Kahraman Deniz- Lapa lapa
Sevgi namına dökülecek o kadar söz varken neden duyguları anlatmaya tüm kelimeler kifayetsiz kalıyordu. Oysa gözlerine bakıp seni seviyorum demek her şeyi fazlasıyla anlatacaktı. Aslında mesele söylemek değil hissettirmekti, öyle değil mi? İşte Deren saatlerdir bu soruya cevap arıyordu.
Alper'le ilk defa çok uzun zaman geçirmişlerdi. Yaşadıkları her an aklına geldiğinde gülümsüyordu. Alper'in tavırları karşısında hissettikleri duygularına bir kıvılcım olarak sıçramış ve Alper'in sözleriyle harlanıp alev almıştı. Fakat tüm yaşananlar Alper'e ne hissettirmişti. Bunun cevabını hiç alamayacağını düşündü.
Alper'in ceketiyle uzandığı yatağında gözlerini kapatıp tüm gece olanları düşünerek uykuya dalmayı bekledi. Üzerini değiştirmemişti ilk kez, belki son kez Alper'in kokusuyla uyumak istemişti.
&
Israrla çalan kapı ziliyle zorla gözlerini araladı Deren, burnunun ucunda duran ceketten yayılan kokuyla gülümsedi. Dün gece yaşadıkları film şeridi gibi gözünün önünden geçti. Ancak tekrar çalan kapı ziliyle oflayıp yataktan kalktı. Kapıya geldiğinde çıplak ayakları üzerinde yükselip kapı deliğinden baktı.
Eslem'i gördüğünde eli ayağı birbirine dolaştı. Kapı çalmaya devam ederken hızla odasına koştu. Alper'in ceketini alıp gardırobunda görünmeyeceğine emin olduğu bir yere sakladı ve tekrar kapıya koşup kapıyı açtı.
Eslem, kapıyı açan Deren'i baştan aşağı süzdü. “Nerdesin Deren? İki saattir kapıyı çalıyorum.”
“Uyuyordum Eslem, ne oldu niye geldin?”
Eslem şüpheyle Deren'e baktı. “Bu saate kadar, sen erken kalkardın ne oldu böyle?”
Deren dudağını ısırdı. “Saat kaç ki?”
Sorusunu sorarken salona ilerleyen Eslem'in peşinden yürüdü.
“Saat bir,” dedi Eslem ve kaşlarını çatıp tekrar Deren'i süzdü. “Sen elbiseyle mi uyudun? Dün gece neredeydin?”
Deren istemsiz gözlerini kaçırdı. “Teyzemlerdeydim, geç geldim ve üstümü değiştirmeye üşendiğim için böyle uyudum.”
Deren açıklamasının ardından Eslem'in başka bir şey sormaması için konuyu değiştirdi. “Alper'e dün Ufuk'la görüşmek istediğini söyledim. Bugün haber verecek.”
“Ben de onun için gelmiştim zaten. Telefonun nerede belki aramıştır. Hadi git bak.” Konunun değişmesiyle Eslem, Deren'de sezdiği tuhaf tavırlar üzerinde duramadı.
Deren ayağa kalkıp odasına gitti. Dün gece yatağın bir köşesine bıraktığı çantasının içinden telefonunu çıkardı. Beş cevapsız arama bir mesaj vardı. Deren telefonun kilidini açıp önce aramalara baktı. Aramalardan ikisi Meva'ya üçü Alper'e aitti. Deren hemen mesajlara girdi. Alper'den gelmişti. ‘Nasılsın Deren? Ufuk'la konuştum saat ikide görüşmek istiyor. Mesajımı aldığında geri döner misin? Detayları konuşalım.’
Deren mesajı okuduğunda gözleri saate kaydı. Saat biri çoktan geçmişti. Hızla parmaklarını telefonun üzerinde gezdirdi. ‘Biraz gecikebiliriz. Buluşacağımız yeri mesaj atar mısın?’
Deren vakit kaybetmemek için aramak yerine mesaj atmayı tercih etti. Daha sonra salona gidip Eslem'e haber verdi ve tekrar odasına dönüp hazırlanmaya başladı.
İkiye on kala evden çıktılar. Eslem'in arabasına ilerlerken Eslem fark ettiği o detayı Deren'e sordu. “Senin araban nerede?”
Deren beklemediği soru karşısında afalladı. Kısa bir süre sessiz kaldı ve ilk aklına geleni söyledi. “Tamire bıraktım. Bakımı vardı da.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLI RÜYA
Teen FictionÇaresizliğin ismi hiç bu kadar kifayetsiz olmamıştı. Bir adam aşk savaşında bitap düşerken, bir kadın insafsızlıkla yargılandı. "Neden?" dedi. İfadesizce yüzüne bakan genç kıza "Neden yaptın?" dedi. Sesi istemsiz yükselmişti. Buna engel olmak istese...