KUMA

KORKU

Yorummmmm atınnn canlar kötü iyi cevaplıycam

***

Dilan önünde dizlerinin üstüne çöken adama dikmişti bakışlarını. Hemen kediside yere yanına çöktüğünde Berdan'ın karnındaki kırmızı lekeyi görmesiyle hemen elini oraya götürdü ama Berdan yarasına dokunmasına izin vermeden elini tutmuştu.

Berdan bugün yengesini ve Dilan'ı alışveriş merkezine bıraktıktan sonra arkadaşlarıyla oturmak için toplandıkları göl kenarına gitmişti. Evledikten sonra arkadaşlarıyla pek buluşmamıştı. Olayı cıvıtacaklarını bildiği için gitmemişti ama artık geçiştiremiyordu. Göl kenarına geldiğinde arabasını park edip mangal başında oturan arkadaşlarının yanına yürüdü. Şimdiden geldiğine pişman olmuştu. Şuan beş kişiydiler ve Berdan iki yakın dostu dışındakileri pek sevmezdi.

- Ooo Berdan ağam hoş gelmiş. Sen evden çıkarımıydın ya.

- Evde bekleyenin olunca anlarsın Semih . Hepiniz çöpsüz üzümsünüz.

Semih ve arkadaşları gülerken Berdan'da onlara katılmıştı.

Sohbet geçip giderken Semih'in içkinin verdigi cesurlukla söyledikleri Berdan'ı sinirlendirmeye yetmişti. 

- Berdan ağam evindeki bekleyen seni neyiyle evde tutuyo acaba. Dillerde dolaşan güzelliğinin yanında marifetleri de var demekki ne dersin.

Berdan sarhoş olan arkadaşının sözlerini yutmuştu. Şimdi istese kavga çıkartırdı ama Semih zil zurna sarhoştu .

- Semih dediklerine dikkat et. Karımı ağzına alma.

Her sözünün üstüne basa basa söylemişti. Ciddi olduğunu anlamaması imkansızdı.

- Niye lan. Ortalarda hayatımı sikti diye anlatmıyomudun. Ne değişti de şimdi korur oldun.

- Sanane lan ister korurum ister korumam. Birdaha o leş ağzına karımın adını alırsan uyarmam.

Semih o kadarda sarhoş değildi ama Berdan'ı pek sevmezdi sadece arkadaş ortamında tanışıklıkları vardı.

- Ben değil kendin andın karının adını  ve Berdan ağa bende merak ettim. Sonuçta ağa kızı güzelliğini hepimiz biliyoruz. Marifetlerinide merak ediyoruz eminim seni yatakta memnun ediyo...

Semih cümlesini tamamlayamamıştı. Tamam Berdan sevmiyordu karısını ama kimseyi onun hakkında konuşturmaz, meze yapmazdı.

Öyle bir kavga ediyorlardı ki kimse aralarına girmeye kalkışamıyordu.

- Sen kimsin lan kim

- Senin belanı sikerim lan ben...

Berdan küfürlerini ard ardına sıralarken arkadaşları onu tutup kaldırmışlardı ama Berdan'ı  üç kişi zor tutuyodu. Semih yerde onlara arkası dönük dururken yediği dayağın siniriyle gözü dönmüş gibiydi. Cebindeki bıçağı aldığı gibi Berda'nın karnına saplamıştı çünkü onu tutuyorlardı ve bunu yapmak çokta zor olmamıştı ama Berdan o kadar öfkeliydiki karnındaki acıyı bile hissetmemiş önündeki Semih'e bir yumruk daha atmıştı.

Arkadaşları Berda'nı zorla uzaklaştırılırken onların elinden kurtulup arabasına binip uzaklaşmıştı. Yarası çok derin değil gibi gibiydi yani Berdan olayın sıcağıyla pek hissetmiyordu. Aradan bir saat geçmeden alışveriş merkezinden yengesini ve Dilan'ı alıp eve getirmişti. Karnındaki acıya nerdeyse dayanacak gücü kalmamıştı.  Odasına çıktığında ne yaptığın farkında bile değildi artık. Sadece Dilan'ı tuttuğunu hatırlıyordu. Onun için kavga etmişti ve inkar etmiyecektiki şuan yanında olmasını isteği tek kişi Dilan'dı. Sarıldığı kadın kollarında çırpınırken onu tutacak gücü kendinde bulamamıştı. Dilan'ın bir adım uzaklaşmasıyla artık ayakta kalacak gücü kalmamıştı dizlerinin üstüne çöktüğünde karşısındaki kadında hemen yanına çökmüştü. Yarasına elini uzattığını fark ettiğinde dokunmasını engellemişti. Ondan yardım istemeyecekti. Yarasına elini bastırıp yerden destek alarak kalkmıştı. Siniri kendinemiydi yoksa karşısındaki kadınamı bilmiyordu ama bu kadının bu kadar masum yada saf olması onu sinirlendiriyodu bunu biliyordu.

- Dokunma.

Dilan şok olmuş şekilde yerden kalkan adama bakıyordu. Yaralanmıştı karnındaki kan lekesinden belliydi ama yardım etmesini istemiyordu. Banyoya giden adamın peşinden sadece bakmıştı. Ona zaten yardım etmek istemiyordu. Bu adamın kendisine yaptıklarını asla unutmayacaktı zaten unutturmuyordu. Kolunu biraz sıvadığında gördüğü morluk bile bir kanıttı sonuçtu. Kendisine el kaldıran bir adam için üzülmeyecek ona acımayacaktı.

Berdan banyoda yere çökmüştü. Yarası büyük değildi ama saatlerdir müdahale etmediği için üstündeki kazaktan tahriş olmuştu. Kenarları açılmış derisini soymuştu onu bu duruma getiren hissettiği acıydı ve farkına vardığı bir gerçekte vardı ki şuan Dilan'ın yanına geleceğini düşünmüştü ama yanıldığının en büyük kanıtı şuan tek başına banyoda yerde oturup yarasını temizlerken gayet açık bir şekilde ortadaydı.

Dilan Berdan içerden uzun süre çıkmayınca yavaş yavaş merak etmeye başlamıştı. Bu adamın gözünün önünde acı çekmesini istiyordu. Ne kadar gidip bakmak istesede öfkesi ona engel oluyordu. Iki saat geçtiğinde artık öfkeside geçmişti acı çekmesini istiyordu ama ölmesini isteyecek kadar değildi. Banyoya girdiğinde Berdan'ı sırtını duvara yaslamış gözleri kapalı şekilde dururken görmüştü. Yanına yaklaşıp omzuna eliyle dokunmuştu.

- İyimisin.

Berdan sadece başını sallamıştı. Konuşacak gücü kendinde bulamamıştı.

Dilan'da konuşmadan kolundan tutup kendine doğru çekip ayağa kalkmasını sağlamıştı . Kolundan tuttuğu adamın yükünü üstüne almıştı. Dilan yatağa yatırdığında kendinde olmadığının farkındaydı. Yüzü kızarmıştı Dilan elini nefret ettiği  adamın alnına koyduğunda ateşten yandığını fark etti. Hemen yataktan kalkıp ilaç ve bir ıslak bez almıştı. O merhametliydi ama onun ateşine bakmak için elini alnına değdirdiğinde bile bu adamdan ne kadar nefret ettiğini anlıyordu. Midesi bulanmıştı o adamın suratına bakmak ona dokunmak bile iğrençti.

***

Selam birileri varmı?

Özür dilerim şimdiden çünkü çok kötü bir yazarım.

Ama sizi seviyorum 😂💕💕

Vizelerim bitsin devamını atıcam.

Seviliyorsunuz öptüm....