boss :: chanbaek

17

İyi okumalar♡

Bölüm @shelostinexo'nun çünkü çok seviyorum

*

"Bay Byun odasında mı?" Chanyeol, sabah uyandığında yanında Baekhyun'ı bulamamış, aradığında da cevaplayan olmamıştı.

İş saatinde şirkete gelip Minju'yla karşılaşınca ona selam bile vermeden Baekhyun'ı sormuştu.

Minju, surat asıp "Sana da günaydın," dedikten sonra "Değil, gelmedi bugün şirkete." dedikten sonra Chanyeol'un suratına bakmaya devam etti. Bir süre sessiz kaldıktan sonra tam Chanyeol bir şeyler söylemek için ağzını açtığı anda Hyunjae, ikilinin yanına gelmişti.

İkisine de 'Günaydın.' dedikten sonra Chanyeol gözlerini devirmiş, "Ben sizi yalnız bırakayım." diyerek ikisine de bakmadan yanlarından uzaklaşıp diğer çalışanların masalarının olduğu yere gitmişti.

Aralarında yakın olduğu bir tek  Danbi olduğundan onun masasının yanına gidip önündeki sandalyelerden birine oturarak kimsenin işine engel olmadan çekim saatini beklemeye başlamıştı.

*

Hyunjae ile aralarının bozuk olmasının az da olsa etkilediği gergin tanıtım çekiminden sonra Chanyeol, üzerini değiştirdikten sonra tekrar Baekhyun'ın odasının yanına gelmişti.

Öğlen arası gelmişti ve hala görememişti Baekhyun'ı.

Kapıya bakıp Minju'ya döndüğünde Minju da olumsuz anlamda başını sallayıp "Gelmedi, arayıp muhtemelen bugün gelemeyeceğini söyledi." demişti.

Chanyeol da merakla asansöre ilerlerken Baekhyun'ı aramıştı.

Telefon biraz çalıp açılmıştı, Chanyeol, telefonun açıldığını fark edince "Alo?" dediği anda Baekhyun karşıdan hızlıca, "İşim var şu an, sonra konuşalım mı?" dediğinde Chanyeol'un suratı düşmüş, asansöre binerken "Tamam." dedikten sonra telefonu kapatmıştı.

Neredeydi?

İşi neydi?

Merakına engel olamıyordu Chanyeol. Onunla aynı anda şirketten çıkan Danbi'yi görünce yanına gidip selam vermişti. Danbi de onu görünce, "Yemek yiyeceğim. Gelmek ister misin?" dedi. Chanyeol de yapacak bir işinin olmadığını düşünüp kabul etti.

Şirketin yakınlarındaki şık bir lokantaya girdiklerinde garson onları bahçede bir masaya götürmüştü. Danbi, hayranlıkla mekanı incelerken Chanyeol'un canı sıkkındı. Baekhyun'la sabahtan beri iletişim kuramamıştı, gerilmesine sebep oluyordu.

Garson gelip siparişleri aldığında Chanyeol, tuvalete gideceğini söyleyip kalkmıştı. İçeri girip tuvaleti ararken köşede bir masada oturan Baekhyun'ı görmüştü. Tek başına, elindeki telefonuyla vakit geçiriyordu.

Kaşları çatılmış bir şekilde o masaya doğru ilerlemeye başlamıştı. Masanın yanına geldiğinde sessiz kalıp Baekhyun'ın onu fark etmesini beklemişti.

Baekhyun da masaya düşen gölgeyle kafasını telefondan kaldırdığında Chanyeol'le göz göze gelmişti. Şaşkınca kaşları havaya kalkmış, "Chanyeol?" diye sormuştu. Chanyeol de ona bakarken "Ne işin var burada?" demişti Baekhyun.

"Sence açıklama yapması gereken kişi ben miyim?" demişti Chanyeol bu sefer. "Benim telefonlarıma cevap vermiyorsun, açınca da işim var diye geçiştiriyorsun ama burada tek başına elinde telefonlar vakit geçiriyorsun." diye gergince konuşmuştu.

"En azından bir mesaj atar insan, sabah da bir uyandırır insan. Hiç olmadı not bıraksaydın çıkıyorum diye." Kızmıştı Chanyeol. Karşısındaki Baekhyun'ın tepkisizliği karşısında daha da yükseliyordu. Bir süre sessiz kaldıktan sonra masaya bir kişi daha gelmişti.