20

2.1K 177 67
                                    

İyi okumalar

*

"Bay Byun, yeni ortaklıkla ilgili dosyaları tamamladım. Sadece imzalarınız eksik. İsterseniz Bay Kim'le bir toplantı ayarlayabilirim?" Baekhyun, masasındaki kağıtlara gömülüyken Minju'ya kısaca başını salladı onaylar şekilde.

"Boş olduğum en yakın güne koy." dedikten sonra yine aynı şekilde yüzüne bakmadan "Başka bir şey yoksa." dedi çıkması için.

Minju, başını sallayıp eğilerek selam verdi, "Hayır, Bay Byun." diyip odadan çıktı.

Baekhyun'un işi ciddi anlamda başından aşkındı ve bugün her şeyi bitirmeyi umuyordu.

Kağıt işlerini bitirince tasarımlarla ilgili de biraz çalışması gerekiyordu, oldukça boşlamıştı işlerini. Her gün gelip çok çalışıyordu tabii ama yeni sevgilisi hayatına girdiğinden beri eskisi gibi tam verimle çalışmamıştı hiç.

Yaptığı her işte aklına Chanyeol geliyor, çizdiği her tasarımda içinde Chanyeol'u düşünüyordu.

Yine aklına Chanyeol'un gelmeye başlamasıyla elindeki kalemi sertçe masaya çarptı, yüzünü ellerinin arasına alıp başını sıvazladı. Onu düşünmekten rahatsız ya da mutsuz değildi ama işini yapamıyordu, biraz izin vermesi gerekiyordu aklının ona.

Yerinden kalkıp odasındaki küçük buzdolabına doğru yürüdü, içinden soğuk suyu çıkarıp bardağına doldurarak kafasına dikti.

Kendine gel.

Kendini biraz daha iyi hissettiğinde bardağını biraz daha doldurup masasına döndü. Az önce masaya çarptığı kalemi sıkıca tutup kafasını toparlayıp işlerine tüm odağını vererek kağıtlarla ilgilenmeye geri döndü.

*

Baekhyun, gece 10'a kadar masasından esneme hareketleri hariç kalkmamış, herkes giderken odasına giren Minju'ya Chanyeol'e mesaiye kalacağını ve beklememesini iletmesini istemişti. Belki yine de gelir veda eder. diye düşünmüştü ama mesai bitiminden sonra da gelmemişti Chanyeol.

Böylesi daha iyi, dağılmadım hiç verimli oldu. diye kendi kendine düşünürken artık başının dayanılmayacak kadar kötü şekilde ağrımasıyla uyuşan bacaklarını biraz esnetip ayağa kalktı.

Birkaç esneme hareketi yaptıktan sonra masasında kalan birkaç kağıdı düzenleyip masasını topladı. Biraz yüksek kattaki penceresinden şehri izleyip koltuğunda asılı duran ceketini alıp eve, Chanyeol'a gitmek için ışığını kapatarak odadan çıktı.

Etrafına hiç bakmadan Minju'nun masasının önünden geçerken burnuna dolan parfüm kokusuyla kaşlarını çatıp masaya döndü.

Gözleri kapalı başını masadaki kollarına yaslamış Chanyeol'u görmek beklediği en son şeylerden biriydi.

Şaşkınca Chanyeol'e yaklaşıp bir elini Chanyeol'un başına koyup biraz okşadı.

Chanyeol, kafasındaki hareketlerle gözlerini aralayıp bir anda irkilerek kafasını kaldırdı. Baekhyun'u görünce yüzüne ince bir gülüş yerleştirip sevgilisini belinden kavrayarak önündeki masaya oturttu.

Oturmasıyla yere dökülen birkaç şeye bakıp ikisi de kısık sesle gülerken Chanyeol, başını önünde masaya oturttuğu bedenin göğsüne yaslayıp uykusunu açmaya çalıştı.

"Neden gitmedin?" dedi Baekhyun Chanyeol'un ensesiyle oynarken.

"Neden yemek yemedin?" diye sorusuna karşılık verdi Baekhyun'un. Baekhyun, görmediğini bildiği halde gülümseyip cevap vermemekle yetindi.

boss :: chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin