İzmir...
Aşkını bulduğu yerdi. Aşkı iliklerine kadar hissettiren adamın yaşadığı yer. Altı yıl önce gelmişti en son buraya. Neler taşamıştı, neler kazanmış, neler kaybetmişti ve şimdi kaybettiği her şeyi geri almaya gelmişti.Uçağın tekerlekleri zemine değdiği an gözyaşlarını sildi Yasemin. Ağlamayacaktı. Bütün bu olanlar başına gelmişti evet, evet toparlanması aylarına, yıllarına mal olmuştu, yıllarca bir yatakta bir bitki gibi yatmıştı ama uyanmıştı işte. Artık hayattaydı. Abisi onu o karanlıktan, o bulanık uykulardan, kabuslardan kurtarmıştı. Belki de en büyük teşekkürü ona borçluydu.
Ve şimdi herkesten bir bir hesap sorma vaktiydi. İlk önce ailesinden başlamıştı hesap sormaya yengesinden, amcasından, kız kardeşi bildiği kuzeninden...
Şimdi sıra ona gelmişti. Yankı Adalı... İlk aşkı, ilk erkeği, ilk hayal kırıklığı...
Hesabın en büyüğünü o verecekti. Hemde son damlasına kadar!Havaalanından çıkınca güneş gözlüğünü takarken bir yandan da telefonunu açıyordu. Açılır açılmaz da abisini aradı.
"Ben vardım abi."
"Tamam prenses, ben de buradaki tüm devir işlerini halledeyim, hemen geleceğim."
"Tamam abicim, iyi ki varsın."
Abisi sevecen bir sesle "Sende güzelim," deyip, kapattı.
Ve beklediği taksi de o anda gelmişti...***
Geldiği Kasaba çok şirin ve küçük bir yerdi. Tanıdık yerleri görmeye başlayınca heyecanı daha da arttı. Elleri terliyor, ayakları titriyordu. Eğer abisinin araştırıp da bulduğu şey doğruysa o Kasabalı maçonun ondan çekeceği vardı!
Bir kahvenin önünde durdurttu taksiyi ve pencereyi açtı."İyi günler."
"Buyurun hanım kızım?" dedi içlerinden biri.
"Ben Yankı'yı arıyordum. Yankı Adalı. Teknesinde midir şuan yoksa koydaki evinde mi?" genelde teknede de sabahladığı oluyordu o evsiz bedevinin.Adam sandalyeden kalktı ve taksiye yanaştı. "Yok kızım o koydaki yerde bulamazsın. Bugün tekneye de gitmez o. Evdedir."
"Evde mi? Onun evi mi var ki?" maşallah!
"Var elbet. Bak şuradan sağa dön. Yüz metre kadar gittin mi iki katlı sarı bir bina göreceksin. Orası.""Anladım. Tamam teşekkürler." camı kapatıp, taksiye sağa dönmesini söyledi.
Dedikleri evin önüne geldiğinde ise Yasemin hızlı ve seri adımlarla arabadan indi. Gördüğü evle kaşları çatılmış, alnı kırışmıştı. Yutkundu...Elindeki pahalı çantayı farkında olmadan sıkıyordu. Kararını değiştirmeden koşar adım kapıya gitti. Küçük ahşap bahçe kapısını ittirerek açtı. Bahçeye baktığında adımları yavaşlamıştı.
Küçük bir kız çocuğunun bu bahçede varlığı belli oluyordu. Yerde barbiler, pembe arabalar, pembe kazma kürekler...
Elini karnına koydu. Gözünden bir iki damla yaş aktı. Hele ileride ağacın üstündeki evi görmesi ile gözyaşlarını tutamamıştı. Kendisinin de zamanında öyle küçük, basit hayalleri vardı.Öyle ağaç bir evde de tüm geleceğini değiştiren bir an yaşamıştı. O serseri, kaygısız yakışıklıya her şeyini vermişti o evde.
Ağaç eve yaklaştı ve tabela gibi olan tahtanın üzerindeki yazıyı okudu.'ADA'NIN EVİ'
Demek adı 'Ada'ydı'... Ne kadar güzel bir isimdi bu. Zamanında adamın ona dediği şey aklına geldi. "Dört bir yanım seninle kaplı. Sen benim Deniz'im, bende senin adanım..."
Bu sefer daha kararlı adımlarla kapıya gitti ve elinde olmayan bir sertlikle kapıya vurdu.
İçeride duyulan seslere kulak kabarttı."Önce o yumurta bitecek küçük hanım. Reise karşı gelemezsin!"
"Ama baba ben kötü korsanım, elbette sana karşı gelebilirim."
"Söz dinle Ada!"Kapı açıldığında adamın yaşadığı ufak çaplı şaşkınlığı ve sonrasındaki tedirginliği an an gözlerinde görmüştü Yasemin.
"Yasemin?..." diye fısıldadı genç adam. İnanamıyordu gördüklerine. Şaşkınlığı, korkusu, ellerinin titremesi, gözlerinin büyümesi her şeyi tek bir sebeptendi...
Yasemin'in ise gözlerinde saf kırılganlık, hayal kırıklığı ve bariz bir kızgınlık vardı. Bir zamanlar ona aşkla, sevgiyle, tutkuyla bakan o gözler silinmişti ne yazık ki...
Tam altı yıl önce...
O hastahane odasında hem bebeği hem de bebeğinin babası tarafından terk edildiğinde...Ve işte o soru gelmişti.
"Kızımın ölmediği doğru mu Kasabalı?"
Adam ise bambaşka bir şey sayıklıyordu.
"Sen... Sen yaşı... yaşıyorsun..."???
Ve bugün 1. Bölüm gelecek 😊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KASABALI - İLK GÖRÜŞTE AŞK SERİSİ I * FİNAL
Lãng mạnYasemin kendi hayal dünyasında ve o pırıltılı hayatında mutluydu. Yankı ise reddettiği gerçek hayatının dışında, o küçük deniz kasabasında huzurluydu. Biri Güneydi biri Kuzey... Biri gündü biri gece... Birinin hayalleri toz pembeydi geleceği için; B...