'Diary Of a Vampire' #Wattys2020

💢12.BÖLÜM💢

JİSOO'dan

Ardından ben de odaya girdim. Girdiğimde herkes sohbet ediyordu. Anlaşılan Luhan'a çabuk alışmışlardı.
Ben bunları düşünürken odanın kapısı açıldı. Gelen doktordu.

_ Jisoo Hanım iyi misiniz?

_ Ahh evet iyiyim.

_ Ağrınız falan var mı peki?

_ Hayır.

_ Tamam. O zaman çıkış işlemlerini halledip gidebilirsiniz.

_ Teşekkür ederim.

Ardından doktor kafasını sallayarak beni onaylandıktan sonra odadan çıktı.

_ Jisoo o zaman ben çıkış işlemlerini hallediyorum.

_ Tamam Lisa. Teşekkür ederim.

Lisa çıkış işlemlerini halletmek için odadan çıktı. Ben de aileme haber vermem gerektiğini hatırlamıştım. Onlara kısa zaman sonra döneceğimi söylemiştim ama neredeyse akşam olmuştu. Bu yüzden onlara haber vermek için onları aramaya karar verdim. Telefonumu alarak Alice'yi aramaya başladım.

_ Abla nerdesin?

_ Geliyorum Alice merak etme

_ İstersen seni almaya gelebilirim. Saat epey geç oldu ve annemler de seni merak ediyor.

_ Gerek yok Alice. Lisa ve arkadaşları yanımda yalnız değilim. Şu an hastanedeyim. Eve gelince herşeyi anlatıcam.

_ Hastane mi? Neden hastanedesin?

_ Merak etme dedim ya Alice. Gelince anlatıcam.

_ Tamam abla. Ama bir sorun olursa beni ara tamam mı?

_ Tamam Alice. Görüşürüz.

_ Görüşürüz abla.

Telefonu kapattıktan sonra Lisa'nın çoktan geldiğini gördüm. Artık hastaneden çıkabilirdik.

Bir kaç dakika sonra hastaneden çıkmıştık. Lisa ve arkadaşları Luhan ile çok iyi anlaşmıştı. Hatta sonra görüşmek için bir plan bile yapmışlardı.

Yaklaşık 10 dakika sonra eve gelmiştim. Herkese teşekkür ettikten sonra eve girdim.

İçeriye girdiğimde annem ve babam koşarak yanıma geldi.

_ Kızım iyi misin? Nerdeydin?

_ İyiyim. Sadece ormanda kayboldum. Ama daha sonra biriyle tanıştım ve o da bana yardım etti.

_ Peki başında neden bir sargı var?

_ Ormanda yolumu bulmaya çalışırken düştüm ve başımı çarpmışım. Uyandığımda ben de farkında değildim.

_ Anladım peki şimdi daha iyi misin? Yani doktor ne dedi? Ayrıca bize neden haber vermedin hastanede olduğunu?

_ Merak etmeyin bir şeyim yok. Size haber vermedim çünkü sizi endişelendirmek istemedim.

_ Ağrın falan var mı?

_ Hayır. İyi olduğumu söyledim. Lütfen artık endişelenmeyin.

Bu söylediğim şey karşısında hiç bir şey söylememişlerdi.

_ Ben biraz yorgunum. Odama çıkıcam. Size iyi geceler.

_ İyi geceler kızım.

Ardından odama ilerlemeye başladım. Olanları düşünüyordum. Bu kasabaya geldiğimizden beri bir sürü garip şey yaşıyordum. Önce bilinmeyen bir numaradan mesaj aldım. Daha sonra ise ormanda kayboldum. Kaybolmam yetmezmiş gibi bir de biri gitmeme izin vermiyordu. Ama ona n'olmuştu ki?
En son kolumdan tutulup yere fırlatılmıştım. Ama daha sonra uyandığımda hiç kimse yoktu. Ayrıca o kurt neden sadece yanımda durup bana bakıyordu ki? Ya da Suho neden vampirler ve cadılar hakkında saçma sapan şeyler söylemişti? Onlar sadece bir efsane değil mi?
Bunları birine anlatmalı mıydım?