~35~

1.2K 101 30
                                    

~Ertesi Gün~

Barış'ın sorusu üzerine bir şey diyememiştim o gün. Geçiştirmiştim öylesine. Ama benim de aklıma gelmemiş değildi aslında. Ama böyle bir şey yoksa, Barış'ın hevesini de kırmak istemiyordum.

Bunun üzerinde düşündüm ve hamilelik testi almaya karar verdim. Şu anda da testi yapmış, sonucu bekliyordum. Derin bir nefes aldım ve kapalı olan gözlerimi açtım.

Gözlerim dolmuştu. Çift çizgi çıkmıştı! Elimi ağzıma götürdüm. Gözlerimden mutluluk göz yaşları akıyordu.

Dışarı da Naz ile bade bekliyordu. Galiba heyecandan artık bekleyememişlerdi ki, kapıyı açtılar ve içeri daldılar. Onlara döndüm. Merakla bekliyorlardı. Ben bir şey demeyince, bade hızlıca elimden çekti testi ve Naz'la baktılar.

İkisi de bana şaşkınca bakarken, ben hala atlatamamıştım hamile olduğumu. Birden ikisi de bağırarak üstüme atladılar. Zar zor ayakta kaldım. Neredeyse düşüyordum.

Bade: ayy, İnanmıyorum! Teyze olucam!
Yaprak: ölücem şimdi, kalkın üzerimden!

İkisi de hemen çekildiler. Ben ise mutluluk göz yaşları döküyordum.

Naz: eee, ne yapacaksın şimdi? Barış'a ne zaman söyleyeceksin?
Bade: onu düşünemiyorum biz böyleysek. Düşünsene-
Yaprak: ya bir dur. Sakin, benim aklımda bir şeyler var. Ama, sürpriz!

***

Barış'a bu güzel haberi vermek için çok güzel bir organizasyon hazırlamıştım akşama. Hem bu güzel haberi açıklayacak hem de onun benden beklemeyeceği başka bir şey yapacaktım.

Üstümü giymiştim. Sadece aynada kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum. Heyecandan elim ayağım titriyordu.

(Yaprak'ın giydiği elbise)

(Altına da siyah topuklu bir ayakkabı)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Altına da siyah topuklu bir ayakkabı)

Zil çalınca, derin bir nefes alıp geri bıraktım ve iyi şeyler dileyip, aşağı indim. Kapıyı açtığımda normal olarak Barış'ı görmüştüm.

Bana hayran hayran bakarken, elinden tuttum.

Yaprak: gel istersen içeri Barış.
Barış: he, t-tabii.

Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. İçeri geçince ben de arkasından geçtim. Etrafa bakınca bana döndü. Alaycı bir şekilde konuşmaya başladı.

Barış: Selahattin amca, ne yaptın sen böyle ya?

Gülerek gözlerimi devirdim. O hala etrafa bakarken, daha fazla sabredemedim ve masaya geçtim. Tam sandalyeyi çekmiştim ki Barış bey önce davranıp, bana yardım etmişti. Gülümsedim. O da karşıma oturdu.

Bir süre salak salak bakıştık. Heyecanlıydım çünkü. Sonra yemekleri koymayı unutunca, hemen ayağa kalktım ve ellerim titrerken yemekleri koydum. Yerime geçerken, Barış elimi tuttu.

Barış: yaprak iyi misin?
Yaprak: i-iyiyim. Ben en iyisi yerime geçeyim.

Elimi çektim ve gergince yerime oturdum. Bir şey çaktırmamak İçin yüzümden tebessümümü hiç eksik etmedim.

Yemeğimizi sessizce yerken, artık zamanı geldiğini düşünerek elimdeki çatal ve bıçağı bıraktım ve ayağa kalktım. Barış anlamayan bakışlar atıyordu. Elinden tuttum ve ayağa kaldırdım.

Heyecandan ne söyleyeceğimi unutacak dereceye gelmiştim.

Barış: yaprak sende bir şey var. Söyler misin?

Gözlerine baktım dolu gözlerimle ve bir elini alıp, karnıma götürdüm. Ona tekrardan döndüğümde sertçe yutkunduğunu gördüm.

Barış: şimdi, sen h-hamile misin?

Başımı aşağı yukarı salladım gözümden mutluluk göz yaşı akarken. Onun da gözleri dolmuştu. Kocaman gülümsedi ve beni kendine çekip sarıldı sıkıca.

Bir süre sarıldık. Sonra onu kendimden ayırdım ve göz yaşlarımı sildim. Önünde diz çökünce, bana şaşkınca bakıyordu. Elini ellerimin arasına aldım ve konuşmaya başladım.

Yaprak: bunu benden beklemezdin ama ben de böyleyim işte, benden hiç beklenmeyen şey iler yapıyorum işte. Senden önce davrandım. Beni biliyorsun, birini çok severim ama hiçbir zaman sözcüklere dökemem bunu.

Göz yaşlarımı silerken Barış sözümü böldü gülerken.

Barış; yaprak napıyorsun şu an? Kalksana.
Yaprak: ya senin yapmadığını yapıyorum salak. Bölme sözümü.

Gülünce ben de güldüm ve devam ettim.

Yaprak: ama şunu asla unutma, seni çok seviyorum ve hayatımdaki en önemli kişisin...ve şimdi, hayat eşim olur musun?

Beni ayağa kaldırdı ve kendine çekip, dudağıma kocaman bir öpücük kondurdu. Gözlerimiz kapalıydı ikimizin de. Alnını alnıma dayadı ve elini karnıma götürüp, okşamaya başladı.

Barış: evet. Geri kalan ömrümü seninle ve o küçük rahmindeki hayatımızın anlamı İçin evet...



Aww iyi değilim şu an. 😍 kendi bölümüme düştüm 😂👌

Sizce nasıldı?
(Kaç bölümdür aynı şeyi diyorum ama artık gerçekten son birkaç bölüm finale!)

Vote: 85
Yorum: 55

Gizli Aşık||YapBarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin