"Siz buna yemek mi diyorsunuz? Şu kapıyı açın da size nasıl yemek yapılırmış göstereyim. Doğru ya Siz hep dışarıdan söylüyorsunuzdur."
Clint konuştu "Bunu verdigimize teşekkür et. Onu yaparken ne zorluklar yaşadım farkında mısın?" Kız tek kaşını kaldırdı "Çok uğraş? Sandviç için? Lan ekmeğin arasına iki malzeme koyarken en fazla ne yaşamış olabilirsin?!"
Clint gözlerini devirdi "Çok konuşma da ye." Bu sefer genç kız gözlerini devirdi "Zihin gücümle Sandviçi kaldıramam ya? Çözün şu ellerimi! Ben yenilmezleri daha akıllı sanıyordum."
Steve ileri çıkıp kızın ellerini çözdü tam o sırada kız kafasını arkaya savurup kaptan'a kafa attı.
Steve eliyle vurduğu yeri tutarken konuştu "Bize zarar verince buradan kurtulamıyorsun farkındasın değil mi?" Kız sırıtarak konuştu "Ama keyfim öyle istiyor ayrıca vurunca içim rahatlıyor."
Bruce gözlüğünü yukarı itti "Fakat bu sana bir şey kazandırmıyor." Kız sandviçini eline alırken konuştu "Kim demiş kazandırmıyor diye? az önce Kaptan Amerika'ya kafa attım" tam ilk ısırığını alacaktı ki durdu "Sanırım tüm yenilmezler bana bakarken yiyemem. Sizin benden daha önemli işleriniz yok mu?" Dedi.
Bruce ve Tony kapıya yöneldi ve çıktı Clint ise "Ben de bir şeyler yemeliyim." Dedi ve kapıdan çıktı. Nat Steve'e bakıp gözüyle kapıyı gösterdi Steve başını sallayıp odadan çıktı.
Kızıl saçlı kadın, kıza dönüp gülümsedi -kötü gülümseme- "Artık kız kıza konuşabiliriz."
🔹
Nerissa Matt'e döndü "Şimdi kulenin güvenliğini kapatacağım, sonra da 7. Kata sana verdiğim ayakkabılar ile tırmanıcaz. Havalandırma girişi var, oradan girip 22. kata çıkacağız Jenna orada tutuluyor. Merak etme havalandırma boruları kocaman rahat rahat yürürüz."
Nerissa bunları dedikten sonra tabletine girdi ve bir şeyler yazmaya başladı.
🔹
Ekip tekrar sorgu odasına girmişti o sırada Friday'in sesi duyuldu "Patron, güvenlik sistemine girmeye çalışanlar var." Tony yerinden fırladı "Ne?! ama kimse bu güvenlik yazılımını aşamaz!" Jenna sırıttı "Kimse mi? Emin misin?" Tony sinirle konuştu "Friday acil durum kodunu devreye sok!"
"Kod devre dışı." Tony gözlerini kocaman açtı "Ne?! Tamam... Z-13 kodunu devreye sok!" Clint Tony'e döndü "Z-13 de ne?" Tony cevap verdi "Çok acil durumlar da güvenlik için tasarlanmış bir yapay zeka... "
🔹
Nerissa güldü "Savunma için özel bir yapay zeka gönderdi, ama bunlar bana işlemez. Kane, yapay zekanın ana merkezine virüs gönder o onlarla uğraşırken zayıf noktadan girmeye çalışacağım."
"Anlaşıldı."
🔹
"Patron Z-13 devre dışı bırakıl-" Tony seslendi "Friday. Friday!.. Kapatılmış..."
Steve gür sesiyle konuştu "Hazırlanın her an saldırı olabilir."
🔹
"Tamam giriyoruz." Matt başını salladı ve kulenin yanına gittiler Gece olduğu için her taraf karanlıktı. Nerissa kulaklığını dokundu "Kane, manyetik ayakkabı devrede." Ikisinin de ayakkabılarından ses geldi o sırada arkalarından başka bir ses geldi "Bensiz kuleden prenses kurtaracaksınız ha? Tabii bizim Portakallı şeker'e prenses denirse."
Nerissa sinirle ona döndü "Wade! Ben çağırınca gelecektin!" Wade kostümünün arkasından gözlerini devirdi "Beklemek benim işim değil Naneli şeker." Nerissa çantasından iki çubuk çıkardı "Katana kullanmak veya birini öldürmek yasak bunları kullan." Wade ellerini ağzına kapattı "Ne demek öldürmek yasak!"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Gece olduğunu hayal edin.)
Şu zamana kadar konuşmayan Matt konuştu "Yenilmezleri mi öldürmeyi düşünüyorsun?" Wade elini çenesine koyup düşünür gibi yaptı "Evet?" Nerissa elini alnına vurdu "Nasıl bir aptal ile çalışıyorum."
Wade tırmanmaya başladı "Komik bir aptal ile."dedi Nerissa peşinden çıkarken konuştu "Wade sen bir delisin." Wade konuştu "Bana bilmediğim bir şey söyle naneli."
🔹🔹🔹
Biliyorum bölümü çok heyecanlı yerde bitirdim ama diğer bölümlerden biliyorsunuz çok uzun yazamıyorum.
Ayrıca bugün iki bölüm daha atıcam 3. Yetişemeyebilir ama kesin 2. bölümü atarım
