15

22.3K 1.6K 902
                                    

Oy ve yorumlarınızı seviyorum 😈

İyi okumalar...

_

Hava soğuk lakin olduğum kollar sıcacıktı. Dışarıda esen rüzgarın ıslığı kulağıma dolarken, arkamdan sıkıca sarılıp, elini karnımda tutup hafif okşayan beden mayışmamı sağlıyordu. Ensemde hissettiğim düzenli nefesleri tenimi ürpertirken hiç kalkmak istemiyordum şu an huzurlu olduğum yerden. Lakin acıkan ve hafif guruldayan midem bu anı bekliyormuş gibiydi.

Yavaşça yataktan çıkıp arkamı dönünce Taehyung'un huzursuzca kaşlarını çattığını ve boş kısmı yokladığını görmemle yüzüme engel olamadığım bir gülümseme yayılmıştı. Öncelik olarak yastığımı kolları arasına vermiş ve sıkıca sarılıp kafasını gömmesi ve derin bir nefes almasıyla kıkırdamıştım. Şu an çok tatlı göründüğü bir gerçekti.

Hızlı gelişimden dolayı fazla belli olmasa da minicik çıkıklaşan karnımı okşayarak odadan çıkmış ve merdivenlerden inerek mutfağa girmiştim. Aç kurt gibi -ki bu hiç ama hiç mecazi değildi- dolaba gömülmüş, ne varsa tezgaha dizmeye başlamıştım. Kendimce ne yapmam gerektiğini düşünürken ise ani gelen mide bulanmasıyla hızlı adımlarla banyoya koşmuştum. Klozetin kapağını açarak dün yediklerimi boşaltırken ağzıma gelen acı tat ile yüzümü buruşturmuştum. Tamam, kusmaktan nefret ettiğim bir gerçekti.

Boşalan midem ile rahat bir nefes almış, ardından sifonu çekerek iğrençliğin akarak gidişine bakmıştım. Aynadan kusmamdan ötürü sulanan gözlerime bakarak iç çekmiş ve ağzımda bulunan iğrenç tattan kurtulmak için dişlerimi fırçalamış, elimi yüzümü yıkayarak kendime gelmiştim.

Elim midemi bulmuş hafif okşarken biraz da olsun rahatlayarak banyo kapısını aralamıştım. Lakin kapının önünde kollarını kavuşturarak uykulu bir şekilde bana bakan bedeni görünce korkmama engel olamadım. Uykulu bakışları yüzümü turlarken derin bir nefes vererek beni kollarının arasına çekmiş, sırtımı sıvazlamaya başlamıştı.

"Beni neden uyandırmadın?" Sesi yeni uyandığını belli eder bir biçimde boğuk ve kalındı. Şakağıma bastırdığı dudakları ile iç çekerek gözlerimi kapamıştım.

"Sadece kahvaltı hazırladıktan sonra uyandırmak istemiştim. Hem...hem çok tatlı uyuyordun." Deyince çenemden tutarak kafamı kaldırmıştı. "Kıyamadım." Dudaklarını bir gülüş almış ve kalp atışlarım hızlanmıştı.

"Kurdunu hissettim bebeğim. Kusuyordun ve ben yanında olmalıydım." Yüzümü buruşturmuştum. "Ama bu iğrenç, bunu görmeni istemiyorum." Dediğimde "Sana her şekilde destek olmalıyım." Demişti. "Biz eşiz ve senden asla iğrenmem güzelim. Aksine uzun tutamlarını yüzünden çeker ve sırtını sıvazlayarak rahatlamanı sağlardım."

Bir şey dememe fırsat tanımadan yanaklarımı iki eli arasında sıkıştırmış ve öne büzülen dudaklarıma dudaklarını bastırarak ıslak bir öpücük vermişti. "Haydi! Şimdi kahvaltı zamanı." Ellerini birbirine çırpmış ve omuzlarımdan tutarak mutfağa yönlendirmişti.

"Sen sadece otur, ben hazırlarım." Sandalyelerden birini çekerek beni oturtmuş ve kollarını sıvamıştı.

"Yemek yapmakta kötü olduğunu söylemiştin."

Yandan gülerek bana bir bakış atmıştı. "Öyleydi ama kendimi geliştirmek için iyi bir aşçıdan ders alıyorum."

Tek kaşımı kaldırıp kollarımı kavuşturmuştum. "Bundan neden benim haberim yok?"

Kıskançlığıma güldüğünü arkası dönük olduğu için sallanan omuzlarından anlasam da takmamış ve vereceği cevabı beklemeye başlamıştım. "Çünkü yeni başladım sayılır ve bilirsin araya giren konular yüzünden fırsat bulamadım." Dudaklarımı birbirine bastırarak gözlerimi kaçırdım. Araya giren konular belli ki benim bencilce aldığım kararlardı lakin bu birkaç gün öncesinde kaldığı için konuyu kapatmıştık.

My Omega | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin