'Diary Of a Vampire' #Wattys2020

💢30.BÖLÜM💢

JİSOO'dan

Bugün Hunyad Kalesi'ne taşınacaktık.
O yüzden bavulumu topluyordum. Bavulumu toplarken odanın kapısı aniden açıldı. Kim olduğuna baktığımda gelenin Taehyung olduğunu gördüm.

_ Hazırlandın mı Jisoo?

_ Hazırlandım. Yani bitti sayılır.

Bunu söylerken hala bavulumu toplamaya çalışıyordum. Ardından belimde bir çift el hissetmiştim.
Taehyung bana sarılmıştı.

_ Jisoo?

_ Efendim Tae?

_ Neden bu kadar güzel kokuyorsun?

Sorduğu soru karşısında sadece gülmüştüm.

_ Peki sen neden bu kadar yakışıklısın Tae?

Bunu dedikten sonra o da gülmeye başlamıştı.

_ Tae hazırlandıysan aşağıya inelim mi?

Hala bana sarılıyordu. Sorduğum soruya mırıltılar çıkararak cevap vermişti.

Daha sonra ben de ona sarıldım. Şu an çok tatlı görünüyordu. Yavru bir kedi gibiydi.

LİSA'dan

Bugün kararlaştırdığımız gibi Namjoon'un yanına taşınacaktık. Bu yüzden bavulumu topluyordum. Bavulumu toplamayı bitirdikten sonra kalan küçük eşyaları da almıştım. Yani artık aşağıya inebilirdim.

Aşağıya indiğimde herkesin hazırlanmış beni beklediğini gördüm.
Daha sonra da malikaneden çıktık ve arabaya bindik.
Kale şehir dışındaydı. Yaklaşık 1saat sonra gelmiştik.

Kalenin kapısını çaldıktan sonra beklemeye başladık. Garip giyinimli biri açmıştı.

_ Buyrun?

Kapıyı açan kişinin dediği şey üzerine J-Hope konuşmaya başladı.

_ Beni hatırlamadınız mı?

Kapıyı açan kişi biraz afallamıştı. Ama bozuntuya vermemeye çalışarak cevap verdi.

_ Ahh evet hatırladım. Arkadaşınızı görmeye mi geldiniz?

Kimse cevap vermeyince ben konuşmaya başlamıştım.

_ Aslına bakarsanız buraya taşınmaya karar verdik.

Söylediğim şey üzerine şaşırmış gözlerle bana bakıyordu.

_ Geçin lütfen

Biraz düşündükten sonra bizi içeriye davet etmişti.
İçeriye girdiğimizde merdivenlerden çıkmaya başladık. Biraz daha yürüdükten sonra Namjoon'un yanına gelmiştik.
Namjoon bizi görünce şaşırmıştı.

_ Nasıl yani beni ziyarete mi geldiniz?

Bunu heyecanlı bir şekilde söylemişti.

_ Hayır. Buraya taşınmaya karar verdik.

Bunu söyledikten sonra bana bakmaya başlamıştı.

_ Lisa sonunda uyanmışsın. Çok sevindim.

_ Benim için hayatını feda ettin. Gerçekten çok özür dilerim.

_ Yapma Lisa. Sadece mutlu olmanız için yaptım. Önemli değil.

_ Teşekkür ederim. Senin sayende uyandım.

_ Rica ederim.

Bunu söyledikten sonra göz kırpmıştı.

_ Hadi ama hyung biz de burdayız. Bizimle neden ilgilenmiyorsun?