BÜYÜK SAVAŞ

39 17 21
                                    


Yaklaşıyorlar.   

"İşte  düşmanlarımız nihayet yüzünü  gösterdi,  dedi, " uzaylı.

"Pislikler diyerek  karşılık  verdi, "robot. Yılan  ise  şaşkınlıkla  olayları takip  etmeye devam  ediyordu. Şu  anda  uzay  gemisinin  içindeki  herkes  heyecanla  olacakları  beklemeye  başlamışlardı.  Kimi  şaşkındı, kimi  umutsuzdu,  kimiyse  korkuyordu,  bazılarıysa  ne  olacaksa  olsun  artık, öleceksek  de ölelim, ne  yapalım  yani?  der  gibiydi. Bende  korkanlardandım.  Berk,  bunu  anlamış  olacaktı  ki,  birden  bana  sıkıca  sarıldı.

"Merhabalar.  Kimleri  görüyorum,  diyerek " geminin  içinden  indi,  siyahlara  bürünmüş  şeytan  adam. Alex,  nasıl ki,  bu  gezegenin  yöneticisi  hakimiyse, bu  şeytan  adam  da  diğer  geminin  yöneticisi  hakimiydi. İkisinin  de görevi  birdi. Tek  fark  birinin  iyi,  diğerininse kötü  olmasıydı. İyilerin  hakimi,  ve  kötülerin  hakimi işte,  şimdi  yüz  yüze  gelmişlerdi.

Artık  yüzleşme  zamanıydı.  Kaçış  yoktu.  Büyük  savaş  ve hesaplaşma  vakti  gelmişti. Şeytan  adamın inanılmaz  itici  bir kahkahası  vardı,  ve  bu  şu  anda geminin içindeki  herkesi sinir  ediyordu.

"Öleceksin  seni pislik  dedi " Alex.

"Ben  mi?  asıl  sen  öleceksin  seni  geri  zekalı.  Hakkınızdaki  her  şeyi  biliyorum.  Epeydir  sizi  uzaktan  takip  ediyoruz.  Gizli  kameramızla. Fena  değilsiniz  tabi,  ama, biz  sizden  daha  güçlüyüz.  Ve  biz  huzura  ulaşacağız,  sizlerse  birazdan burada  öleceksiniz. Bence  son  dakikalarınızın tadını çıkarın. Ve anılarınızla,  burada yaşadıklarınızı  son  kez hatırlayarak, birbirinize hoşçakal  diyin. Evet  kötü  biriyim,  ama,  size  son  kez  birbirinize  sarılmanız  için beş  dakika  veriyorum.  Bakın  size  büyük  iyilik yapıyorum,  aslında".

"Bence  direk  bitir  işini Carlos,  dedi, "timsah. Şeytan  adamın  adı  Carlosmuş,  dedim  içimden  olayları  izlerken.

"Sen  benim  işime  karışma,  kapa çeneni diyerek  arkadaşını  azarladı, " Carlos.

"Peki  efendim,  diyerek  sustu,  timsah".

"Evet  nerede  kalmıştık?".

"Biz  ölmeyeceğiz, seni  yeneceğiz, ölen  sen  olacaksın,  diyerek  bağırdı, Alex".

"Bu  bağırmaların  hiç  bir  işe  yaramıyor. Birazdan  hiç  doğmamış olmayı  dileyeceksin  seni  orospu çocuğu. Seni işkence  ederek öldüreceğim,  diğer  herkesin  ise  işini  tek  hamlede bitireceğim. Hiç uğraşamam  valla,  diyerek birden  bakışlarını bana  doğru dikti, şeytan  adam. bense  bu  esnada  Berk'e,  daha  bir  sıkı  sarılmıştım. Çok  korkuyordum. Korkma,  diye  kulağıma  fısıldadı,  Berk.  Bunun  üstesinden  geleceğiz,  bebeğim,  seni  çok  seviyorum,  dedi,  bana. Sözcükleri  her  ne  kadar  bana  güven  verse  de,  içimdeki  o  büyük  korkuyu  atamıyor,  birazdan  öleceğimi  iliklerime  kadar  hissediyordum. Bu  şeytan  adam  çok güçlü  olmalıydı.Böyle  düşünüyordum.

"Hey  sen  fıstık"  dedi  bana. Bunu  duyan Berk, bir  anda  sinirlendi,ve  gerildi.

"Kız  arkadaşımla  bu  şekilde  konuşamazsın sen,  aşağılık  herif  diyerek bağırdı"  Berk.  Bense  bu  esnada  "Berk, lütfen"  diyerek  sevgilimin  kolundan  tuttum.  Bu  canavarın  sevgilimi şu  anda  öldürmesinden  çok  korkuyordum.  Şeytan  adam  ise  bu  esnada  kahkahalarla gülmeye  başladı.  Şu  anda  oldukça  sinir  bozucuydu.  Berk,  ise  oldukça  sinirli  görünüyordu.

EVRENDE  YALNIZ  DEĞİLİZ  SINIRSIZ  EVRENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin