Selamsss
Bölümü yazar ağzından yazdım belki güzel olmamış olabilir 😔
Yine de yorum yapıp beğenirseniz sevinirim 😇
İyi okumalar...
________
İki kişi ruh eşiyse şayet, kaderleri birdir. Sürekli yolları kesişir, hiç olmayacak yerlerde karşılaşmaya başlarlar. Taehyung ve Jungkook'un sebepsiz karşılaşmalarının sebebi buydu.
Ruh eşi olmaları.
İki ruh eşi birbirini bulunca kurtları uyanır ve birbirlerine çekilirler. Bu ana şahit olmak değişik hissettirir. Jungkook şu an tanıklık ettiği an için şaşkındı. Kırmızı ve mavi hareler birbirlerinden ayrılmazken, ortamda yeni uyanan iki kurdun feromonları hissediliyordu.
Jungkook ve eşi karşılarındaki iki bedene bakarken, Namjoon'un kırmızı gözleri, omegasının gözlerinden ayrılmazken, kolundan tutarak onu ve kendisini bir şey demeden evden çıkarmıştı. Ortama aniden düşen sessizlik ise, ikiliyi kendine getirmişti.
Taehyung, bir şey demeden adımlarını mutfağa yönlendirmiş ve mutfağa girmeden önce duraksayarak, omzunun üzerinden, üzerinde hala bornoz bulunan omegasına bakmıştı. "Aç mısın?" Az önce olanlardan ötürü şaşkın olan Jungkook irkilerek Taehyung'a dönmüş ve olumsuz anlamda başını sallamıştı. Kendini aç hissetmiyor, aksine midesi hiçbir şeyi almak istemiyordu.
Taehyung kafasını sallayarak tamamen mutfağa girmiş, Jungkook ise merdivenlerden çıkarak, üzerine Taehyung'un ona verdiği pijamaları giymek üzere odasına yönelmişti. Boydan aynanın önünden geçerken gördüğü bedeni ile duraksamış ve duş almadığı aklına dolmuştu. Böylelikle adımları odasında bulunan banyoya yönelmiş, kısaca sıcak bir duş alarak çıkmıştı.
Kızgınlıktan yeni çıktığı için biraz yorgun hissediyordu. Bu yüzden uyuşuk hareketler ile üzerini giyinmiş ve odadan çıkarak merdivenlerden inmişti. Salona bir sessizlik hakimdi. Taehyung koltuklardan birine kurulmuş, ortada bulunan cam masaya koyduğu dosyaları inceliyordu. Kemikli gözlükleri yüzünü süslerken, oldukça ciddi durduğu için Jungkook onu rahatsız etmeyerek, mutfağa yönelmiş ve su içerek tekrar odasına çıkmıştı. Onun da Taehyung gibi şirket dosyalarıyla ilgilenmesi gerekiyordu. Şayet ingilenmezse annesinin yapacaklarından korkuyordu. Çünkü Bayan Jeon, iş konusunda oldukça katıydı.
Seokjin'in getirdiği dosyaları çantadan çıkarmış ve çalışma masasına koyarak, sandalyeye oturmuştu. Sıkıcı dosyaları incelerken, imza atılması gereken yerleri imzalıyor, beğenmediği maddeleri karalayarak siliyordu. Dosyalarla ilgilenirken, oldukça daldığı için birden açılan kapıyla yerinde sıçrayarak, kapıyı açan bedene döndü. Taehyung merdivenlerden koşarak çıktığı için nefes nefese Jungkook'a bakarken, az önce telefonda aldığı haberi ona söylemek için dudaklarını aralamıştı. "Annem ve babam, buraya geliyorlarmış."
Bundan sonra olanlar oldukça hızlıydı. Jungkook panikle oturduğu yerden kalkmış ve giyinecek kıyafeti olmadığı için kapıda duran bedenin yanından koşarak geçmiş ve onun odasına girmişti. Burada kendi kıyafetleri olmadığı için mecbur olarak Taehyung'dan giyinecekti.
Taehyung koşarak yanından geçen bedenin arkasından giderek, kendi odasının pervazına yaslanmış ve dolabını karıştırıp, kıyafet arayan bedeni izlemeye başlamıştı.
Jungkook katlı kıyafetleri hızla karıştırırken üzerine doğru düzgün uyacak bir kıyafet arıyordu, lakin bu kıyafetler onun bedeni için büyüktü. Bu yüzden dudak büzerek arkasını dönmüş ve Taehyung'a hitaben konuşmuştu. "Giyinecek kıyafetim yok. Seninkiler ise çok büyük." Taehyung omuz silkerek omegasının bedenine bakmıştı. "Sen çok küçüksün, kıyafetler büyük değil." Jungkook ise gözlerini devirmiş ve kendini sırt üstü yatağa bırakarak gözlerini kapatmıştı. "O zaman gelmiyorum aşağı. Annenler gelince evde yok dersin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Omega | Taekook
Fanfiction°Omegaverse° Jeon Jungkook, alfalardan nefret ediyordu... [My Series #2]