Medya :D???
2 Gün Sonra;
Jennie biraz daha toparlanmıştı ve oda da küçük adımlar atabiliyordu. Bugün ise Dr. Now Jennie'ye güvensizlik için ne yapacağını söyleyecekti. Bu lanet duygunun bir an önce gitmesini istiyordu vücudundan.
Yoğum bakımdan yeni çıkmıştı ve normal odaya alınmıştı. Üstelik odası Kook'un odası ile yan yanaydı. Bazen kaçamak yapıp çaktırmadan oraya gidiyordu. Ve şuan da bunu yapacaktı. Koltukta uyuyan Jisoo ve Junmyeon'a çaktırmadan odadan çıkmıştı.
Kook'un odasının kapı kulpunu eline alıp çevirdi. İçeri girdiğin de şınav çeken bir Jungkook görmesi bir oldu.
"Bitch, wtf?"
"Yalnız bu çok havalıydı. Etkilendim."
"Kook.kalk.şuradan.yoksa.ben.kalpten.gideceğim."
Jungkook yerden kalkmıştı. Ve Ninisinin yanına gitti. Eliyle belini kavradı.
"Bakıyorum sen de yürüyorsun."
"Özürlü değilim. Yürümeyi doğuştan biliyorum. "
"Nasıl hissediyorsun?"
"İyi."
Tam da iyi hissetmiyordu. Hissediyordu. Ama o lanet güvensizlik hala etkisindeydi.
"Benimle yatmaya ne dersin?"
"Yatmaktan başka yaptığım bir şey yok. Hadi bahçeye inelim."
"Kendini yoruyorsun, farkında mısın?"
"Asıl yatarken yoruluyorum. Şimdi bahçeye inelim bu lanet hastane koridorların da durmak istemiyorum."
"Aç mısın?"
"Kahvaltı yaptım ama biraz daha yemek istiyorum."
"Baklavalarına veda et."
"Onlar çoktan yok oldu. Artık şekerparelerim ile mutluyum."
Kook, Jennie'nin bu dediğine gülmüştü. Parmaklarını birbirlerine kenetleyip odadan çıktılar. Bahçe'ye geldiklerin de bir bank'a oturdular. Sabah'ın körü olduğu için soğuktu hava. Kook, Jennie'yi kendine çekmişti. Jennie de Kook beline sarılarak kafasını göğsüne koymuştu. Jennie konuşmaya başladı.
"Ji Eun'u hastaneden çıkınca öldüreceğim."
"Ne oldu ki?"
"Hastane'ye gelmiş. Üstüne üstlük sana' Gguk-ah' şeklinde hitap etmiş."
"Odama gelmedi."
"Gelseydi bir de!"
"Onu kıskanmana gerek yok. Eski de kalmış bir arkadaşlık sadece."
"Elim de değil."
"Bir şey itiraf edeyim mi?"
"Et."
"Ben de seni Jonginden kıskanıyorum. Hatta sürekli seni arıyor, ben de duvardan dinliyorum. Bak anlarım geçmiş olsun olarak ararsın, ama bir gün de 855354265 kez aramakta ne biliyim."
Jennie Kook'un bu dediklerine sadece gülüyordu.
"Gülmesene!"
"Jongin'in eskiden beri en yakın arkadaşım olduğunu biliyorsun."
"O çocuk şey gibi..."
"Ney?"
"Çok çapkın."
Jennie bu dediğine yine gülmüştü.
"Kabul edelim, ikimiz de kıskancın önde gidenleriyiz."
"İnkar edemem."
Bir süre daha böyle böyle durduktan sonra artık havanın çok soğuk olduğunu farkedip kalktılar. Oradan kafeterya'ya gidip kendilerine tost alıp yediler.
Kook kendi odasına girmişti. Jennie'nin odasının önünde ise Dr. Now ile karşılaştı.
İçeri geçtiler, Junmyeon ve Jisoo kahvaltı etmeye gitmişlerdi belli ki. Jennie yatağının üstüne oturdu, Dr. Now da ayak üstü yapacaklarını anlatmaya başladı.
"Jungkook ile daha yeni kavuştuğunuzdan haberim var. Ve şuan söyleyeceğim şeyler yani senin de yapman gereken şeyler seni üzecek."
"Lütfen anlatın. Hazırım ben."
"Bir kaç aylığına, belki de bir kaç yıllığına herşeyden uzaklaşmalısın. Abinden, grup üyelerinden, Jungkookdan hatta ülkeden bile. Sana iyi gelecek şey sadece bu, Jennie. Hastaneden ayrıldıktan 2 hafta sonra falan başka bir ülkeye gitmelisin. Hatta eğer başka ülkeye gittiğin de diğerlerinin telefonlarını açmamalısın, onlarla iletişime geçmemelisin. Eğer geçersen bu senin için en zorlu dönemlerinden olur. "
"Tek tedavi bu olamaz. Değil mi?"
"Maalesef, bu yeni bir hastalık türü olduğu için fazla bir tedavi üretilemedi."
"Peki."
Dr. Now odadan çıkar çıkmaz gözyaşlarını salmıştı. Hayatının bir parçası olan ailesini bırakıp başka bir ülkeye taşınma düşüncesi onu ürkütüyordu. Onlarsız tek bir günü bile iyi geçmiyorken, aylarca nasıl başka bir ülke de tek kalacaktı.
Üzülecekti ama düzelecekti de. Güvensizliği her dakika daha çok artıyordu. Bu onu daha çok üzmekten başka hiçbir şey'e yaramıyordu. Bu yüzden Fransa'ya gidecekti.
Sad episode :( 🐰♥️😿
