Alex, ile ona sarılmış bir halde her şeyi unutmuşken , birdenbire başka bir bilinmeyenin bize doğru yaklaştığını fark ettik. Gizemli bir cisimle her an çarpışıp, buradaki yolculuğumuzun sonuna gelebilirdik. Gezegenin içindeki herkes şu anda panik halindeydi. Çok korkuyorduk. Ne yapacağımızı bilemiyorduk.
Herkes panikle oradan oraya koştururken, ilk lafı kocam aldı.
"Hey öncelikle sakin olun. Ve şimdi hepiniz beni dinleyin. Öyle oradan, oraya deli gibi koşmanız hiç bir işe yaramayacak. Bundan önceki düşmanı nasıl yendiysek, bu yaklaşmakta olan cismin de, bizi engellemesine asla izin vermeyip, mücadele edeceğiz. Şimdi bana iyi bir sürücü lazım, en az yedi kişi istiyorum, yapabilirim, kullanabilirim diyenler, hemen yanıma gelsin". " Bravo Alex," dedim içimden. Daima mücadele ediyor, asla pes etmiyor, uzay gemisinin içini çok iyi yönetiyordu, kocam. Bir diğer iyi özelliği ise, insanları umutsuzluktan, umuda sevk etmesiydi ki, bunu da herkes yapamazdı. Başaramazdı. Onunla gurur duyuyordum. Ve onunla gurur duyacağım çok fazla özellik vardı. Sıcak ,iyi kalbi dışında, o çok başarılı bir savaşçıydı. Onun bu yönünü de, oldukça taktir ediyordum. Herkes panik halinde Alex'in, dediklerini uygulamaya başladı. Burada zaman kavramı olmasa da, bunu biliyorduk, geçen yılları, burada da hissediyorduk. Bunca geçen yıldan sonra hayatta kalmayı hak ediyorduk.
Hepimiz buradaki herkes bunu hak ediyordu. Burada sahte insan yoktu. Sadece sevgi, dürüstlük, ve de özgürlük vardı. Bu değerlerin olduğu bir gezegen de, yaşamaya değerdi. Ve sırf bu nedenlerden dolayı bile, mücadele etmeli, hayatta kalmalıydık. Çünkü burada sahtelikten uzakta, güzel, huzurlu, bir yaşamımız vardı. Bunun bozulmasını istemiyorduk. Dünyadaki kötülük bu gezegen de yoktu.
Ve asla olmayacaktı, da.
O yüzden başarmalıydık. Başarmak zorundaydık. Başarısız olma ihtimalini düşünmek bile istemiyordum. Bunun düşüncesi bile, şu anda beni korkutmaya yetiyordu. Hayatta bazı düşünceler vardı, düşüncesi bile güzeldi, birde tam tersi olan düşünceler vardı, bunun düşüncesi bile korkunçtu.
Tüyler ürpertici kadar korkunç... gerçekler... zinciriydi bunlar.
bu uzay gemisinde bir çok macera, olay yaşamıştım. İyi şeyler yaşadığım gibi, kötü olaylarla da karşılaşmıştım. Aldığım en büyük ders ise , insanın korkularıyla yüzleşmesi gerektiğiydi.
ben burada korkularımla da ,yüzleşmiştim.
bunu başarmıştım.
zor olsa da.
ve asla pes etmemek gerektiğini de, kocam Alex'den, öğrenmiştim. Hayat böyleydi. Acı dolu olduğu kadar aynı zamanda öğreticiydi, de. Zamanla öğreniyorduk, bazı şeyleri, hayatı...
zaman bizlere gösteriyordu.
zamanla... ayrıca kavrıyorduk bazı acı gerçekleri...
yaşamın zalimliğini...
insanlar hakkında dünyadayken de, yanılmamıştı, kimi hayatına girerdi, kimiyse çıkardı.
bu böyleydi, ve devam eder giderdi. Uzayda da, böyle olmuştu.
bir şey değişmemişti.
başka gezegenler de, de aslında işler böyle işleyebiliyordu. Tıpkı dünyadaki gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EVRENDE YALNIZ DEĞİLİZ SINIRSIZ EVREN
Science FictionBir bilimkurgu-fantastik - aşk, tutku hikayesi