Söyle.

-15 dakikaya evde ol sizinle bir şey konuşcağım.

Bir sorun mu var.

-Gelince konuşcağz.

Ve kapattım bir şey mi olmuştu şans bu gün benden yana değildi istemesemde Savaşlar gitmek zorundaydım off Gökhan kişisi.

Burağın sırıttığını gördüm.

Savaşa hafifçe omuz atar atarak arabaya yöneldim.

Arka koltuğa oturdum Selin ,Savaşa sinirle bakarak eve doğru ilerledi.

Savaş yanıma oturdu Burak arabayı kullanıyordu.
İçimde bir tedirginlik vardı.

Araba kısa bir süredir ilerliyor.

Arya ,Savaşın sesiyle yavaşça ona döndüm.

Efendim?

-Merak ediyosun için içini yiyiyor hadi sor nasıl yaptın diye.

Sormam gereken bir şey yok dedim ciddiyetle.

Burakla birlikte kahkaha attılar.

Olum keşke bizde Kuzey gibi herkese istediğimizi yaptırabilsek arkamızı toplamak daha kolay oludu dedi Burak labali bir şekilde.

Hiç bir tepki vermedim artık biliyordum onlar normal değildi.

Savaş bana yaklaştı geri çekildim ellerimi arkada gizleyerek eldivenlerimi çıkardım.

Bak güzelim gördüklerini unutacaksın kimseye tek kelime ötmeyeceksin. dedi Savaş.

Sanki söylese nolur kim inanır ona dedi kahkahalar atarak Burak.

Savaş bana aşırı yaklaştı anladın mı dedi.

Bana sakın emir verme dedim sinirle.

İkisi birlikte güldü Savaş bana iyice elini saçımın arkasından çekti beni hafife alma dedi .

Bu bardağı taşıran son damla oldu.
Elimi onun saçımı çeken koluna koydum onu çarptım o acı içinde geriye doğru düşerken Burak şaşkınlıkla bize baktı.

Elimden elektrikler çıkarken elimi ona doğru uzattım.
Durdur arabayı!

Bana bön bön bakarken dur dur diye bağırdım.

Burak korkuyla arabayı durdurdu.

Çantamı aldım ve hızla oradan uzaklaştım.

Artık biliyordum dışarıda hemde benim okulumda benim gibi anormaller vardı o iki salağın söylediğine Kuzey de özel bir çocuk o ikiside peki başkalarıda var mı varsa kim?
Beynim yandı, iç sesim Savaşında kolu yandı diyince sesli bir şekilde güldüm.

Eve beş dakikalık uzaklıktayım koş Arya koş tabana kuvvet Gökhan kişisiyle muhattap olmamak için koş.

Eve geldiğimde nefes nefese kaldım.

Arya ne bu hal dedi Adel.

Yok bir şey ya Gökhan kişisi geldimi dedim.

Evet salondalar dedi Adel.

Ona anlamayan bakışlarla baktım başka kim varki.

Gelde gör sinir olduğum biri.

Salona girdiğimde Gökhan kişisi ve inanmayacaksınız Havva hanım eski çocuk bakıcısı.

Noluyor burda dedim.

Ha bizde seni bekliyorduk dedi Gökhan kişisi.

Ay canım hoşgeldin dedi Havva hanım ve kalkıp bana sarıldı hayır yani bu samimiyet nerden geliyordu.

Çantamı bırakıp koltuğa oturdum Adel de yanıma oturdu soran gözlerle ona baktık.
Ulan evleniyoruz falan derlerse dağıtırım burayı.

Bakın bunu size söylemek için çok geç kaldık ama dedi Havva hanım.

Sizin bir kardeşiniz var dedi Gökhan kişisi pat diye şoka girmiştik ne kardeşi ne saçmalıyorsunuz dedi Adel bağırarak.

Aslında abiniz kızlar sizden bir yaş büyük.

Yamaç gel oğlum diye seslendi Gökhan kişisi mutfak kapısından uzun boylu yapılı yeşil gözlü oldukça yakışıklı bir çocuk çıktı.

Öylece kala kalmıştım yavaşca ayağa kalktım Adel ortalığı dağıtırken dona kalmıştım çocuk karşıma geçmiş öylece sırıtıyordu yaşadığım şeyin şokuyla Gökhan kişisine döndüm.

Büyük OyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin