•16. Bölüm•

894 23 4
                                    

Ali'den
Yaprak birden bayıldı,ama yere yığılmadan Yaprağı kucakladım ve evden koşarak çıkıp arabanın arka koltuğuna yatırdım ve hastaneye götürdüm. Yan koltukta Oğuz oturuyordu,çetenin diğer üyeleri ise Gökhan'ın arabası ile arkamızdan geliyordu. 5 dakika sonra hastaneye vardık ve Yaprağı kucaklayıp bi sedyeye yatırdım. Yaprağı bi odaya soktular,bizim girmemize de izin vermediler. Sanırım Yaprağın neden bayıldığını inceliyeceklerdi. Herkes bi yere oturmuş,ben ise bi oraya bi buraya yürüyordum ve her an birinin dışarıya çıkmasını gözlüyordum. Yanımıza birden Barış geldi,ama ben Yaprağın çıkmasını beklediğim için onu takmıyordum.
Barış: Ali,Yaprağa noldu?
Ali: Barış lütfen git,seninle kavga etmek istemiyorum şimdi.
Barış:Ali bende seninle kavga etmek istemiyorum,Yaprağın durumu nasıl?
Ece:Bizde bilmiyoruz,kös kös bekliyoruz işte.
Tam o sırada bi hemşire çıktı dışarıya. Hemen yanına koştum,herkes ise ayağa kalkmıştı ve merakla hemşireyi dinliyorlardı.
Ali:Yaprak nasıl,kötü bişey yok,dimi?
Hemşire:Yok beyfendi,büyüttüğünüz kadar kötü bi durum yok. Sadece yediği şeyler dokunmuş,halsiz düşmüş. Kontrol bitti,ama daha uyanmadığı için normal odaya alacağız.
Sinan:Peki odaya girebiliyor muyuz?
Hemşire:Evet girebiliyorsunuz,ama lütfen hastayı uyandığında yormayın,he birde yarın sabah taburcu edeceğiz kendisini.

Duyduklarımdan sonra içim çok rahatlamıştı,ama hala aklım Yaprak'taydı. Onu görmeden duramazdım.
Ali:Allahım çok şükür!
Bi 10 dakika sonra Yaprağı normal odaya aldılar ve herkes uyuyan Yaprağın başında uyanmasını bekliyordu. Ben ise saçlarını okşayıp onun uyanmasını sabırsızlıkla bekliyordum. Aradan bi 5 dakika geçti,ve Yaprak sonunda gözlerini açtı. Gözlerim kocaman oldu. Ayağa kalktım ve elini tuttum. Hafiften eğildim ve konuşmaya başladım.
Ali:Yaprak,iyi misin? Nasıl hissediyorsun kendini?
Yaprak:Biraz yorgunum,su verir misin?
Hemen yanımda duran suyu açıp Yaprağa verdim ve içmesine yardım ettim. İçtikten sonra kendisini daha iyi hissetti. Birden odaya Yaprağın annesi ve babası girdi. Kenara çekildim ve Yaprağın yanına gitmelerini sağladım.
Oya:Boncuğum iyimisin?
Taner:Kızım bizi çok korkuttun. Nasıl hissediyorsun kendini?
Yaprak:İyiyim şimdilik bi sorun yok. Ama yeni uyandığım için biraz yorgunum o kadar.
Oya:Ali oğlum niye böyle olmuş?
Ali:Yediği şeyler dokunmuş ve halsiz düşmüş. Hemşire ile konuştum az önce büyütülecek bişey yok dedi.

*Taner saate bakar
Taner:Oya koş,yine geç kaldık!
Oya:Üff,toplantının tam da zamanıydı!
Taner:Ali,oğlum Yaprak sana emanet biz birkaç saate geliriz.
Ali:Merak etme Taner amca gözüm gibi bakarım.
Oya:Hadi kızçem Görüşürüz.
Yaprak:Görüşürüz Anakraliçem.
Yatağın ucuna oturdum ve Yaprağın elini tuttum.
Ali:Yaprak,istediğin bişey varsa söyle.
Yaprak:Şey,canım pizza çekti de. Bide yedek kıyafetler lazım.
Oğuz:Pizza işi bende,herkese birer pizza benden!
Sinan:Ece,Merve bende sizi eve götüreyim başkana bi kaç eşya alırsınız.
Ece:Bana uyar.
Merve:Peki,hadi oyalanmayalım da çıkalım.
Merve,Ece ve Sinan dışarıya çıkar ve çıkışa doğru yol alırlar.
Oğuz:Göttuş sende dışarıya gel pizzaları bekliyelim. 8 tane pizza söyledim hepsini kendim taşımam.
Gökhan:Tamam hadi çıkalım.
Gökhan ve Oğuz'da dışarıya çıktı. Odada sadece ben,Yaprak ve Barış kalmıştık.
Barış:Ş-şey,Ali,Yaprak. Konuşabilir miyiz?
Ali:Olur,konu ne?
Barış:Bu sabah ki olay,işte her neyse...Sizden özür dilemek istedim. Biliyorum,biraz fazla ileriye gittim. Neden yaptığımı bende bilmiyorum,gözüm döndü birden. Sizde isterseniz,ben yeni bir sayfa açmak istiyorum. Özür dilerim...Beni affedebilecek misiniz?
Ali:Açıkcası bende baya ileriye gittim,bende senden özür dilerim.
Yaprak:Bende sanırım gereğinden fazla sert yaptım sana,bende özür dilerim.

Üçümüzünde yüzüne bi tebessüm geldi,Barış önce bana sarıldı. Sonra da Yaprağa sarıldı. Ardından da herkes teker teker geliyordu. Oğuz ve Gökhan'da pizzaları getirdiler ve yemeye başladık. Yedikten sonra uzun bi sohbetin ardından herkes teker teker gitti ve Yaprak'la ben yalnız kaldık. 
Yaprak:Ali çantadan bi tişört birde tayt çıkarır mısın?
Ali:Buldum da,sen kendin giyebilir misin,yoksa yardım edeyim mi?
Yaprak:Yardım etsen iyi olur,biraz halsizim de. İstersen sende eve git uyu dinlen,burda çok yoruldun.
Ali:Yok ben burda uyurum.
Yaprak:Nerde uyuyacaksın sevgilim burda bi yatak birde tekli koltuk var.
Ali:Aşkım bende tekli koltukta uyurum. Sorun olmaz ki benim için.
Yaprak:İyi sen bilirsin,hadi kıyafetlerimi bir an önce giyeyim de yatalım,çok yorgunum.
Ali:Peki,gel yardım edeyim.
Yaprağa kıyafetlerini giydirdim ve ardından yatağına yatırdım. Ben ise tekli koltuğa oturdum,uyumaya çalışıyordum.
Yaprak:Ya Ali,istersen yanıma yat,ben şimdi böyle kıyamam ki sana. Boynun falan tutulur,yok sen gel yanıma yat.
Ali:Yaprak sen rahatsız olma ben burda yatarım.
Yaprak:Ya Ali lütfen gel,hem kendimi daha da güvende hissederim...
Ali:İyi tamam,hadi kay bakalım.
Yaprağın yanına yattım ve sıkıca sarıldım ona,o da bana. Öylece uyuduk.

Ertesi gün
Yaprak'tan
Sabah uyandığımda Ali yanımda yoktu. Yanımda bi not buldum;
Sevgilim ben ikimize de yiyecek bişeyler almaya gittim,sen istersen devam uyu.
Not:CanKuş'un❤️
Tam ayağa kalkmıştım ki,Ali elinde kahvaltı tepsisi ile karşıma çıktı.
Ali:Yaprak sen niye kalktın ben getirirdim.
Yaprak:Yok Ali ya bacaklarım açılsın biraz dünden beri yat yat canım çıktı.
Ali:Tamam zaten bugün taburcu oluyorsun,kahvaltımızı yapalım çıkarız.
Yaprak:Peki.
Kahvaltımızı yaptıktan sonra etrafı biraz toparladık ve hemşire odaya geldi.
Hemşire:Yaprak hanım bugün taburcu oluyorsunuz. Gittiğiniz zaman lütfen bize gideceğinizi bildirin.
Yaprak:Şimdi çıkıyorduk zaten.
Hemşire:Peki,geçmiş olsun tekrardan.
Yaprak:Sağolun.
Ali çantayı aldı ve el ele dışarıya çıktık. Gökhan ve Merve bizi almaya geldi. Arabaya atladık ve eve vardığımızda koltuka yayılmış Oğuz'u ve tanımadığımız bi kızı gördük. İkiside leblebi yarışı yapıyorlardı. Şaşkınlıkla onları izliyorduk. Sonra içerden de bi bağırtı duyduk.
Barış:Oğlum bi dur heryeri cips yaptın!
Sinan:Kardeşim bişey olmaz temizleriz.

Barış içerden geldi ve Oğuz ile o kızı görünce daha da çıldırdı.
Barış:Lan bi durun ya heryer leblebi. Oğuz,Selin toplayın şurayı.
Gökhan:Barış noluyor?
Barış:Nolacak? Evin haline bakın. Biri mutfakta cipslerle kavga ediyor,iki tane ruh hastası burayı leblebi havuzuna çevirecek.
Yaprak:Peki o kız kim?
Barış:He,o da benim kuzenim Selin. Oğuz ile sevgili olmuşlar.
Ali:Hee,geçenlerde Oğuz bize bahsetiyordu yengeniz falan.
Merve:Doğru,bende hatırladım. Neyse ben odaya çıkıyorum biraz dinlenecem.
Gökhan:Bende çıkıyorum arabayı bi yıkatacam. Tatilden geldik geleli arabayla ilgilenemedim,araba b*k içinde.
Yaprak:Bende bi duş alayım sonra biraz yatacam uykum var da.
Ali:Kendin halledebilir misin?
Yaprak:Evet hallederim,zaten dünki gibi halsiz değilim.
Ali:Barış bizde buraları toplayalım.
Selin:E ne güzel oynuyorduk!
Barış:Selin ne oynamasından bahsetiyorsun sen?! Şuraya bak eve bin tane mimar soksan hiçbiri eski haline getiremez.
Ali:Neyse,daha bütün evi toparlayacaz.Tatilden geldiğimizden beri evi toparlayamadık. Bizim valizler bile duruyor hala.
Yaprak:E onları da ben hallederim,sıkıntı yok.
Ali:Ama kendini fazla yorma Yaprak.
Yaprak:Tamam,ben çıkıyorum.
Ali:Hadi bakalım Barış,bizde bunlara bakalım.
Barış:Ben mutfaktayım,Sinan orayı cips madenine çevirdi. Sende bu manyaklarla ilgilenirsin.
Ali:Neyse,hadi bakalım Oğuz,Selin çabuk kalkın toparlamaya başlayın!

(Saat:18:30)
Ali:Oh be,bütün evi temizledik.
Barış:Aynen,biraz yorucuydu ama değdi. Bu akşam cafeye gidiyorduk dimi?
Ali:Evet,noldu ki?
Barış:Ben bi eve gideyim,duşumu da alayım. Telefonumun şarjı da bitmek üzere onu takarım sonra gelirim cafeye.
Ali:İyi fikir. Bende bi duş alayım. Dünden beri duş alamadım.
Barış:Hadi ben çıkıyorum,cafede Görüşürüz.
Ali:Görüşürüz.

(Saat:20:25)
Çetenin bütün üyeleri cafede toplanmıştı,Barış hariç. Barış'da tam içeriye girdi ki...

Hadi bakalım,Barış ve Selin de çetenin yeni üyeleri oluyor. Acaba Barış içeriye girdiğinde nolacak?

Bölüm nasıldı?🧡

(Bu arada finale yaklaşıyoruzz!💕)

CanKuş | AlYap |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin