20.Bölüm

324 17 12
                                    

Davut güloğlu - Yalan mı?

Dans şarkısı: Amorf - Nar çiçeğim

(Dans müziği kimin için acaba ? Sorunun cevabı için hadi bölüme)😂😂

İki kalbin konuştuğunu, bir tek gözler saklar.
Kalpler sırlarını bir tek gözlere anlatır.

Bazen bir sızı düşer kalbine, suskunluk sarar boğazını, diline kilit, ellerine kelepçe vurulur. Sanki tüm özgürlüğünü kaybetmiş gibi hissedersin. Nedenini bilmediğim bir duyguya esir düşmüşsündür. Tarumar olmuş düşler ülkesinin müebbet yemiş mahkumu olursun. Sürüklenirsin bilmediğin çıkmazlara, kaybolursun...

Yine bir bekleyiş ve gecenin sirayet ettiği yorgunluğa tutulmuş iki beden. Buz gibi koridorda karşı karşıya kalmış iki adam. İkisininde gözlerinde öfke ve suçlayıcı bakışlar var. Ne kadar sürecek? Ne zaman bitecek? Sorularının cevabını bilmiyorlar. Tek bildikleri verdikleri mücadeleden vazgeçmeyecekleri.

Doktor Meva'nın bir gün dinlenmesini söylediği için kimseye haber vermemişlerdi. Üzerlerindeki gerginlik varlığını sürdürse de yaşadıkları endişe uzun bir süre bunu bastırmaya yetti.
Uzun soluklu bir bekleyiş ve ağır aheste geçip giden bir gün, her şeyi olduğundan daha da zora sokmaya ant içmişti.

Sessizlik hükmünü sürerken koridorda duyulan tek şey hemşire ve doktorlara ait olan adım sesleriydi.

Nihayet inatlaşan zaman geçip gitmişti. Doktorun onayı sonucu hemşire yardımıyla odadan çıktı Meva. Dışarıda onu bekleyen iki adam sonunda derin ve rahat bir nefes alıp ayağa kalktı.
Meva ikisininde yüzünden okunan endişeyi görmezden geldi. Gayet kesin ve sert bir tonda konuştu.

"İkinizde gidin. Abimi aradım o gelecek almaya."

Ufuk sessizce Meva'yı izlemeyi tercih ederken, Yalçın itiraz etmek için dudaklarını araladı. Ancak Meva'nın bakışları tek kelime edemeden Yalçın'ı susturdu.

Meva iki adamı arkasında bırakıp ilerlemeye başladı. Yalçın ise sonunda içinde biriken nefreti Ufuk'a savurmak için hazırlandı. Ama duyduğu uyarı nitelikli sözler onu bu keyiften mahrum etti.

Meva iki adamı tanıdığı kadarıyla rahat durmayacaklarını biliyordu. Arkasını dönmeden " Lütfen sizde yeni bir tartışma yaşamadan gidin." dedi.

Yavaş adımlarla çıkışa ilerledi. Alper çoktan gelmiş, Meva hastaneye girmesini istemediği için dışarıda bekliyordu. Meva dışarı çıktığında gözüne çarpan arabaya ilerledi.

Tek kelime etmeden Alper'in yanındaki sürücü koltuğunda yerini aldı. Emniyet kemerini bağlayıp bakışlarını dışarı çevirdi. Tavırları ve yüz ifadesi konuşmak istemediğini anlatıyordu. Alper de bunu anladığı için üstüne gitmedi. Konuşmadan arabayı çalıştırıp kendi evine sürdü. Deren ve Eslem de evde onları bekliyordu.

Sessizliğin eşlik ettiği yarım saatlik yolculuk arabanın durmasıyla son buldu. Meva yine konuşmadan arabadan inip eve ilerledi.

Alper de arabadan inip kilitledikten sonra Meva'nın peşinden yürüdü. Ancak çalan telefonu durmasını sağladı. Ufuk arıyordu, kaçıncı arayışıydı bu Alper sayamamıştı. Birçok mesaj atmıştı ama aramaları gibi onlarda cevapsız kalmıştı.

Alper şuan Ufuk'la konuşmak istemiyordu. Ne olduğunu bilmese de Ufuk'a çok öfkeliydi. Meva'nın bayılmasında, şuan bu halde olmasında Ufuk'un da payı vardı. Bu yüzden Meva'yla konuşmadan ve siniri geçmeden Ufuk'la konuşmayacaktı.

Telefonu sessize alıp cebine koyduktan sonra eve doğru yürümeye devam etti. Meva çoktan eve girmişti.

*•*

SAKLI RÜYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin