Alex'in, kolları arasındayken uyuyakalmıştım. Birden uyandım. Burada her ne kadar zaman kavramı olmasa da, ortalık derin bir sessizliğe bürünmüştü. Herkes uyuyordu. Alex'de, uyuyordu. Kocama baktım. Onu bazen uyurken izlerdim. Şu anda çok tatlı görünüyor, derin uyuyordu. Üzerini örttüm. Çünkü içerisi soğuktu. Biraz kahve içtim. Not defterimi alıp, o gün yaşadıklarımı yazdım. Normalde bu denli sık uyanmazdım, ancak bu ara bunu yaşıyordum.
Kocamı Alex'i, çok seviyordum.
Dünyalar kadar. Aynı şekilde onunda beni çok sevdiğini biliyordum.
Ölesiye.
Güzel, tutkulu bir aşk yaşıyorduk. İçimden sürekli olarak bu büyünün bozulmaması için dua ediyordum.
Aşka dair olan inancımı dünyadayken de asla yitirmemiştim.
Pes etmemiştim.
Hayatta kalmış, mücadele etmiş, tutunmuştum.
Bunları düşünürken birdenbire bir ışık geldi. Dev kırmızı ışık bütün gezegenin içini kapsamıştı.
Yok olduk...
HUZUR
"Sevgilim uyandın mı?".
Gözlerimi açtığımda karşımda kocam vardı.
"Alex ne oldu? öldük sandım".
"Merak etme ölmedik sadece gezegendeki yolculuğumuzun sonuna geldik. Başardık sevgilim huzura vardık, burada sonsuza kadar yaşayacağız ölümsüzlüğü de elde ettik, düşmanları da yendik. Etrafına bir baksana". Etrafa baktığımda şaşkındım. Çok güzeldi. her yer yemyeşildi. Herkes buradaydı. Ve farklı canlılar daha yeniden doğuyordu.
Burada yaşam yeniden ve yeniden doğuyordu.
Ve yeniden hayat buluyordu.
Durmadan.
Huzurdaydık.
Sadece sevginin, barışın, ötekileştirmenin, kötülüğün olmadığı bir yerdeydik.
Dünya değildi, burası.
Bir gezegen de değildi.
Burası çok daha farklıydı.
Özeldi.
Ve de güzeldi.
Ve herkes özgürdü.
Yaşayan bütün canlılar. Burada ırk da yoktu, cins de. Herkes canlıydı.
Birbirine saygılıydı.
"cennet mi burası?".
"belki de".
" tıpkı rüya gibi".
"öyle ve sende bu güzel rüyanın, dünyanın bir parçasısın benim parçamsın, her şeyimsin".
"ah Alex".
"başaracağımızı biliyordum".
"nasıl".
"içimizdeki sevgiden bebeğim".
"öp beni".
Öpüştük. Tutkuyla.
Güneş bu esnada "aşk ne kadar güzel bir şey, sevgi de öyle " diyordu.
Alex'e, çok şey borçluyum. O olmasaydı ben şimdi bir ölüydüm. O hayatımı değiştirmişti. Beni ölümden kurtarmış, korumuştu. İlk kocamın ölümünden sonra beni hayata tutan , aşka yeniden inanmamı sağlayan, beni bu zorlu yolculukta teselli eden o olmuştu. Beni asla bırakmamıştı. Eğer bıraksaydı ben bir yaşayan ölüden farksızdım.
O benim her şeyimdi.
Onca güzel kadın içinden beni seçmişti. O sadece popüler, zengin bir erkek değildi, onun çok iyi bir kalbi vardı.
Ve onun o güzel kalbi daima benim en büyük servetim olmuştu.
Başarmıştık.
Huzura varmıştık.
Daha dün seyahat ettiğimiz gezegendeki yolculuğumuz bile bin asır öncesinde kalmıştı.
Artık yaşam sadece bulunduğumuz yerdeydi.
Sonsuza kadar.
Sadece Ben ve Alex.
Asla pes etme...
Huzura vardık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EVRENDE YALNIZ DEĞİLİZ SINIRSIZ EVREN
Science FictionBir bilimkurgu-fantastik - aşk, tutku hikayesi