My Omega | Taekook

19

Merhabalarrr

Zar zor tamamladığım bir bölümle geldim. Kaç gündür nasıl tamamlasam diye düşünüyorum ve biraz da yazma isteği yok işte. Bu yüzden beğenmezseniz anlarım :(

Öhm neyseee

İyi okumalar...

___

"Bu kadar boya fazla değil mi?"

Esmer beden alnına taktığı bandanasıyla saçlarını uzaklaştırmış, kendine kolaylık sağlamıştı. Üzerinde bulunan kot tulum ise Jungkook tarafından -boya yapmak için özel- seçilen kıyafetti. Eli belinde renk renk boyalara bakarken boş odanın ortasında dikiliyordu.

Yerde parkeler kirlenmesin diye serdikleri şeffaf poşet gibi bir şey vardı ve her adımında ses çıkartıyordu.

"Geldim!" Diyerek odaya giren bedene bakışlarını çevirmiş ve kalbi teklemişti. Kendi gibi kot bir tulum giymiş, bir askısını ise serbest bırakıp beyaz tişörtünün üzerine düşmesini sağlamıştı. Kıvırcık tutamları alnını süslerken tulumdan bile belli olan çıkık karnı ile tatlı görünüyordu.

Esmer beden ışıltılı gözleri ile eşine bakarken ona doğru adımlamış ve hamile bedeni kolları arasına almıştı. "Bebeğim benim," demişti kıvırcık tutamlara bir öpücük kondurup kokusunu içine çekerken. Tanrı şahit ki dünyada ki en güzel kokuya sahipti. "çok güzelsin."

Beyaz tenli kendisine sarılan bedene daha da sırnaşmış ve kafasını göğsüne sürmüştü. "Biliyorum," demişti bilmiş bir sesle, ardından dudaklarını büzerek kafasını kaldırmış ve parlak gözlere bakmıştı. "her gün söylüyorsun bunu."

"Çok mütevazisin." Diyerek burnunu beyaz tenlinin burnuna sürtmüş ve kıkırtısının boş odanın içinde yayılmasını sağlamıştı.

"Böyle durmaya devam edersek akşam olacak." Demişti Jungkook boş odaya bakarken "Bir an önce başlayalım." Ardından boya kovalarından birine ilerlemiş ve kapağını açarak mor renginin görünmesini sağlamıştı.

Taehyung merakla ne yapacağını beklerken Tanrı şahit bir anda ellerini boyanın içine sokmasını beklemiyordu. Şaşkınlıkla beyaz tenliyi izlerken Jungkook istifini bozmadan gülümseyerek beyaz duvara ilerlemiş ve ellerini bastırarak geri çekmişti. Duvarda ki mor el izine bakarken memnun gülümsemesi yüzüne yayılmış ve eşine dönmüştü. "İşte böyle yapacağız." Demişti odanın duvarlarını gösterirken "Bütün duvarlar bizim el izimizle dolacak."

"Hadi sen de dene!" neşeyle başka bir boya kovasına ilerlemişti. Duvarları renk renk el izleriyle süslemek için oldukça hevesli görünüyordu.

Taehyung el mahkum ilerlediği boya kovasının kapağını açarak elini daldırmış ve eşinin el izinin yanına bastırarak geri çekmişti. Ortaya çıkan görüntü ise oldukça tatlıydı. Çünkü el izinin yanında kalan eşinin el izi kendisininkine kıyasla küçücük duruyordu.

"Şu kısmı boş bırakalım." Demişti birden Jungkook. Kendi el izlerinin kapsadığı duvarda ki belirgin boşluğu gösteriyordu. "Kızımız da kendi el izini koyar oraya."

Taehyung kocaman gülümsedi. Tanrı şahit şu an dünyada ki en mutlu insan olabilirdi. Bir an önce kızlarını kollarına almak istiyordu. "Çok güzel olur."

Taehyung dikkatle renk renk el izlerini duvara bırakırken bir anda burnuna dokunan parmakla bakışlarını kendisine gülen bedene çevirmişti. Parmaklarını süsleyen kırmızı boyayla gülüyordu. "Artık bir palyaçosun." Demişti esmer bedenin burnuna bakarken.

Taehyung ise intikamını almak için beyaz tenlinin üzerine yürürken, Jungkook geri geri yürüyor ve gülüşü odaya yayılıyordu. "Gel bakayım sen buraya. Göstereyim palyaço nasıl yapılırmış." Jungkook boş duvara yaslanan sırtı ile köşeye sıkışmış ve esmer beden ile duvar arasında kalmıştı.