25.04.2002
Dört gün önce bayıldıktan sonra beni hastahaneye kaldırdıklarında, onlara benim ilacım Lavinia'm diyememiştim.
Onun gözlerinde bir dünya var ve ben o dünyaya aitim.
Onun ruhunda bir hayat var ve ben o hayata aitim.
Gözlerimi araladığımda elbetteki başucumda bir seni bulamadım. Annem, dolu gözleriyle suratıma bakıyordu. Sen nereye gitmiştin? Oysa uyandığımda, gözlerimin perdesini ilk araladığımda, senin gözlerinle karşılaşmak o kadar çok isterdim ki. Beni hastahaneye bırakıp gitmiş miydin? Ah, o kalbimin mahşer yerini cennete çeviren itirafınla beni baş başa mı bırakmak istemiştin?
"Oğlum," annemin gözlerinin kızarıklığına içim giderek baktım. Güzel avucunu yanağıma yasladı ve hafifçe okşamaya başladı. "İyi misin?" İyi miydim? Sanırım bedenen iyi gözüksem de ruhen iyi değildim.
Sen, beni nereden tanıyordun. Aklım almıyordu. Aynı şehrin kalabalık ve coşkulu kaldırımlarında, bunca yıldır birbirimizden habersiz miydik?
"İyiyim, annem." Beni böyle güzel yetiştiren kadın, ben senin sayende iyiyim. Annem bu lafımdan sonra gözle görülür bir şekilde rahatlamış görünüyordu. O sırada hastahane koridorunda bir kargaşa çıkmıştı. Annem evhamlarak bıraktı beni. Gerçi zorla bırakmıştı ama olsun. Ah annem, bir türlü büyüyemiyordum gözünde.
Annem çok geçmeden geldiğinde yüzü sararmıştı.
Bana bir adamın karısını hastahanenin ortasında dövdüğünü söylemişti.
Adama acımıştım. Allah'ın verdiği emanete ihanet ettiği için. Kadına acımıştım, ömründeki yollarını değmeyecek biriyle süslediği için.
Bizim yollarımızda çiçek bahçeleri vardı lakin çakıl taşları da vardı. Onlar ayaklarımıza batan ruhumuzun kırıklarıydı güzelim, onlar el ele yürüdüğümüz yollarda bize zarar veremiyorlardı.
Ellerimin arasında senin ellerin olduğu sürece, bize kimse zarar veremezdi.
Lavinia'm, eğer bir oğlumuz olursa onlara kadınlara değer vermelerini söyleyelim olur mu? Onu, gerçek bir adam gibi yetiştirelim güzelim. Her kadına helal gözle bakmasın çiçeğim, o kendi Lavinia'sını bulsun ve ömür boyu onunla olsun.
Sen de dahil, tüm kadınlar kıymetli bir mücevherdi çiçeğim. Onun ışıltısına kanardın. Eline alır fakat boynuna asmaya kıyamazdın.
Fazla hanım evladı dedilerdi bana, kadınları böylesine üstün tuttuğum için fakat öyle değil bu. Kıymet vermekti benim için esas önem, sen kıymet ver ve keşke deme. Ben senin keşken olmaktan ve sadece kalp kırmaktan korkarım.
Peki ya kızımız, kızımız olursa... Gözlerimden taşan bu sevgi selini okurken hisset kalbimin en derindeki kadın, sönmesin o gözlerindeki canlılık.
Kızımız olursa da sana benzemesin çiçeğim. Sana benzesin dememi bekliyordun değil mi? Fakat sana benzerse ve ben sana benzeyen birini başkasıyla paylaşmaktan çekiniyorum. Bana benzesin lakin sana benzemesin, ben gönlümün yurdunu o gidince yurtsuz koyamam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LAVİNİA'DA SOLAN BİR GÜL
RomansWattys 2020 Romantizm kategorisi kazananı! Wattys "Dram" kategorisi listesi seçilmiş kitabı! Sayfalarla buluştu❤ 🌸 Bir günlük düşünün onun ruhunu ve anlattıklarını... Gül Adam kendi Lavinia'sını bulduğunda hislerini dökmek için yazmayı seçti ve y...