40

441 41 4
                                    

 "Sarp! Misafirlere bir hoş geldin de en azından." dedi annem kapımdan. "Birkaç gündür çok çalışıyorsun zaten."

Günlüğü bulduğumdan beri odamdan çıkmamam aileme ders çalıştığım izlenimini vermişti, ben de düzeltmemiştim.

Kaldığım sayfaya ayraç koyup masamın altına sakladım günlüğü, hala başkalarının görmesini istemiyordum. Günlük sahibi ve benim minik sırrımızdı bu, hatta günlük sahibinin bile bilmediği bir sır.

Salona geçip tanımadığım misafirlerimizi tek tek dolaştım, iki yerine üç yanak tokuşturan teyzenin sinir olmuş bakışlarına katlandım ve mutfağa geçtim.

Annem mutfakta tatlı tabakları hazırlıyordu, kendim için dolu bir tane de ben yaptım.

Tabağımı odama götürürken annem söyleniyordu, oysa bence yüzümü gösterdiğime şükretmeliydi.

Yeniden odama girip yatağıma uzandım, bir süre günlüğe devam etmeyecektim.

Onun yerine, birkaç sayfa okudukça mola verip sahibi hayal ettiğim zamanlardan birine başlayacaktım.

Onu hala merak ediyordum, artık Ayça olmadığına da emindim.

Kemal hocaya gidip favori öğrencilerini bile sormuştum, Burçin verdiği isimlerdendi.

Tıp seçmesi dışında her şey sahibe uyuyordu.

Bir şekilde ona ulaşmam gerekiyordu, ama aynı şehirde bile değildik.

Aniden, aklıma bir fikir geldi.

Telefonumu alıp arkadaşıma Okul Ankara'ya üniversite gezisi yapacak mı? diye mesaj atarken, heyecandan yerimde duramıyordum.

Sine 1k olmuş yeyy

Bu da listelerde geriye düşmekle falan meşgul ne yapsın .-.

İyi okumalar.

Trans GünlükleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin