Yazar'dan devam;
İki grup üyeleri de stresle bekliyordu. Sadece bekliyorlardı.
"Toparlanamayacağız gibi geliyor."
Dedi Lisa üzgün bir ifadeyle. Devam etti.
"Gözüm de akıtacak gözyaşı kalmadı."
"Bu durum da yapacağımız tek şey sakin olmak Lisa. Yapacağımız tek şey bu."
"Sikeyim. Herkes aynı şeyi diyor zaten. Şuan o ameliyathane de değer verdiğimiz iki kişi var. Nasıl sakin olalım? Saatler sonra olacak senaryoyu düşünmek bile istemiyorum."
"İyi olacaklar. İkisi de yeni bir hayata başlayacaklar."
"Umarım."
Oldukları yere birisi girmişti. Bu Lee Ji Eun'du. Ji Eun ise eski birisiydi. Kook'un arkadaşı(!) ve diğerlerinin ise düşmanı diyebiliriz. Çünkü Jennienin Kookdan ayrılmasının sebebi Ji Eun'un haber vermeden Kook'un evine girmesiydi. Jennie zaten o günden sonra patlamıştı. Ji Eun'dan o zamanlar da ölesiye nefret ediyordu. O gün de onu kendi evin de görmesi ile diğer günün akşamı Kook'dan ayrılmıştı. Jennie Ji Eun ile Kookun arasın da bir şey olabileceğini tahmin etti. Zaten deli gibi momentları ve shipleyenleri vardı. Jungkook da Ji Eun'u seviyordu. Jennie hayatına girdikten sonra gözü ondan başkasını görmedi. Kook Jennieye arkadaşlarken Ji Eun'a sadece basit bir hoşlantı yaşadığını söylemişti. Ve o gün yani Ji Eunun evine geldiği gün aklına geldi ve araların da birşey olabilir mi düşüncesini daha çok destekledi.
Kimse Ji Eun'un buraya gelmesine anlam veremedi. Ji Eun'un burada olmasına ilk Seok Jin karşı çıktı.
"Senin burada ne işin var? Hangi yüzle gelebiliyorsun?"
"Gelmeye hakkım var tabiki. Kook benim-"
"O senin ne arkadaşın ne başka bir şeyin. Şimdi buradan defolup git."
"Kook yerine de mi karar vermeye başladın? İki gün öncesine kadar konuşuyorduk. Bu bizim arkadaş olduğumuz anlamına gelir ve bu seni hiç alakadar etmez."
Rose sessiz bir şekilde söylendi.
"Şu kız gitsin, elimden bir kaza çıkacak."
"Hepiniz bana düşman kesilmişsiniz bakıyorum da?"
"Düşman olmayalım da ne olalım lan seninle sürtük!"
"Bu kadar abartmayın. Alt üstü hastaneye geçmiş olsuna geldim."
"Gelme! Mümkünse gelme."
"İyi. Ben Gguk-ah'a mesaj atarım."
"Gguk-ah mı dedin sen? Ben bunu yolarım. Tutmayın beni."
Rose Ji Eun'un üstüne yürüyüp saçlarından tuttu. Ji Eun çıplık atıp kurtarmaya çalıştı. Haketmişti. Çünkü Gguk-ah Jennieye özel bir ifadeydi.
"Bıraksana be!"
"Dur sen! Bu hastaneden bir çıkalım o zaman görüşeceğiz. Laflarımla ezeceğim kızım seni!"
O sırada diğerleri Chaeyoung'u durdurmaya çalışıyordu. En sonunda ayırmışlardı.
"Bir daha Kookla ilgili birşey söylemeye yeltenirsen o dilini keser köpeklere yem ederim anladın mı?!"
Ji Eun korkmamışa benziyordu. Bu kız hiçbir zaman uslanmayacaktı.
Ji Eun pes edip hastaneyi terk etmişti. Chaeyoung'u ilk defa böyle görüyorlardı ve şaşkınlardı. Rose humanist bir kızdı, ama Ji Eun'a bugünden itibaren kin besliyordu.